Silly translate Turkish

Isn't it silly?

Aptalca değil mi?

Estamos siendo silly aquí.

Saçmalıyoruz.

- Usted nombró all estas cosas silly?

- Bu aptal şeylere isim mi verdin?

No los CAII silly.

Aptal deme onlara.

- silly Sam. Nunca called la policia.

Şapşal Sam, polisi hiç aramadım ki.

Por si les preguntan, es plastilina.

Eğer merak ettiysen, Silly Putty.

una vez mi abuela rompià ³ su dedo meà ± ique en Silly Putty.

Bir keresinde büyükannem serçe parmağını kırmıştı.

¿ Por qué no pides que Silly Lung acabe con el?

Kaptan, neden onu Aptal Lung'a havale edip işini bitirtmiyoruz?

Ten cuidado. Silly Lung siempre causa confusión.

Dikkatli ol, Aptal Lung dışarıda çok kötü şeyler yapıyor.

Silly Lung, vamos, aposté alto en ti.

Aptal Lung, hadi, senin üzerine bahse girdim.

Quiero ver si el hombre que mato a Silly Lung y Wild Cat es bueno.

Hadi, Yaban kedisi ve Aptal Lung'u öldüren adamın ne kadar iyi olduğunu bana göster.

My hair was startin'to look silly.

Saçım çok aptal görünmeye başlamıştı.

Duff, ¿ Eso es Silly Putty?

Duff, bu Silly Putty sakızı mı?

"Aunque parezca tonto, voy a pedirte..." "que me lo repitas una vez y otra vez".

It might seem silly but I'm going to ask you to say it again and again and again.

Silly!

Ne aptalım!

Dos huevos de Silly Putty.

İki tane oyun hamuru yumurtası.

¿ Por eso no me dejas tener un Silly Putty?

Bu yüzden mi bana hiç oyun hamuru almıyorsun?

Por última vez te digo que yo no robé ese Silly Putty.

Son kez söylüyorum, o oyun hamurunu ben almadım.

- No, pero ¿ tú me viste coger el Silly Putty?

- Hayır. Beni oyun hamurunu alırken gördün mü diye soruyorum.

Yo no estaba cerca del Silly Putty.

Oyun hamurunun yakınlarında bile değildim.

Solo hay una explicación razonable para lo ocurrido con el Silly Putty.

Oyun hamurunun cebime nasıl girdiğinin tek bir akla yakın açıklaması var.

Pues yo sí. Hace veinticinco años, puse un Silly Putty en el bolsillo de mi hermano.

Benim oldu. 25 yıl önce kardeşimin cebine oyun hamuru koymuştum.

Yo robé el Silly Putty y te lo metí en los pantalones.

Üç, dört, beş, altı, yedi.

Jake, tu padre no robó el Silly Putty.

Jake, oyun hamurunu baban çalmadı. Ben çaldım.

Vi el Silly Putty.

Oyun hamurunu gördüm.

¿ Recuerdas que la otra noche, durante la cena estuvimos hablando sobre lo del Silly Putty?

Hani önceki akşam yemekte oyun hamuru hakkında konuşuyorduk.

- Ya, en cuanto al Silly Putty... - ¿ Qué pasa con eso?

- Neyse, oyun hamuru diyordum.

Charlie... Hace un par de días dijiste que lo del Silly Putty no fue lo peor que me hiciste.

Charlie, birkaç gün önce şu oyun hamuru işinin bana yaptığın en kötü şey olmadıgını söylemiştin.

Quizás se preguntan cómo Silly Putty puede ganar algo con Comics

Acaba Silly Putty, bunu çizgi romanlardan nasıl öğrenmiştir?

¡ Dios mío, esa pelirroja luce como....... si alguien la hubiera estirado, al igual que a una masilla.

Tanrım, o kırmızı saçlı sanki yüzüne "Silly Putty" gerilmiş gibi görünüyor. ( Silly Putty = Silikon plastik )

- Don't be silly.

- sakin ol.

Silly, ¿ por qué las lagrimas?

Aptal, niye ağlıyorsun?

Pensé que era real, silly.

Gerçek değildi, salak şey

Los Silly Nanies de Londres.

Londra Aptal Dadılar Kulübü'ne.

Los Silly Nanies son un montón de perdedores.

Bu Aptal Dadılar tam bir zavallılar takımı.

Te llamo para desafiarte a un partido entre los Patriots, y los Silly Nanies de Londres.

Vatanseverler ve Aptal Dadılar arasında bir maç ayarlamak.... için seni aradım.

Quizás tus cuentos de Mad Libs, de Silly String, bolitas de leche.

Boğazına kadar Mad Libs, renkli ipler, çikolataya batabilirsin.

Tonto.

Silly.

Es hora de ir a dormir Mi dulce Lily Es hora de descansar

It's time to go to bed, oh, my silly, little Lily Time to rest your little head.

Silly.

Aptal.

Prefiero jugar con Silly Putty.

Silly Putty ile oynamayı tercih ederdim.

Porque lo estamos, Silly.

Çünkü hamileyim, şapşal.

# It might sound silly Yeah, for me to think...

# It might sound silly Yeah, for me to think...

Creo que Silly hizo algo con tu arma..

Sanırım bu aptal kendini çete işlerine falan bulaştırmış...

La tarifa de Silly Willy fue amortizada por todos los cumpleaños de la compañía...

Ahmak Willy'nin ücreti tüm firma doğum günleri çapında dağıtıldığında...

Tercer Trimestre ( Temporada de tonterías )

Üçüncü Çeyrek ( Silly sezonu )

Silly bastardo me dejó una última noche presente.

Dün gece bana bir hediye bırakmış.

Super Tierra Diversión Silly!

Lunapark.

* De canciones tontas de amor *

♪ Of silly love songs ♪

Silly Lung?

Aptal Lung mu?

¿ Cuánto recuerdas del incidente del Silly Putty?

Şu oyun hamuru olayıyla ilgili senin hatırladıkların neler?