Translate.vc / Spanish → Turkish / Thin
Thin translate Turkish
107 parallel translation
En lo bueno y en lo malo ella siempre será mi amiga. No quiero decir que haya sido infeliz contigo.
Through thick and thin she will always be my friend l don't wanna say that l've been unhappy with you
¡ Adelgace más rápido con Slim-Thin!
Slim-Thin ile hızla zayıflayın!
"Se llama Rico y Delgado y esto es lo que hace"
"It's called Rich and Thin And here's what it will do"
"Ahora es delgado y rico y encima tiene un Porsche"
"Now he's thin and he's rich Drives a Porsche 944"
los viejos Who... Ten Years After, Santana, Thin Lizzy, Aerosmith, Hot'Fucking'Tuna.
Eski Who Ten Years After, Santana, Thin Lizzy Aerosmith, Hot'fucking'Tuna.
¡ Aparecieron de la nada!
They appeared out of thin air!
Sólo las "Mentas Delgadas".
Sadece Thin Mints.
# # Ahora estoy demasiado delgado # # # # Y tu amor es demasiado vasto # #
# Now I am too thin and your love is too vast ( Şimdi çelimsizim senin aşkın ise çok büyük ) #
Y nos llaman la delgada linea azul.
Bize "thin blue line" derler.
A menos que el misterioso mundo de la las mujeres, "thin" is "normal".
Onların kendi iç dünyasında normal olan inceyse bilemem tabi.
La última cosa que hice fue el más reciente Disco de Thin Lizzie, Renegade.
Yaptığım son albüm, Thin Lizzy'nin Renegade albümü.
... The Thin Man, Cleopatra...
...'Zayıf Adam','Kleopatra'...
Ehm... una palabra de cuatro letras... "Perro de La Cena de los Acusados"
Thin Man filmlerindeki köpeğin adı, dört harfli.
Pero una vez llegó a casa y me sorprendió... y me llevó a ver "La Delgada Línea Roja"... y luego pasamos todo el día juntos. Solos él y yo. Y eso no era algo que ocurriera muy a menudo.
Ama bir seferinde eve gelip bana sürpriz yaptı ve beni "The Thin Red Line" filmine götürdü ve sonra bütün günü birlikte geçirdik sadece o ve ben sonra bu pek sık olmadı aslında bir daha hiç olmadı.
Sé que intentas una especie... de Thin Lizzy sobre armonía.
Bakın, biliyorum, yapmak istediğiniz Thin Lizzy, çift gitar, üçlü ses armonisi.
Tenemos todos los Thin Mints que necesitamos, pero gracias.
İhtiyacımız kadar çikolatalı kurabiyemiz var, sağ ol yine de.
Me siento como si necesitara un trago de whisky sólo para terminar esta carta de Martinis, pero... Creo que me... decido o por la Ginebra Clásica - o la Fina Menta.
Bu Martini menüsünden sıyrılmak için bir bardak viski alacağım ama sanırım Classic Ginger ya da Thin Mint alacağım.
Porque viste con tu padre La Delgada Línea Roja y fue el mejor día de tu vida.
Çünkü, daha çocukken, babanla beraber "The Thin Red Line" filmini izledin ve o gün, hayatının en güzel günüydü.
- ¿ Qué hay de Thin Lizzy?
Peki ya Thin Lizzy? Thin Lizzy?
El muerto era Thin.
Ölen adamın ismi Thin'di.
¿ Enviaste a Thin a matarme?
Beni öldürmesi için Thin'i sen mi gönderdin?
Enviaste a Thin a matarme, ¿ cierto?
Beni öldürmesi için Thin'i sen gönderdin, değil mi?
Queríamos que creas que el doctor envió a Thin a matarte.
Thin'i seni öldürmesi için doktorun göndermiş olduğunu düşünmeni istedik.
¿ Usaste a Thin?
Thin'i sen mi kiraladın?
Condones Bravo wicked thin lubricated. Tamaño largo, paquete grande.
İnce kayganlaştırılmış kondomlar, büyük boy, jumbo paket.
Ese chico terminó en Thin Lizzy.
Bu çocuk Thin Lizzy'de çaldı.
Ir al paso de Madeira Fina.
Thin Wood geçidine gidin.
Llévala al paso de Madeira Fina.
Onu Thin Wood geçidine goturun.
La horda hace lo que yo quiero y mi placer es aquí, en el pasaje de Madeira.
Ben istediğim için, keyfim bilir Thin Wood gecidinde bekliyoruz.
Falling Skies • S03E01E02 "On Thin Ice • Collateral Damage"
Bölüm "İnce Buzun Üstünde"
Beauty and the Beast 1x11 "Capa Delgada"
Beauty and the Beast 1x11 On Thin Ice
Es Jay-Z, es Thin Lizzy, es Mozart.
Jay-Z, Thin Lizzy, Mozart.
Tenemos el congelador lleno de galletitas de menta del año pasado.
Geçen yılın Thin Mints'leriyle dolu bir derin dondurucumuz var.
Prueba el aguado julepe de menta. ¡ Dios!
Thin Mint şurubunu tat bakalım. Hımm. Korkunç.
Me quedaré con tres cajas de Samoas y una de Thin Mints.
- Üç kutu çörek ve Thin Mint alayım.
Olvídate del proyecto "Thin Man", ¿ sí?
Zayıf Adam'ı boşver, tamam mı?
Akley tiene un equipo de 600 hombres trabajando en el proyecto "Thin Man".
Akley'nin Zayıf Adam'da çalışan 600 elemanı var.
¿ Cuál es la estimación de lo que vamos a recortarle al proyecto "Thin Man"?
Bunlar senin için. Zayıf Adam'ı tıraşlamak için aşağı yukarı ne kadar zamanımız var?
El ejército cree en el proyecto "Thin Man".
- Ordu Zayıf Adam'a inanıyor.
Y el proyecto "Thin Man" es nuestra oportunidad de ponerle fin.
Ve Zayıf Adam, bizim onu söndürme şansımız.
El ejercito confia en Thin Man.
Ordu Zayıf Adam'a güveniyor.
Thin Man es nuestra prioridad.
Zayıf Adam önceliğimiz olacak.
¿ Cree que tendremos alguna opción de superarlo con Thin Man?
Onu Zayıf Adam'la yenebileceğimizi temenni ediyor muyuz sanıyorsun?
El Dr. Akley me ha pedido que calcule... la velocidad exacta de cada neutrón de Thin Man.
Dr. Akley benden Zayıf Adam'ın maksimum hızda, tüm nötronlarını hesaplamamı istedi.
Soy más adecuado para trabajar en Thin Man.
Ben Zayıf Adam üzerinde çalışmak için daha uygunum.
Voy a sacarle de Thin Man.
Seni Zayıf Adam'dan alıyorum.
- Debe haber venido a trabajar en Thin Man.
- Zayıf Adam için çalışmaya gelmiştir.
Sabrás cuál es Thin Man en cuanto lo veas.
Zayıf Adam'ı gördüğün zaman anlarsın.
SUSTITUTO DE GRASA "O-THIN" PUEDE PROVOCAR PROBLEMAS
Uyarı :
Ehi, papa.
* Air is getting thin... * Selam, Baba.
¡ Thin!
Thin!