Translate.vc / Spanish → Turkish / Speedo
Speedo translate Turkish
87 parallel translation
Sombrero-langosta, tanga Speedo Jr., patines y la correa con el perro invisible.
Istakoz şapka, balık ağı Speedo Jr, tekerlekli ayakkabı, görünmez köpek tasması.
No, sólo muestrales una de esas fotos mias en speedo.
Hayır, sadece mayolu bir posterimi göster.
Luce tan adorable en el Speedo.
Mayosuyla çok tatlı gözüküyor.
Es un Speedo.
Erkek mayosu.
Quiero decir, si alguien me pidiera que posara en Speedo, yo lo haría.
Yani, Biri bana Speedo ( Mayo Markası ) ile poz verirmisin diye sorsa kabul ederim.
A uno parece gustarle el musculoso.
Çocuklardan biri Speedo adamı seviyor.
Y se te veía guapísimo en traje de baño.
Ve Speedo içinde çok seksi görünüyordun.
Soy un viejo cascarrabias egoísta y eso me queda como un guante.
Bencil huysuz moruğun tekiyim ve bu bana tıpkı Speedo gibi tam oluyor.
No es cierto. ¿ Has visto a Dougie en traje de baño?
Bu doğru değil. Hiç Dougie'yi Speedo mayoyla gördün mü?
Playas, Factor 45, un par de lentes de sol y un velocímetro.
Deniz kenarı 45 numara güneş koruyucu güneş gözlüğü ve Speedo. Zar zor bekliyorum.
Así que íamos a ello, y yo ya imaginándomelo en su speedo con la banderita.
Tam işe başlamıştık. Aklım, üzerinde bayrak olan slipinde kalmıştı.
Y llevaba un traje de baño ínfimo tipo Speedo con los huevos colgando.
Küçücük bir Speedo mayo giyiyordu ve her şeyi meydandaydı.
No, tengo puesta una malla de color natural.
Hayır, Speedo giyiyorum. Ten rengi.
ÉI no tenía puesta una malla.
Speedo giymiyordu.
Y tengo fijación por los Speedo.
Speedo fetişiyim.
- Con traje de competición.
- Speedo. Speedo.
- ¿ Traje de competición?
- Speedo mu?
- Sí, nada más.
Evet. Ve bir Speedo.
Kirk va en Speedo, Taylor lleva falda, Al lleva el culo al aire.
Kirk, Speedo giymiş Taylor etek giymiş. Al, k... çı açık pantolon giymiş.
Al darle vuelta, ya no se desnuda el nadador.
Şimdi döndürdüğünde, yüksek dalıcının Speedo mayosu çıkmıyor.
¡ Lleva puesto un diminuto traje de baño!
Daracık bir Speedo mayo giyiyor.
Estoy en Río Y voy caminando por la playa Uso mi Speedo
Rio'dayım, slip mayomla plajda geziyorum.
Hay Speed y Heroína
Speedo ve Smacker var.
Está bien, sólo son "speedos" en grupo.
Aman Speedo'larınızı buruşturmayın.
- Hola, Torpedo, Helen, Vi, Jack-Jack.
- Hey, Speedo! Selam Helen. Vi, Jack-Jack.
Te daré un gorro rojo y un traje de neopreno.
Sana bir bere ve speedo aldıracağım.
Le enviaré un gorro rojo y un traje de neopreno.
Ona bir keple bir de Speedo yollayalım.
Aparentemente, por lo que dijeron andaba muy rápido en una bicicleta con cambios en el Central Park... Parece que vio su propia reflexión en el espejo del manubrio y se excitó tanto que se le rompieron los shorts y se engancharon en los cambios y se cayó de cara al suelo.
Anlaşılan, Central Park'da diğer Jön Türkler'le yarışırken inanılmaz bir sürate çıkmış,... dikiz aynasında kendi yansımasını görmüş... ve bu, onu o kadar heyecanlandırmış ki, Speedo şortuna boşalmış... ve sonra vites koluna takılan sıvılar yüzüne sıçramış - bum!
- Sí. ¿ Dónde encontraste ésta en traje de baño?
Speedo'lu * resmini nereden buldun?
Speedo.
Speedle.
No te reconocía sin tu bañador "Speedo".
Dostum, Speedo'suz tanıyamadım seni.
No es que reconozca con el "Speedo"...
Seni Speedo'luyken tanıdığımdan değil, ama...
Por alguna razón, hace que lo imagine en una playa desinhibida usando una Speedo.
Onu sahilde mayo giymiş genç biri gibi gözümde canlandırmama neden oluyor.
Bien. Dile a Harvey "nada de Speedos".
Harvey'e söyle Speedo istemem.
Michael Speedo...
Michael Speedo...
¿ Sigues con "Speedo Engreído"?
Speedo adamla mı birliktesin hala?
Bonito Speedo, tío.
Güzel Speedo, dostum.
Y haremos ejercicio juntos. Pero sin Speedo.
Bu andan itibaren spor yapacağız ve ben Speedo giymeyeceğim.
Te traje piñones y... un nuevo par de las medias de buzo Speedo que te gustan.
Sana biraz fıstık ve şu sevdiğin mayo kumaşı çoraplardan getirdim.
Es más fácil que McGee se ponga un Speedo para ir a misa.
McGee'nin slip mayo giyip kiliseye gitme ihtimali bile daha yüksek.
El viejo traje de Speedo.
Eski moda slip mayo.
Te prometo que no usaré un Speedo.
Söz veriyorum slip mayo giymeyeceğim.
Apuesto a que nada con un Speedo. ¿ No es cierto?
Eminim slip mayoyla yüzüyordur.
- ¿ Usaba un Speedo?
- Speedo giyiyor muydu?
- Sí, usaba un Speedo.
- Evet, Speedo giyiyordu.
"La mujer maravilla" y "Speedo".
"Wonder Woman" ve "Slip mayo".
¿ Llevas un Speedo?
Speedos mu giyiyorsun?
No es un Speedo.
Hayır, Speedos değil.
Parece un Speedo.
Speedo gibi gözüküyor.
- Búlgaros en bañador...
Bir hafta kâbus gördüm. Speedo'lu Bulgarlar.
O sea, no es un Speedo ni nada. Eso es lo más divertido que he escuchado.
- Bu duyduğum en komik şey.