English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Theo

Theo translate Turkish

2,156 parallel translation
- Theo soy yo, Blanca.
- Theo benim, Branca.
Theo, fue a buscar a tu padre, Theo.
Theo, o büyükbabasının yanına gitti.
Theo, atiende, toma nota, escucha... es en...
Theo, dikkatini bana ver. Yaz bir yere. Dinle, adres...
Theo, ahora se trata de Pedro, ¿ vale?
Theo, burada söz konusu olan Pedro, tamam mı?
- Qué bien Theo.
- Bunu duymak çok güzel, Theo.
- Theo.
Theo.
Jeremy pretende vender el titular "3 0 Walcott" a un periódico sensacionalista cuando Theo Walcott cumpla 30.
Jeremy, Threo Walcott manşetini, Threo 30 yaşına geldiğinde gazetelere satmayı planlıyor.
Y entonces un día, un hombre llamado Theo vio qué pasaba.
Sonra bir gün, Theo adında bir adam neler olduğunu fark etti.
Verás, Theo creía mucho en la familia.
Theo aileye çok önem veren biriydi.
Y una tarde un socio de Theo me recogió de la escuela y me llevó en su Cadillac hasta un almacén.
Bir öğleden sonra Theo'nun bir meslektaşı beni okuldan aldı ve Cadillac'ında kısa bir yolculuk yaparak bir depoya gittik.
Theo hizo que pasara y adentro, de rodillas, estaba mi padre.
Theo bana eşlik etti içeride, dizlerinin üstünde babam vardı.
¿ Theo Tonin decidió que el pequeño Sammy se excedió cuando echó a Quarles y decidió mandar a nuevos matones?
Theo Tonin, Quarles'ın işine son verdiği için küçük Sammy'nin haddini aştığına karar verip onun yerine yeni kabadayılar mı yollamaya karar verdi?
Theo Tonin los envió.
Theo Tonin adamları yolladı.
Theo Tonin... Él lleva esta oreja en su bolsillo.
Theo Tonin... cebinde bir kulak taşır.
Theo Tonin envió a unos tipos para deshacerse de la basura.
Theo Tonin çöpü halletsin diye buraya birkaç adamını yollamış.
Al menos es agradable saber que Theo envió lo mejor.
Theo'nun en iyileri yollayacak kadar bana önem verdiğini öğrenmek pek hoş.
- ¿ Conoce a Theo Tonin?
- Theo Tonin adı sana bir şey çağrıştırıyor mu?
Déjeme decirle algo sobre Theo Tonin.
Müsaadenle sana Theo Tonin'den bahsedeyim.
El punto es, Sr. Crowder cuando me pregunte, y lo hará, dónde está Robert Quarles ¿ cree que a Theo Tonin le gustará oír "Lo siento, pero escapó de un pestilente prostíbulo en un valle de incestuosos"?
Önemli olan, Bay Crowder, bana sorduğunda ve Robert Quarles'ın nerede olduğunu soracak şöyle bir cevabı Theo Tonin gibi bir adama verebilir misin sence? "Pardon, ensestler vadisindeki hastalık kaynayan bir fahişe fabrikasından kaçmış."
Pon a Theo al teléfono.
Telefonu Theo'ya ver.
Theo. ¡ Theo!
Theo. Theo!
- Theo, quiero ir a casa.
Evet. Theo, eve dönmek istiyorum.
- Es mucho, Theo.
- Çok büyük para, Theo.
Theo.
Theo.
- Creo que dijo Theo.
- Sanırım ona Theo dedi.
Sabes, mi padre murió cuando yo era adolescente y Theo Tonin me acogió.
Babam öldüğünde daha lisedeydim... -... Thoe Tonin bana sahip çıktı.
Kyle dice que tiene dos cartas Theo Wlcott y yo tengo una de él eso fue hermoso de él, Mase
- Kyle iki Theo Walcott kartı olduğunu ve birini alabileceğimi söyledi. - Güzel bir incelik, Mase.
Theo, ¿ puedes pasarme aquellas piezas amarillas?
Theo, şu sarı parçaları uzatabilir misin?
Miren... si quieren saber sobre las clientas de Santiago, pregunten a Theo, su chico del champú.
Bakın... Sorularınız Santiago'nun müşterileriyle ilgiliyse Theo'ya sorun, şu şampuancı çocuk.
Está muerto, Theo.
O öldü, Theo.
Theo.
Merhaba, Theo.
¿ No es así, Theo?
Değil mi, Theo?
Sí, Theo robó el anticongelante de su coche para quemar el cuerpo.
Evet, Theo cesedi yakmak için antifrizleri çalmış.
Theo.
- Theo. Cyrus.
En fin, Theo recordó que te habías mudado a Chatswin y ya que estábamos cerca decidimos venir a verte.
Her neyse, Theo, senin Chatswin'e taşındığını hatırladı ve biz de yakınlardaydık, bir uğrayalım dedik.
- Dallas, estos son Theo y Cyrus.
- Dallas, bunlar Theo ve Cyrus.
Déjame decirte algo, fui a la universidad con Theo.
Sana bir şey söyleyeyim mi? Üniversiteye Theo'yla gittim.
Y más importante, Theo y Cyrus tampoco la consiguieron, así que su fracaso es suficiente victoria para mi.
Ve her şeyden önemlisi, Theo ve Cyrus da alamadı işi. Yani onların başarısızlığı, benim için yeterli bir zafer oldu.
No necesitaban compadecerse, necesitaban fichar a Theo Epstein, tomar un puñado de esteroides, y ganar.
Ağlamaya ihtiyaçları yoktu Theo Epstein'i kiraladılar, kuvvetlendirici alıp kazandılar.
" Deja a Heinrich encender los detonadores Y a Theo preparar el cajón.
"Heinrich'in tetikleyicileri yerleştirmesine ve Theo'nun da kasayı açmasına izin ver."
Hola, Theo.
Selam Theo.
Ay, Theo, fue una noche dura.
Görünüşe göre zor bir gece olacak.
- Theo, ¿ quieres algo?
Theo, bir şey ister misin?
- ¡ Theo!
- Theo!
¡ Theo!
Theo!
Todos tenemos nuestras limitaciones, Theo.
Herkesin bir sınırı vardır Theo.
Theo, ¡ retráete y rueda!
- Theo, kabuğuna çekil ve yuvarlan!
Está bien, basta de estupideces, Theo.
Bu kadar saçmalık yeter Theo.
Hola, Theo.
Merhaba, Theo.
- Theo Tonin.
- Theo Tonin.
¡ Theo!
- Theo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]