English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Shopping

Shopping translate Turkish

143 parallel translation
Patrulla numero seis, dirijanse hacia Kingston por la Ruta 14, al centro comercial Ashley
Devriye arabası altı numara, Rota 14'te Kingston Road'a, Ashley's Shopping Center'a devam edin :
Repito, Patrulla numero seis, dirijanse hacia Kingston por la Ruta 14, al centro comercial Ashley
Tekrar ediyorum, deevriye arabası numara altı, Rota 14'te Kingston Road'a, Ashley's Shopping Center'a devam edin :
Te llevaré de shopping y pagamos nosotros.
Harcırahımızdan kullanarak seni alışverişe çıkartırım.
Tenemos más canciones dentro de un minuto, pero primero, a 10 minutos para la hora, estamos transmitiendo desde KRML, en Carmel Rancho Shopping Center, tierra de piratas, la boutique del hombre.
Bir dakika sonra başka güzel parçalar dinleyeceğiz... ama öncelikle, saat başına on dakika kala, KRML'deki yayınımız... Carmel Çiftlik Alışveriş Merkezi'nin... maceracıların, gerçek erkeklerin mağazasının reklamıyla sürecek.
Te llevaré de shopping.
Seni alış verişe götüreyim.
Parece un... Shopping. Uno de esos grandes Malls.
Alışveriş merkezine benziyor, içinde sürüyle dükkanın olduğu yerlerden işte.
Apuesto que amarían un Shopping justo aquí!
Burada bir alışveriş merkezi olsa millet bayılır!
- Vas de shopping.
- Alışverişe çıkacaksın.
Supongo que no va mucho de shopping, ¿ verdad amigo?
Mağazadan alışveriş yapmayı sevmiyorsun, değil mi, ha, dostum?
Acepto acostarme en cartón, y tú me enganchas para ir de shopping.
Karton bir şablon üzerinde uzanmayı kabul ettim, ve sen bunu bir anda alışveriş konusuna getirmeyi başardın.
Park, Ud. maneja la disputa... entre los administradores del shopping y los inquilinos, ¿ correcto?
Park, sen alışveriş merkezi yöneticileri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıkla ilgileniyordun, değil mi?
Estoy cansada de volver a casa todas las noches Y encontrarte viendo el Home Shopping Network.
Her akşam eve gelip, seni alışveriş kanalını izlerken bulmaktan bıktım.
Anybody could be that guy - ¡ Adiós, Shopping! Night is young
Hoşçakal Alışveriş Merkezi!
Para su comodidad el shopping se encuentra ubicado en el Zócalo...
Alışverişin yeni adresi Zocalo- -
A continuación en el Home Shopping Network "Platos de Colección de los novios de Cher".
Evden Alışveriş Kanalında bir sonraki ürün : "Cher'in Erkek Arkadaşları Tabak Koleksiyonu"
Alors, allí, está el shopping.
... le alışveriş...
Mi hijo esta en la cuidad solo por un tiempo That's why we're shopping toda.
Oğlum kısa süreliğine geldi.
Bueno, vamonos de shopping!
Tamam, alışverişe gidelim.
Y hace esos pequeños paseos al shopping así "los chicos pueden salir".
Ve, şu'çocuklar hava alsın'diye alışveriş merkezine gitmeler...
Te voy enseñar los mejores lugares para hacer shopping.
Ben sana yardım ederim. Alışveriş yapabileceğin güzel yerler var.
Vamos de shopping.
Hadi alışverişe gidelim.
todavía esta en el todo-lo-que-puedas-comer... en el shopping.
Aışveriş merkezindeki ne kadar yiyebilirsen dükkanında herhalde.
Y dejaré mucho lugar para su querido shopping de souvenires.
ve lanet olası hediye dükkanı için de biraz yer ayırmayı düşünüyorum.
Andate a vender camisas al shopping!
Neden alışveriş merkezinde tişört satmaya geri dönmüyorsun?
No quiero una lista de shopping.
Bakkal listesi istemiyorum.
Condominios, restaurants, shopping, vinerías, bares para fumar cigarros.
Apartmanlar, restoranlar, alışveriş merkezi, içki dolapları, puro dolapları.
- Ves de shopping.
Alışverişe çık.
- No me gusta el shopping.
- Alışverişi sevmem.
- Y ahora... shopping.
Ve şimdi alışverile çıkıyoruz.
Advina quien ha ido de shopping.
Tahmin et kim alışverişe gitti.
Shopping.
Alışverişten.
Escucha... Necesito que recojas por mi el regalo de Aniversario de Cheryl en el Shopping de Oakbrook que tienda?
dinle... benim için Cheryl'a Oakbrook'taki alışveriş merkezinden yıldönümü hediyesi alman lazım hangi mağazadan?
A pesar de que trabajaba hasta 70 horas por semana en estos dos locales del shopping... no gano lo suficiente para pagar el alquiler. Una semana antes del incidente, ella recibió un aviso de desalojo.
Tamarla iki işte haftada 70 saat çalıştığı halde kirasını ödeyecek kadar kazanmıyordu ve olaydan bir hafta önce ev sahibi tarafından evden çıkarılmıştı.
¿ No podríamos ir al shopping como todo el mundo un día sábado?
Biz de herkes gibi pazar günleri alışverişe gidemez miyiz?
¡ Estuve de shopping! ¿ Te sorprende?
Alışverişe gidiyorum.
Este shopping tiene de todo.
Bu merkezde her şey var.
Fue en un shopping, en realidad, pero no en el Tøyen Center.
Alışveriş merkezindeydi ama Tøyen Center'da değil.
Poco después del mediodía de hoy, un chico de 15 años se involucró en un tiroteo con la policía mientras intentaba robar un vehículo de transporte de dinero en el Belma Shopping Mall en Longstreet, Cape Town.
Bugün öğleden az önce 15 yaşlarında bir çocuk, Longstreet, Cape Town'da Belma Alışveriş Merkezinde para nakil aracını soymaya çalışırken güvenlik görevlileriyle çatışmaya girdi.
Ve a un Shopping, y el promedio se triplica.
Eğer alışveriş merkezine gidersen, bu rakamı üçe katlarsın.
Llevo todo el día de shopping contigo escuchando tus quejas y ahora que hemos encontrado...
Bütün gün o dükkan senin bu dükkan benim dolaştık ve senin zırlamalarını dinlemek zorunda kaldım. Tam da güzel bir şeyler bulmuşken pes mi ediyorsun?
Con todas sus fantásticas ofertas y el "one-stop shopping". A quien no le gusta, ¿ no?
inanılmaz fiyatlarla herşeyi bulabileceğin yeri kim sevmez ki ; değil mi?
La idea era simple : construir un comercio tipo "one-stop shopping"
Fikir basitti :
Ahora di tres cosas que compras en un shopping.
Ve senin mağazadan bir şey almanı istiyoruz.
Encontrémonos en el shopping.
Çarşıda buluşuruz.
Casi llego a algo más deplorable a una maquilladora de shopping.
Neredeyse daha çok pişman olacağım bir şey yapıp, alışveriş merkezinde makyaj yaptıracaktım.
como se siente la gente sobre esto viviendo en un shopping de costa a costa?
Baştan aşağı bir alışveriş merkezinde yaşamak hakkında ne düşünüyorlar?
No he comprado nada en el shopping channel.
Alışveriş kanalından hiçbir şey almadım.
Podrías estar engañandote, ahorrandote lo vergonzoso, costoso, y extremadamente apegado hábito adictivo al shopping channel de tu memoria.
Kendini kandırıyor olabilirsin. Utanç verici, pahalı ve çok adi alışveriş bağımlılığını zihninden siliyor olabilirsin.
No soy adicta al shopping channel.
Benim alışveriş kanalı bağımlılığım yok.
Shopping primero?
Kalkan yumruk mu?
Y no vamos de shopping.
Alışverişe gitmeyiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]