Translate.vc / Spanish → Turkish / Sawa
Sawa translate Turkish
54 parallel translation
- Soy Sawa, para serviros.
- Adım Sawa, hizmetinizdeyim.
¿ Quieres decir, el muchacho Sawa?
Sawa'nın oğlu muydu o?
Me apena Sawa, pero más me apena éste muchacho.
Sawa için üzüldüm, ama oğlu için daha çok üzülüyorum.
Mi hijo se llama Sawa.
Oğlumun adı Sawa.
Su madre es una sawa.
Onun annesi bir Sawa.
Cuatro.
- Sawa. - Dört.
¡ Sawa!
Sawa!
Sawa.
Sawa.
Sawa!
Sawa!
Sawa...
Sawa...
Esta Sawa contigo?
Sawa seninle mi?
S-Sawa...
S... Sawa...
Sawa, agradéceme.
Sawa, bana teşekkür et.
Wat are you goin to do now, Sawa?
Şimdi ne yapacaksın Sawa?
¿ Sawa?
Sawa?
¿ Que estas haciendo, Sawa?
Neler oluyor Sawa?
En inglés... "Sawa?"
İngilizce... "Sawa?"
Ah, sí. Por favor, no le diga a la señora Sawa dónde voy.
Ah evet, Bayan Sawa'ya lütfen nerede olduğumdan bahsetme.
- ¿ Sawa?
- Sawa!
Mi nombre es Sawa, y mi juego no es para ti.
- Sawa'dır adım, sana yoktur lafım.
¿ Sawa-chan?
Sawa-chan?
la banda de Sawa-chan es la mejor de todas.
Sawa-chan'ın grubu en iyisi!
¿ Pensabas sobre lo que Sawa-chan djo?
Sawa-chan'ın deminki dediklerini düşünüyorsun?
Sawa-chan!
Sawa-chan!
¡ Sawa-chan!
Sawa-chan!
Sawa-chan.
Sawa-chan.
Mi nombre es Sawa.
Adım Sawa.
Mira Sawa. Quiero atrapar a estos bastardos tanto como tu. Pero estoy cuidándote como tu padre lo hubiera querido.
Senin kadar bu psikopatı ben de bulmak istiyorum Sawa ama babanın istediği gibi senin için bulmaya çalışıyorum.
Sawa. Es un limpiador de memoria.
Sawa, o hap ayrıca hafıza temizleyicisi.
Sawa sino recuerdas como se veían tus padres entonces Los has perdido por segunda vez.
Sawa, eğer ailenin nasıl göründüklerini bile hatırlamıyorsan, onları yeniden kaybetmiş sayılırsın.
Arriesgué todo por ti Sawa.
Senin için her şeyi göze aldım Sawa.
Sawa.
- Sawa. - Sawa.
Y tu mataste a Clive Thornhill, Srta. Sawa.
Siz de Clive Thornhill'i öldürdünüz, Bayan Sawa.
Es un negocio, Srta. Sawa.
Bu bir iş, Bayan Sawa.
Lo ves Srta. ¿ Sawa?
Bunu görüyor musunuz, Bayan Sawa?
He conocido a muchos policías, Srta. Sawa.
Çok fazla polis tanıyorum, Bayan Sawa.
No puedes confiar en tu propia mente ahora mismo, Sawa.
Şu anda kendi aklına güvenemezsin Sawa.
Sawa, lo que hicimos. Tu no hiciste nada.
- Sawa, yaptığımız şey...
Sawa, Oburi. Vengan.
Sawa, Oburi.
Sawa, desarma la cartera.
Sawa, çantayı boşalt.
Detente, Sawa. O lo cortaré.
Kıpırdama Sawa.
Pude haberte matado Sawa. O haberte vendido.
Seni satabilir ya da öldürebilirdim Sawa.
Sawa.
Sawa...
El Sr. Sawa, de Takanawa.
Takanawalı Bay Sawa.
Sawa no estoy aquí para pelear.
Sawa, kavga etmek istemiyorum.
¡ Sawa!
- Sawa!
Éramos amigos, Sawa.
Arkadaştık, Sawa.
Su identificación podía llevarlos a mi.
Adam polisti. Sawa'nın kimliğini öğrenseydi doğruca bana ulaşırdı.