Translate.vc / Spanish → Turkish / Summers
Summers translate Turkish
773 parallel translation
Ni bares ni bebidas, como dijo el Dr. Summers.
Meyhane yok, Dr. Summers'ın dediği gibi içki de yok.
Y ahora, una pequeña concesión del Dr. Summers.
Simdi de sizden ufak bir imtiyaz mı Dr. Summers?
Pero para Mary Summers, me temo... que la historia continúa,... porque se verá encerrada en uno de esos psiquiátricos... que llegará a temer.
Mary Summers için mutsuz bir biçimde, ancak, öyküsüne eklenecek bir şey var, çünkü sonunda o korkuya kapıldığı o kuruluşlardan birinde kendini buldu.
- Sr. Summers, ¿ quiere un té?
Bay Summers, bir bardak çaya ne dersin?
Summers, ¿ cree que el Victorious pueda ocuparse del ataque aéreo?
Sommers, Victorious'tan hava saldırısı düzenleyebilir miyiz?
Señorita Summers, el señor Stephens está ocupado...
Bayan Summers, bay Stephens şu an müsait değil...
¿ Has leído lo que dicen de ti, Ralph? "Ralph Summers, ídolo de matiné en Día de la madre. Ahora un envejecido y entrado en kilos buscador de camareras".
"Ralph Summers, Anneler Günü'nün matine ilahı, artık yaşlı, kilolu bir barmaid düşkünü."
Y sabemos que Summers salió con la señora McGinty dos veces durante la semana que la compañía pasó en Milchester la semana en que fue asesinada.
Summers'ın, Bayan McGinty'i öldürüldüğü hafta tiyatro Milchester'dayken yemeğe götürdüğünü biliyoruz.
"Driffold cosgood, Ralph Summers, Margaret McGinty, Rose Kane"...
Driffold Cosgood, Ralph Summers, Margaret McGinty, Rose Kane.
Me he tomado la libertad de tomar esto prestado del señor Summers.
Bunu Bay Summers'dan ödünç aldım.
El Hombre-Lobo de Montague Summers, ¿ dónde...?
Montague Summers'ın Kurt Adam'ını nereye koymalıyım?
Dick Summers.
Dick Summers.
Estuve averiguando sobre usted, Sr. Summers.
Sizin hakkınızda bir araştırma yaptım, Bay Summers.
Sr. Summers.
Bay Summers.
A gente peor que nosotros le ha ido bien.
Bizden kötüleri daha iyisini yapıyor, Bay Summers.
Podemos hacerlo sin usted, Sr. Summers.
Siz olmadan da başarabiliriz, Bay Summers.
El Sr. Summers me dijo que es zorro colorado.
Bir kızıl tilki yavrusu, Bay Summers öyle diyor.
Dijo que tiene cinco semanas.
Bay Summers'ın dediğine göre 5 haftalıkmış.
¡ El Sr. Summers!
Bay Summers, Bay Summers!
Dile a tu Sr. Summers que para mí huele más viejo que eso.
Senin şu Bay Summers'a söyle, bu hayvan söylediğinden daha büyük gibi geldi bana.
Sr. Summers, ¿ ve eso?
Bay Summers, bunun ne olduğunu söyleyebilirmisiniz?
Yo veo una carreta, Sr. Summers.
Bir araba görüyorum, Bay Summers.
¿ Bajo la lluvia, Sr. Summers?
Yağmur yağarken mi, Bay Summers?
No, Sr. Summers.
Hayır, Bay Summers.
Sr. Summers, le pago para que nos guíe.
Bay Summers, size yolu göstermeniz için para ödüyoruz.
- ¿ Sr. Summers, señor?
- Bay Summers, efendim?
- ¿ Está seguro, Sr. Summers?
- Eminmisiniz, Bay Summers?
¿ Qué dice, Sr. Summers?
Ne diyosun, Bay Summers?
Sr. Summers, dígales que castigaremos al hombre y que, según nuestras reglas, lo ahorcaremos hasta que muera.
Bay Summers, onlara, suçluyu kendi kanunlarımıza uygun olarak, yargılayacağımızı ve cezalandıracağımızı, ölünceye kadar boynundan asılı kalacağını söyleyin.
Sr. Summers, imagine que hay una chica y un hombre que quiere desposarla.
Bay Summers, bir kız ve onunla evlenmeye niyeti olan bir adam olduğunu farzedin.
Lo dijo con lágrimas en los ojos, Sr. Summers.
Bunları gözyaşları içinde söyledi, Bay Summers.
Lo intenté, pero siento que no podré, Sr. Summers.
Denedim, fakat yapabileceğimi zannetmiyorum, Bay Summers.
Está bien, Sr. Summers, hace tiempo que lo sé.
Pekala, Bay Summers, uzun zamandır biliyordum.
Sr. Summers, ¿ cuánto adelantaremos?
Bay Summers, ne kadar zaman kazanırız?
¡ Mire, Sr. Summers!
Bak, Bay Summers, bak!
- Sr. Summers.
- Bay Summers.
Sr. Summers, ¿ cree que nos aceptarán?
Bay Summers, bizi aralarına kabul ederlermi dersiniz?
- Summers.
- Summers.
Jace Summers lo robó.
Jace Summers çaldı.
La clase de arte de la Srta. Summer.
Bayan Summers'ın sanat dersinden.
Summers, tuba.
Sommersman, tuba.
Summers, hola.
Summers, merhaba.
- Jenny Summers.
- Jenny Summers.
- ¿ Jenny Summers?
- Jenny Summers mı?
Estoy buscando a la Srta. Jenny Summers.
Bayan Jenny Summers'ı arıyorum.
Donny, dile a la Srta. Summers que Ahmed Farley está aquí...
Donny, Bayan Summers'a söyle, Ahmed Farley diye biri...
Jenny Summers.
Jenny Summers.
Jeannette Summers, directora de la galería de arte de Maitland, descubrió por casualidad lo que sospechaba que era cocaína en el almacén de la galería.
Bay Maitland'ın sanat galerisinin müdürü Bayan Jeannette Summers tesadüf eseri, galerinin deposunda kokain olduğundan kuşkulandığı bir şey buldu.
Es Summers.
Benimki Summers.
Me parece muy mal.
- " Sevgili Bayan Summers test sonuçları negatif çıktı. - Şu kötü haber nedir?
"Estimada Srta. Summers, su citología ha sido negativa, pero hemos descubierto que tiene una infección vaginal".
Vajinal enfeksiyon olduğunu gösteren belirgin işaretler var.