Translate.vc / Spanish → Turkish / Shan
Shan translate Turkish
444 parallel translation
- Yo no volveré a salir solo.
Well, I know I shan't run out alone again.
"Sachiko, llévate mañana esta soja frita al monte Yang-Shan." "Ve a visitar a este o al otro."
Matsu'dan bir sürü kızarmış soya peyniri almasını istemiş sonra da benden, şans getirsin diye hepsini tapınağa götürmemi istedi.
Billingsly y la chica Shan.
Billingsly ve şu Shan kızı.
Y no olvidaré este bonito día
# # And I shan't forget this lovely day
Estoy buscando a Shi Yong Shan, para vengar a mi padre.
Babamın intikamı için Shi Yong Shan'ı arıyorum!
¿ Puede decirme dónde vive Shi Yong Shan?
Acaba... Shi Yong Shan nerde yaşıyor?
¡ Shi Yong Shan!
Shi Yong Shan...
A Shi Yong Shan.
Shi Yong Shan'ı arıyorum!
Shi Yong Shan, hace veinte años mataste a mi padre Xu Qing Xiang, ¿ no es así?
Shi Yong Shan, 20 yıl önce... Babam Xu Qing Xiang'ı öldürdün, değil mi?
Shi Yong Shan, maldito asesino.
Shi Yong Shan
Me llamo Xu Ying Hao. Hace veinte años, Shi Yong Shan asesinó a mi padre.
Ben Xu Ying Hao 20 yıl önce Shi Yong Shan babamı öldürmüş!
Oh, usted buscaba a Shi Yong Shan.
Sen Shi Yong Shan'ı mı arıyordun?
Ha matado a la persona equivocada, él no era Shi Yong Shan. Él era Shin Yhou Shak.
Yanlış kişiyi öldürdün O Shi Yong Shan değildi ismi Shek Que Shan idi!
¿ Y Shi Yong Shan?
Peki Shi Yong Shan nerede?
Shi Yong Shan se marchó hace muchos años, y nunca volvió.
20 yıl önce burdan gitti... ve bir daha da dönmedi
¿ Encontraste a Shi Yong Shan?
Shi Yong Shan'ı buldun mu?
¿ Shi Yong Shan, cómo te atreves a venir a mi casa disfrazado?
Shi Yong Shan, hangi cüretle... kılık değiştirip evime gelirsin?
Por favor, no le digas a Ying Hao... que soy Shi Yong Shan.
Lütfen Ying Hao'a Shi Yong Shan olduğumu söyleme
Mátame si es lo que quieres, pero no les digas que soy Shi Yong Shan.
Öldür beni o zaman... ama lütfen, Shi Yong Shan olduğumu kimseye söyleme!
Shi Yong Shan, todavía estás vivo.
Shi Yong Shan, sen hala hayatta mısın?
¿ Eres Shi Yong Shan?
Sen Shi Yong Shan mısın?
El que está justo a tu lado es sin duda Shi Yong Shan.
Tam karşınızda dikilen kişi... Shi Yong Shan'dır!
¿ Madre, de verdad es Shi Yong Shan?
Anne, o gerçekten Shi Yong Shan mı?
Hace 18 años, Shi Yong Shan, Xu Qing Xiang y yo éramos hermanos de la misma escuela.
18 yıl önce Shi Yong Shan, Xu Qing Xiang ve ben... aynı okulun öğrencileriydik!
Un día que Shi Yong Shan y Xu Qing Xiang luchaban por una mujer, yo me oculté en la espesura... y usé a uno para acabar con el otro.
Bir gün Shi Yong Shan ve Xu Qing Xiang... bir kadın için kavga ederken.... gizlice onlara yaklaştım... Böylelikle ondan sonsuza kadar kurtuldum!
Soy Meng Tung-Shan, déjeme invitarle una bebida.
Ben, Meng Tung-shan, sana bir içki ısmarlamama izin ver.
A partir de hoy ya no me asociaré con Meng Tung-Shan y su banda.
Bugünden itibaren, Meng Tung-shan... ve çetesiyle işbirliği yapmayacağım.
Ue Shan, puerta sur... aquí.
Yue Shan, Güney kapısı... burda
Hola, Dave.
- Merhaba, Dave. - Merhaba, Bay Shan.
El Templo Shao Lin es magnífico. El templo de mil años, el lugar de misterio, el valle de Song Shan, todos sueñan con el lugar original del arte marcial, el lugar encantador es conocido en todos lados, y será elogiado siempre.
Song Shan vadisi herkesin düşünde döğüş sanatının beşiği büyüleyici yer heryerde tanınır ve sonsuza dek övülür
El sol se levanta en Song Shan, la campana matutina despierta las aves,
Ormanda dereler akar Tepelerde otlar yeşildir
El ejército de Wang Jen-Tse ha cruzado Shao Shih Shan
Wang Jen-Tse'nin ordusu Shao Shih Shan'ı geçti
Eran 2.5 toneladas de las montañas de Shan... para procesar heroína de opio "número tres".
Shan dağlarından çıkan iki buçuk ton mal vardı... işlenip eroin yapılacak üç numara afyon.
En Guangzhou se reunió con un antiguo compañero... de la Universidad de Chung-shan, Li Kuai.
Guangzhou'da, Zhongshan Üniversite'den bir sınıf arkadaşı Li Kuai'yla karşılaşmış.
Le aceptaron en la Universidad de Chung-shan.
Zhongshan Üniversitesi'ni kazandı.
La llamaron Gum Shan, Montaña de Oro, ¿ ven?
Biz Gum Shan-Altın dağı deriz, anlıyor musunuz?
A Perry le gustaría invitar a Shan al cine en la sala de su padre.
Dinle, Perry önümüzdeki hafta sonunda Shannon'ı babasının ev sinemasına davet etmek istiyor.
300 persona shan muerto... y desgraciadamente quizá no sean los últimos.
300 kişi öldü... Ne zaman ineceğiz? ... ve maalesef ölümlerin arkası gelebilir.
Soy el tío Shan Kuel.
Ben Shan Kuei Amca.
No estoy bromeando. Si no ayudas a Shaho, te haré desaparecer de Fa Shan.
Şaka yapmıyorum, eğer Shaho'ya koltuk çıkmazsan Fatshan'da mezarını kazıyor olurlar!
¡ Ahora Fa Shan será nuestra!
Güzel, şimdi Fatshan bizim olacak.
El pugilismo de Yim conquistará Fu Shan.
Yim'in yumruk stili bir süre sonra Fatshan'ı egemen olacak.
¿ Fu-seng quiere ligarse a esa chica?
Fu Shan ne yapıyor? Flört ediyor.
Leung Fu es genial, es un famoso maestro del Kung-fu de Mei, de la provincia de Fu-shan.
Leung Fu Mei vilayetinden Fu-Shan'a kadar nam salmış bir kung fu ustasıdır.
Es famoso desde Fu-shan a Macao y hasta Hong Kong también.
Fu-Shan'dan Macao'ya ve hatta Hong Kong'a kadar çok tanınan birisidir.
Patada Sin Sombra de Fu-shan.
Fu-Shan'ın Gölge Tekmesi.
Su excelencia, yo soy Wong Fei-Hung de Fu-shan.
Ekselansları, ben de Fu-Shan'dan Wong Fei Hung.
He hecho el equipaje, me voy a Fu-shan mañana por la mañana.
Toparlandım bile, yarın sabah Fu-Shan'a doğru yola çıkacağım.
¡ Hurra por la libertad, dice la Shan Van Vocht! " ¡ Hurra por Eben Adams!
Yaşasın Eben Adams!
Mi nombre es Li Shan.
Benim adım Li Shan
ṡHan pasado una agradable semana juntos?
Yani beraber güzel bir hafta geçirdiniz?