Translate.vc / Spanish → Turkish / Sunny
Sunny translate Turkish
1,109 parallel translation
No es como un coma Sunny von Bülow.
Sunny von Bulow koması gibi değil.
Shah Rukh Khan, Govinda, Sunny Deol, ellos son los que estan en tu vida!
Shah Rukh Khan, Sunny Deol, Govinda... hayatında sadece onlara yer var!
Me contaron que haces muchas peliculas con Sunny? Si.
Duyduğuma göre Sunny ile bir sürü film çevirecekmişsin?
" Sunny
" Güneş
" Mi Sunny brilla tan sincero
" Benim güneşim gülüşüyle saçar ışık
" Oh, Sunny una vez de verdad
" Yok güneşim gibisi
CARNES SUNNY VALLEY LA ELECCIÓN PARA SU MESA Tal vez fue porque estaba solo.
Belki de yalnızlık çektiği için.
Sunny. ¿ Cómo te va?
Sunny. Nasılsın Sunny?
¿ Sunny? ¿ Todo va bien?
Herşey yolunda mı?
Sunny, ¿ tienes que darle una nalgada correcto?
- Sunny, bunu yapıyorsun değil mi?
¡ Abuelo!
- Selam Sunny!
¡ Sonny, Nancy, nos vamos!
- Sunny, Nancy hadi gidelim.
Sunny
Sunny.
Ni pudieron matar a Sunny Von Bulow.
Sunny Von Bulow dahil.
Sunny Ridge.
Sunny Ridge.
Armamos un gran show por Sunny Von Bulow... Y es una enferma en coma.
Sunny von Bulow hakkında bir program yaptık ama o komada.
¿ Ya tienes conciencia espiritual?
Sunny, hayatım, yaşlı babam şöyle derdi.
Sunny, mi amado padre solía decirme :
Umutsuzluğu asla ruhsal aydınlanma ile karıştırma.
Lo siento, hermano Sunny, fui un momento al baño, así que le pedí que siguiera con la repetición.
Özür dilerim Sunny, Tuvalete gitmiştim. ve prova yapmasını rica etmiştim.
Sunny, ¿ está listo?
Sunny, tamam mı?
- ¿ Qué pasa, Hermano Sunny?
- Ne oldu Sunny?
Bien, hermano Sunny.
Pekala Sunny.
- Buenos días, hermano Sunny.
Günaydın Sunny.
Hermano Sunny, yo...
Sunny, ben...
Sunny.
Sunny.
Gracias, hermano Sunny.
Çok teşekkürler Sunny.
- Sunny.
- Sunny.
Lo siento, hermano Sunny, ya se va.
Üzgünüm Sunny, o da tam gidiyordu.
Lo siento, hermano Sunny, hace mucho calor aquí.
Özür dilerim Sunny, burası çok sıcak.
¿ Es culpa tuya, Sunny?
Bu senin hatan mı, Sunny?
No me vuelvas a preguntar. ¡ Hermano Sunny!
Nasıl istersen Sunny!
- El hermano Sunny dijo que...
- Sunny yemek almamı söyledi.
Se refiere al Sunny Park.
Sunny Park demek istiyorsunuz.
Lo que digas, hijo.
Bir şeyler söyle Sunny.
- Sunny y Bobby...
Sunny ve Bobby..
¡ Después del orinal, te das un baño!
Sunny! Yıkanmalısın! Hayır!
- Espero que les guste este jugo.
- Sumarım Sunny D'yi seversiniz.
- Claro que sí.
- Sunny'i severim.
Paseó hasta Sunny Ledge, llegó allí sobre las diez y cuarto. ¿ Sunny Ledge?
Sunny Ledge'e doğru yürüyüş, 11 : 45 civarında oraya varış. " "Sunny Ledge?"
Oh, hola, somos de Plantas Sunny.
Oh, Alo, Sunny PIant Pazarlama'dan arıyoruz
¡ Jugo de naranja!
Ah! Sunny tamam!
- Déjala en paz.
- Sunny, kızı rahat bırak.
Como que venga Sunny Von Bulow, y te señale con el dedo.
Sunny Von Bulow *'un gelip eliyle işaret etmeye başlaması gibi gerçekten acil durumlar için.
Sepa qué?
O Sunny Deol!
Ese collar era de una chica llamada Sunny.
Kolye Sunny adında bir kıza aitti.
Hola, Sonny, Nancy.
Selam Sunny ve Nanci!
Sonny, ya nos vamos.
Sunny gidiyoruz, hadi!
¡ Ven, Sonny, ya nos vamos!
Hadi Sunny gidiyoruz!
Sunny...
Ruhsal ufuklarını genişletmenin zamanı geldi.
Profesora, el Sunny comenzó errado la línea de apertura.
Sunny sarkinin ilk sirasini yanlis okudu.
!
I'VE SEEN SUNNY DAYS!