English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Séi

Séi translate Turkish

105 parallel translation
iEstán haciendo tüneles por toda la ciudadi iYa lo séi
Bunlar şehir altında tüneller açıyorlar. Biliyorum.
¡ Desgraciada!
Sei lanet k.ltak!
¿ La señora Maa del Kobayashi o Sei del Oicio?
Kobayashi. Ya da Seiko.
¿ Era Sei del Oicio?
Seiko?
- Vamos a echar una partida.
- Sei evde mi?
Buenas noches profesor. - Déle recuerdos a Sei.
Sei'ye selamlarımı iletin.
Él le llamó Sei. Fueron compañeros en el frente.
Askerlik arkadaşlarıydılar.
¿ Dónde vive?
Sei nerede yaşar?
Sí, parece que ese rufián es el director allí.
Evet. Sei orada yönetici olduğunu anlatmıştı.
- ¿ Conoce a Sei?
- Sei hakkında.
¡ Oye, ven!
O-Sei!
Esa mujer, Osei, estaba llorando cuando nos fuimos.
O kadın, O-sei, ayrıldığımızda ağlıyordu.
Se llamaba Osei.
Kadının adı O-Sei miydi?
He visto a Osei.
O-Sei'i gördüm.
Y me encontré a Osei.
İşte bu durumda O-Sei ile karşılaştım.
Osei es ahora una camarera.
O-Sei beni deli gibi çalıştırıyor.
Ya habré acabado con Osei para entonces.
O-Sei ile her şeyi bitireceğim. İnan bana.
Todavía amas a Osei.
Hala O-Sei'den hoşlanıyorsun.
Mataste a Osei.
O-Sei'yi sen öldürdün!
Dices eso porque todavía la quieres.
Sen söyledin "Çünkü daima O-Sei'den hoşlandın".
Si pudiera hablar con Osei, Ie diría que eres mío para siempre.
Eğer O-Sei ile konuşabilseydim senin daima benim olacağını söylerdim.
Me refiero a Osei, la chica muerta.
O-Sei'i kastediyorum, hani şu ölen kız.
Aún quieres a Osei.
Daima O-Sei'yi istedin. Bundan eminim.
Allegra e spensierata sei Carina
Şen şakraksın, sen Carina'sın
Ma con il broncio sembri ancor piu bella tu sei la stella che manca in ciel
Kızınca daha da güzel olursun göklerde eşsiz bir yıldızsın
Miyagawa Kazuo Musica :
Ikeno Sei Recording :
Ikeno Sei
Hayashi Tsuchitaro
¿ Cómo puede ser que Tía Sei no nos la haya presentado antes?
Neden Bayan Çöpçatan onu bulamıyor?
Tía Sei está nos va a presentar una chica a Ngau y a mí.
Bayan Çöpçatan bir kız bulmuş.
Él me habló de Sei Shonagon, señorita que esperaba convertirse en la princesa Sadako al comienzo del siglo XI, en el período Heian.
Sei Shonagon'dan bahsediyordu ; 11.yy baslari, Heian döneminde, Prenses Sadako'nun bakicisi cariye...
el crimen sanguinario o una discreta melancolía, similar a la de Sei Shonagon, que los japoneses expresan en una única palabra que no se puede traducir.
... korkunç kiyim ya da – Sei Shonagon'unkini animsatan - temkinli bir melankoli... Japonlar bunu çevirisi mümkün olmayan tek bir kelimeyle ifade ediyorlar.
Debería bastar con coger cualquiera de los teléfonos que hay alrededor para oír una voz familiar, o el latido de un corazón, el de Sei Shonagon, por ejemplo.
Tanidik bir ses ya da bir kalbin atisini duymak için... Sei Shonagon'unki söz gelimi, sagda solda duran telefonlardan birine uzanmak yetecektir.
- La "c" con la "a" hace "za" con la "e" hace "ce", con la "i" hace "ci" con la "o" hace "zo", con la "u" hace "zu".
-... "c" ve "a" "sei" okunur "e" ile "si" okuruz, "i" ile "si" okuruz "c" ve "o" "sou" okunur, "u" ile "su" okuruz.
La "c" con la "a" no hace "za" sino "ka", con la "o" no hace "zo", sino "ko" y con la "u" "ku".
"C" ve "a" "sei" diye okunmaz "kei" diye okunur, "o" ile "sou" diye okunmaz, "kou" diye okunur... -... ve "u" ile "ku" olur. - Neden baba?
Quattro cinque otto due sei uno.
Dört beş sekiz iki altı bir.
Cuando vayas a la tienda, pon tortuga cocida, el anticonceptivo Power Life Ruby y la medicina "Shunko Sei" en la cuenta.
Dükkana girince, pişmiş kamplumbağayı, Power Life Ruby doğum kontrol hapını ve Shunko Sei ilacını tezgaha koy.
Cuando cumplí los cuatro años, mi tía me estaba leyendo a Sei Shônagon. Fue entonces cuando por primera vez vi a mi padre y a su editor juntos.
Dördüncü yaş günümde teyzemin okuma seansları sırasınsda babamla yayıncısını birlikte olurken ilk defa görmüştüm.
Sei Shonagon hizo una "Lista de cosas magníficas"
Sei Shonagon mükemmel şeylerin istesini yapar.
Como Sei Shônagon, mi sentido del olfato estaba muy desarrollado.
Sei Shonagon gibi koku alma duyum çok güçlüydü.
En recuerdo de mi padre y en memoria de Sei Shônagon,
Babam ve Sei Shonagon'ı hatırlıyordu.
Estaba repleto de listas, tal como estaba el diario de Sei Shônagon.
Sei Shonagon'ın kitabı gibi listelerle doluydu.
Pero al contrario que el de ella, todas mis listas eran negativas.
Ve yine Sei Shonagon gibi bütün listeler negatifti.
Al volver a Japón, pasamos por Kioto. para trabajar en el Templo Matsuo Tiasha, el mismo que Sei Shônagon visitaba con frecuencia.
Çalışmak için Japonya'ya tapınağa gittik.
Hace mil años Sei Shônagon vio ponerse la luna en ese jardín.
Sei Shonagon'ın güneşin doğuşunu izlediği ve gezdiği bu bahçeler binlerce yılki gibi.Evet, öyleyim.Üstelik kırmızıyla.
Empecé a hacer comparaciones anatómicas con las listas de Sei Shônagon.
Sei Shonagon'ın anatomik benzerlik listesini düşündüğümde anatomik benzerlik listesini düşündüğümde
Los estudiantes de Yeun-sei y Sho-Sung protestaron con piedras y bombas Molotov... y los de Han-yang ocuparon el despacho del presidente... y prendieron fuego al edificio principal.
Taş ve molotofkokteyli atma gibi şiddet eylemlerinin görüldüğü üniversiteler Yeun-sei, Cho-sun ve Jung-ang. An-san'daki Han-yang öğrencileri ise dekanın odasını işgal edip ana binayı ateşe verdiler.
El ruido atrae a un gigante... una ballena de sei o rorcual del norte.
Gürültü, bir devin dikkatini çekiyor - Bir kuzey balinası.
Entonces, esta noche estás libre.
Credo di capire che sei libera stasera?
Allora tu sei più fortunata di me!
O zaman benden daha şanslısın.
Sei incantevole mia cara Troppo incantevole per il nostro ambasciatore...
Büyükelçimiz için, çok hoş görünüyorsun, canım.
Ma tu sei davvero sicura che lui non lo sappia?
Bundan kesin emin misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]