Translate.vc / Spanish → Turkish / Sonô
Sonô translate Turkish
159 parallel translation
Con 7.000 dolares haria todo lo que siempre sono.
Yedi bin dolarla hayal ettigin her seyi yapabilirsin.
Em vez de uma boa noite de sono. Discutimos a noite toda.
Güzel güzel uyumak varken sizinle tartışıyorum.
Mismo número de bebidas, todo igual.
"Tutte cosse sono lo stesso!" İçki sayısı aynı olsun her şey aynı olsun!
Estaba jugando con el revolver Y sono.
Silahı kurcalıyordum ve bir anda patladı.
Usted probablemente soño con esto alguna noche.
Muhtemelen bir gece sen hayal ettin onu tezini yazarken.
I dijo, que sono?
"Zili mi çaldın?" dedim.
tus destino se acerca, y tu fuerza aumentará daishitakoto naikamoshiranai tu don es ser tan fuerte como el mar demo soredemo furete itai yo pero cuando sientas mucho dolor... kanashii mi youri sono nukumori wo y tristeza, ten fé y no dejes de pelear
Azizler! Çeviri : wstheunknown Bugün, Azizler yeniden doğdu!
Sono cómo un relampago.
Yıldırım gibi geldi.
Sono como una... bomba!
Sesi bombaya benziyordu.
Sono italiano in spirito.
Sono italiano in spirito.
- Sono como si fuera así.
- Öyle geldi.
Laura sono conmigo la noche antes de morir.
Laura ölümünden önceki gece rüyasında beni görmüş.
Sono lo mismo que yo.
Tamamen aynı rüya.
- Sono a voz de blanco? - Eso fue muy blanco.
- Beyaz sesine benzedi mi?
nunca había escuchado que dijeras mi nombre sono bonito
Daha önce, ismimi söylediğini duymamıştım. Kulağa hoş geliyor.
Usualmente no trabajo por la noche, pero el telefono sono.
Genelde geceleri çalışmam ama telefonum çaldı.
Dakedo itsuka kizuku deshou sono senaka niwa
100 ) } Dakedo itsuka kidzuku deshou 100 ) } Sono senaka ni wa
Pero algún día serás consciente de todo lo que hay detrás tuyo.
100 ) } Dakedo itsuka kidzuku deshou 100 ) } Sono senaka ni wa
Eso sono como si estuviera justo afuera de mi ventana.
Silah sesi miydi?
No son nadie.
Sono niente!
No sono de verdad.
Gerçek gibi gelmedi. İnanmadım.
EI alarma auxiliar en Ia recamara principal sono.
Alarmı ve evi kontrol eder etmez döneceğim.
Cuando giraste la llave en la ignicion, Como sono?
Kontağı çevirdiğin zaman nasıl bir ses geldi?
Hay cosas que usted nunca soño, Lebowski.
Yoksa eğlendiğimizi falan mı sanıyorsun?
Saeko Sono. Graduada en Nakano. En el Instituto municipal.
Saeko Sano, Nakano Belediyesi Lisesi'nden mezun oldum.
Algo como : "Sono ronco como un bronco"
At ve boğuk hakkında bir şey biliyor musun?
- Sono Molti.
- Sono molti.
I suoi desideri sono altrettanto importanti
Kocam. Ben de kocamın izinden yürümeyi tercih ederdim.
Sono terribilmente gelosa!
Çok fena kıskandım.
Sono 2 occhi falsi... Non mi piace
En sahte gözler üzerinde.
forse mi sono sbagliata
Edward olmasın? Yanılmış olmalıyım.
E quante coppie ci sono che osino pensare a una cosa del genere?
Kimsenin çift olduğunu düşünmeyeceği türden kaç sevgili var?
É veramente bella ma non sono sicura che sia adatto per mio padre
çok sevimli ama... Tam olarak babama göre olup olmadığından emin değilim.
E i miei sono tutti li dentro dal primo all'ultimo accumulati negli anni
Tıpkı benim gibi. Geri dönen her yalnız yıl için.
E'per questo che sono venuto di persona
Bugün geri gelişimin sebebi bu.
io ne sono sicura
Bundan eminim.
No, non sono affatto sicura
Hayır. Pek de emin sayılmam.
Ha già detto tutto lei e vi sono grata di averla lasciata in quel negozio per me cosi posso avere finalmente la certezza la certezza di cosa?
Bunlar senin söylediklerin. Şimdi onu o gün bana almayıp ben bulayım diye orada bırakmana memnunum. En sonunda emin olabilirim.
Vuoi dire adesso che so e che sono costretta a coprirvi entrambi?
Charlotte ve kendimi korumam gerektiğini düşüğünü söylemeye çalıştığını biliyorum.
Va a dire a Amerigo che i cani non sempre hanno voglia di giocare Non perché sono malati ma perché sono pigri e assonnati d'accordo
Git ve bu köpeklerin bazen hastalandıklarından oynayamadıklarını sadece uyuyup yaramazlık yaptıkalarını Amerigo'ya söyle
Durante el cual, mi celular sono repetidamente.
O sırada cep telefonum sürekli çaldı.
- Sono la campana. Hora de ir a quimica.
Kimya laboratuvarına geç kalmıştım.
- ¿ Por qué sono el timbre?
- Kapı neden çaldı?
- Eso no sono muy convincente.
- Pek ikna edici değildi.
- Eso me sono un poco raro.
- Bu bana biraz garip geldi.
Eso me sono conocido.
Aklıma bir fikir geldi.
- Lo siento. No sono bien.
- Özür dilerim, yanlış anladınız.
eso sono muy cientifico.
Kulağa çok bilimsel geliyor.
Eso sono totalmente inapropiado.
Yine mi pot kırdım?
Okay, puedes traducirme eso porque a mi me sono a trabalenguas.
Bir tercüme alabilir miyim, çünkü bu çok saçmaydı.
Kodoku No Sono Saki Ni El final de esta soledad
Bu yalnızlığın sonu...