Translate.vc / Spanish → Turkish / Strangé
Strangé translate Turkish
846 parallel translation
Dime algo. Te emociona trabajar con Strangé?
Öyleyse söyle Strang'le çalisacak olmaktan dolayi heyecanli misin?
Sabes que no subí acá para hablar de Strangé.
Buraya Strang hakkinda konusmak için çikmadigimi biliyorsun.
Strangé. Tu nombre es todas esas cosas.
Senin ismin bunlarin tümü.
Así deberías llamar al perfume... Strangé.
Kokunun adi bu olmali.
- Me gusta. - Strangé.
Begendim.
Trabájalo chica. Chica Strangé.
Göreyim seni Strang.
Por que querríamos controlar a Strangé?
Niye Strang'i kontol etmek isteyesin?
Strangé es salvaje.
Strang tamamiyle vahsi.
Ok, Strangé, cuál es el problema?
Tamam, sorun nedir?
Discúlpame. Necesito los panfletos de Strangé.
Strang reklaminin konusuna ihtiyacim var.
Después de meses de duro trabajo de nuestro equipo creativo, verás el comercial que empujará nuestros 18 millones de dólares para la nueva fragancia Strangé.
Yaratici takimimizin aylar süren uzun çalismalarindan sonra, yeni Strang parfümünün kazancini milyon dolara yükseltecek olan reklami görmek üzereyiz.
Strangé. Apesta tan bien.
Çok pis kokuyor.
Apuesto que tampoco pensaste en el comercial de Strangé tampoco.
Eminim Strang'i ya da reklami da düsünmedin, degil mi?
- Que? Tengo una idea para el anuncio de Strangé.
Strang'in reklami için bir fikrim var.
Estoy seguro Strangé querrá agradecerte personalmente.
Eminim Strang sana bizzat tesekkür etmek isteyecektir.
Estuvo en la compañía de "Strange lnterlude"
O orijinal Perde Arasını oynadı.
Sr. Strange, supongo.
Sanırım Bay Strange oluyorsunuz.
Se pronuncia Strange.
'Straunç'diye okunuyor.
el neurólogo americano.
Adam Dr. Wallis Strange, Amerikalı bir nörolog.
- ¡ Hola! El es el doctor Strange.
Bu da Dr. Strange.
Hastings y yo nos encontramos y hemos descubierto a la misma fiesta.
Hastings'le ben tesadüfen karşılaştık. Ve gördük ki, Dr. Strange tarafından aynı yerde partiye davet edilmişiz.
En casa del Doctor Strange. al parecer.
Öyle görünüyor ki, herkes davet edilmiş.
Es que el doctor Strange no nos dice para que.
Dr. Strange niçin olduğunu söylemiyor.
¿ Era amigo del doctor Strange?
Dr. Strange'in arkadaşı mıydınız?
Dijo que el doctor Strange mencionó que había uno en la casa en algún lugar.
Söylediğine göre, Dr. Strange o geçidin evin bir yerinde bulunduğundan söz etmiş.
Creo que el Dr. Strange invitó a las mismas personas a cenar. porque sospechaba que una ellas había asesinado a Babbington.
Sanırım, Dr. Strange aynı kişileri akşam yemeğine davet etti, çünkü onlardan birinin Babbington'un katili olduğundan şüpheleniyordu.
Es el diario del doctor Strange.
Bu Dr. Strange'in günlüğü.
Solo si el Doctor Strange hubiera sido la primera victima. sabríamos algo.
Eğer Dr. Strange önce öldürülmüş olsaydı, o taktirde biz daha emin olabilirdik.
- Ya veo. ¿ Fue usted quien llamó al doctor Strange aquella noche?
- Evet. Dün gece Dr. Strange'e telefon eden siz miydiniz?
Aunque le estoy agradecida a al como al Dr. Strange
Yine de, Dr Strange'e ulaşmamı sağladığı için ona minnattarım.
¿ El Dr. Strange y tu esposa?
Dr. Strange'le karın mı?
Tengo información valiosa sobre la muerte del Dr. Strange.
Dr. Strange'in ölümü hakkında önemli bir haberim var.
Pero lo cierto es que el Dr. Strange así se lo pidió.
Fakat gerçek şu ki, Dr. Strange ondan böyle yapmasını istemişti.
Y mucho menos al Dr. Strange.
Dr. Strange'i de tanımıyordu
Mas tarde me explica que esta escena fue idea del propio Dr. Strange le pidió que representara ésa comedia en una carta que usted destruyó.
Dr. Strange'in yazılı talimatı olduğunu açıkladın. Bu yazılı talimatı göstermeni istediğimde, ortadan kaldırıldığını söyledin.
ya estaba intrigada con el mayordomo Lo estuvo mas cuando contesto el teléfono y trajo un mensaje para el Dr. Strange.
Eğer kahya sofra hizmetçisi Rosa'nın merakını uyandırmışsa, telefona cevap verip, Dr. Strange'e bir mesaj getirdiğinde bu merakı daha da artmıştır.
Cuando lo recibió el Dr. Strange. se rió..
Eğlenceli bir şey yok, ama Dr. Strange kahkaha atar.
Y Era ésa la gran sorpresa que el Dr. Strange le había prometido a mademoiselle Egg.
İşte Dr. Strange'in Matmazel Egg'e söz verdiği sürprizin aslı buydu.
El Dr. Strange lo sabía.
Dr. Strange bunu biliyordu ve daha gösterinin başında kahkahasını atarak, herkesin şaşkınlıktan nefesinin kesilmesini düşledi.
¿ Y la carta del Dr. Strange a Ricardo?
Peki ya Dr. Strange'in Ricardo'ya gönderdiği mektup?
si. fue una cierta fragilidad nerviosa debida al exceso de trabajo.
Oh, evet. Dr. Strange'i öldürmen gerekiyordu, çünkü çok uzun süreden beri sana bakıyordu. Eğlence dünyasından zamansız emekli oluşunun resmi nedeni aşırı iş yogunluğu nedeniyle sinirsel kırılganlığa sahip olmandı.
El Dr. Strange lo sabía y también sabía el secreto de la cicatriz en su muñeca.
Dr. Strange bunu biliyordu ve aynı zamanda bileğindeki yara çiziğinin sırrını da biliyodu.
La muerte necesaria del Dr. Strange.
İlk gösterim Dr. Strange'in zorunlu ölümüydü.
Así como su pasaporte con la fecha en que usted regresó aquí.
Aynı zamanda pasaportun da. Orada görüldü ki, Dr. Strange'i öldürmek üzere oraya gitmişsin.
Para matar al Dr. Strange. Luego volvió a Los Ángeles en el primer avión.
Bir sonraki uçakla da Los Angeles'e geri gelmişsin.
Strangé.
Strang...
Strangé. Trota, chica, trota.
Harikasin.
Tiene a un Sr. Strange esperando en su escritorio.
Bay Strange adında biri ofisinizde sizi bekliyor efendim.
- Eso depende del Dr. Hugo Strange.
Bu Doktor Hugo Strange ( Garip )'e bağlı.
Su terapia de relajación no funciona conmigo, Dr. Strange.
Rahatlama terapiniz benim üzerimde pek işe yaramıyor gibi görünüyor Dr. Strange.
Habla el Dr. Hugo Strange.
Ben Doktor Hugo Strange.