Sebastian translate Turkish

Karin Bellhorn, Stefan Axelsson, Bambi Rosenberg, Sebastian Follin, Hannah Persson, Anne Snapphane, Patrik Nilsson, Barbara Hansson.

- Karin Bell Horn, Stefan Axelsson Bambi Rosenberg, Sebastian Follin, Hannah Persson, Anne Snapphane... -... Patrik Nilsson ve Barbara Hansson.

Y el director, Sebastián Follin.

Müdür Follin... Sebastian.

Además de ti, Bambi y Patrik están Bárbara y Karin. Sebastián, Stefan, el neo-nazis y el técnico, ¿ quién falta?

Senin, Bambi'nin, Patrik'in, Barbara'nın, Karin'in, Sebastian'ın, Stefan'ın Nazicinin ve teknologun dışında biri var mı?

Soy Sebastián Follin de Build and Create.

- Sebastian Follin of Build Create.

¡ Oh, Dios mío!

Allah aşkına Sebastian.

- Te oigo, Sebastián.

Duydum Sebastian.

Especialmente el productor, Sebastián.

Özellikle edepsiz menajer Sebastian.

- Salud por ti, Sebastián.

- Bu sana Sebastian.

- ¿ Qué dices? - Esto te costará, Sebastián.

Sebastian bu sana pahalıya mal olacak!

- ¡ Estás loco, Stefan!

- Sen çıldırmışsın, Sebastian.

Soy Sebastián Follin, Propietario y fundador de Build and Create.

Ben Build Create'in kurucusu Sebastian Follin.

Gracias, Sebastián.

Sağ ol Sebastian.

- El pequeño Sebastian. - Sí.

Küçük Sebastian.

Ha sido identificado como Sebastien Boucher, un mercenario ex-miembro de la Legión Extrajera que ha estado en la nómina de Matlock desde el secuestro de Evans.

Sebastian Boucher olarak teşhis edilen şahıs, Evans'ın kaçırılmasından bu yana Matlock'ın ödeme yaptığı eski bir yabancı ordu askeriydi.

- ¡ Sebastian!

- Sebastian!

Como saben, se trata de Grant Gustin, quien interpreta al intrigante Warbler Sebastian Smythe en Glee.

Bildiğiniz üzere Grant Gustin entrikacı Warbler, Sebastian Smythe'i oynuyor.

Soy Sebastian Monroe.

Ben Sebastian Monroe.

Solo superado por el mismo Sebastian Monroe.

Sebastian Monroe'nun ikinci adamı.

El maldito padre fundador de la República, el segundo, solo detrás del propio Sebastian Monroe.

Cumhuriyetin fikir babası. Sebastian Monroe'nun ikinci adamı.

Sebastian Overby.

Sebastian Overby.

- Fue Sebastian, ¿ cierto?

- Sebastian'dı, değil mi?

Pero eso no...

Sebastian değildi ama- -

Sebastian.

Sebastian.

Estoy aquí bajo las órdenes del mismo General Sebastian Monroe.

Ben General Sebastian Monroe'nun özel emri altında buradayım.

Sargento Sebastián Monroe.

Çavuş Sebastian Monroe.

Un parque temático Wamapoke, camiones de comida de los restaurantes locales, una fuente del pequeño Sebastian.

Wamapoke temalı oyun alanı yerel restoranların yemek kamyonları Li'l Sebastian çeşmesi. - Mükemmel olmuş.

Sebastian no es lo que era.

Sebastian eskisi gibi değil.

Perdón. Si usted piensa que pueda necesitar ayuda médica... O, ya sabe, si solo...

Eğer tıbbi yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız ya da biriyle konuşmak istiyorsan ismim Marie Sebastian.

Mi nombre es Marie Sebastián.

İsmim Marie Sebastian.

Sebastian, por favor, encuentra algo realmente sorprendente.

Sebastien! Lütfen gerçekten parmak ısırtacak bir şey bul.

¿ Qué ha pasado ahí, Sebastian?

- Az önce orada ne oldu, Sebastien?

Sebastian habla muy bien de Ud.

Sebastian sizden övgüyle bahsediyor.

Estoy segura de que Sebastian le ha hablado, de que se corta a sí misma.

Sebastian size onun kendini kesmesinden bahsetmiştir eminim.

Te estoy diciendo, Sebastian, la vi anoche.

Sana diyorum Sebastian, dün gece onu gördüm.

Haré que los ayudantes de Sebastian, se lo manden de inmediato.

Sebastian'ın asistanının hemen size göndermesini sağlayacağım.

¿ Sebastian lo tiene?

Dosya Sebastian'da mı?

¿ Por qué Sebastian?

Niçin Sebastian?

Me ignoras de nuevo, tío Sebastián.

Yine benimle ilgilenmiyorsun Sebastian amca.

Buena suerte en las finales de esgrima, Sebastián.

Eskrim finallerinde başarılar Sebastian.

Sebastián! 3.5 00 : 04 : 34,991 - - 00 : 04 : 36,001 Quiero hablarte.

Sebastian!

¡ Tienes que darme algo, Sebastián.

Bana bir şey vermelisin, Sebastian.

- Cálmate, Sebastián.

- Bana harcattığı parayla ilgili her şey!

- Salud, Sebastián. No bebas mucho, o se te romperá el corsé.

- Yakışıklı korseyi patlatamadı.

Mira, Sebastian Esto puede ponerse interesante.

Bak, Sebastian.

De acuerdo, gracias, Sebastian, te lo agradezco.

Tamam.

- No, no fue Sebastian.

- Hayır...

¿ Quién está ahí? Sebastián.

EN BÜYÜK * * * F E N E R B A H Ç E * * *

" Sebastian, es Morris.

13 : 00'te alındı. Sebastian, ben Morris.

Ahora corre a lo largo de los chicos.

Sebastian.

Sebastian!

Hanımlar, lütfen.

Por favor, usted no tiene que hacer esto.

- Sebastian.