Translate.vc / Spanish → Turkish / Total
Total translate Turkish
11,294 parallel translation
Trabajo de restauración total por esa etapa.
O aşamadan sonra toptan onarım işi var.
Sí, todos los informes MISPER ( personas desaparecidas ) originales, un gran total de 17 hojas A4 en más de ocho años.
Evet, hepsi 8 yaş üzerindeki kayıpların rapor edildiği toplam 17 sayfa olan orijinal kayıp kişi raporlarıyla uyumlu.
¿ Cuántas armas en total?
- Toplam kaç silah?
- Inspección total en el baño.
- Tuvalette yapılan tam bir muayene.
Una vez que te ponen al frente de la clase... - te conviertes en el preferido. - ¿ Lo que nos da un total de...?
Sınıfta ön sıraya oturup da öğretmenin gözdesi olduğun zaman...
Han aumentado el total. 75 millones en cinco años.
Ortalamayı yükselttiler. 5 üzerine 75.
Les ofrecemos total inmunidad judicial.
Soruşturmalardan tam dokunulmazlık teklif ediyoruz.
Quienquiera que sea el que lo hackeó, ahora tiene control total.
Kim hacklediyse tüm kontrolü aldi.
Un total extraño dice, "¿ Cómo es ella?" "Descríbela para mí".
Tamamen yabancı biri "Nasıl biri, bana tarif et" diyor.
- Oficial, parada total. - Oficial, entendido.
- Vardiya subayı, makineler stop.
La policía llama a personal del museo más cercano para que inspeccionen lo encontrado, y si ellos consideran que es parte del patrimonio nacional, solo te darán el 30 % del valor total.
Polis, bulduklarınızın incelenmesi için en yakın müzeden bir görevliyi arar. Ve eğer, buluntunun ulusal miras olduğuna karar verilirse toplam değerinin % 30'unu size öderler.
- Pero el total lo dividiremos por tres...
- Üçe bölersek...
- Ahora si... puede decirme el total.
- Şimdi toplamı söyleyebilirsiniz.
Pero examinando el interior del cráneo podemos ver el efecto total del traumatismo contundente.
Ama kafatasının içine bakınca darbenin tam etkisini görebiliyoruz..
Si no fueras un monstruo total, confiaría en que lo hicieras.
İnsanlığını tamamen kaybetmediysen bunu yapacağını düşünüyorum.
Y en el que estamos esperando embarcarán un total de 311 hombres.
Şimdi beklediğimiz geminin ise 311 tayfası var.
- En total... - Conté cuatro.
- Toplam dört tane saydım.
- ¿ Qué? - Dado el daño que ya nos ha provocado ese ataque no podemos seguir asegurando nuestra total efectividad.
- Hacklenmekten ötürü uğradığımız zarar, verimli bir şekilde devam etmemize engel teşkil ediyor.
¿ 100.000 dólares en total?
Toplamda 100.000 dolar...
Quien sea que hiciera esto, hizo un apagado total y completo de red e infraestructuras.
Bunu kim tasarladıysa tüm ağı ve altyapıyı devre dışı bırakmış.
La escena del crimen era un caos total.
Olay yeri tamamen kaotik.
Tenía esta pequeña mini-accidente cerebrovascular, y él se asustó, se convirtió en una tuerca total en salud.
Küçük bir mini felç geçirdi kafayı yedi ve tam bir sağlık hastasına dönüştü.
Se lo crea o no, ya me he familiarizado con los nombres del gran total de dos sospechosos de este caso de homicidio de alto nivel que estamos investigando.
Evet, istemezseniz inanmayın ama bu incelediğimiz çok önemli davadaki iki önemli şüpheliye de kendimi yeterince bilgilendirdim.
El espectro total del comercio y la comunicación fluye... a través de sus fibras ópticas... además del requerido exceso de pornografía y vídeos de gatos.
Arz fazlası pornografi ve kedi videoları ile birlikte tüm ticaret ve iletişim yelpazesi onun fiber optikleri vasıtasıyla dolaşır.
Increase siempre dijo que era un fracaso total.
Increase her zaman senin su katılmamış bir başarısızlık olduğundan bahsederdi.
De acuerdo con la rotura total del tejido muscular alrededor de los hombros de la víctima, fue arrastrado hasta ahí.
Omuzlarındaki doku zedelenmelerine bakılırsa, oraya sürüklenmiş.
Luciano escapa, pero para Dewey, la redada no es un fracaso total, ya que detiene a una prostituta que trabaja en uno de los burdeles de Luciano.
Luciano kaçar lakin baskın, Dewey için baskın yine de işe yaramıştı çünkü Luciano'nun genelevlerinin birinde çalışan bir fahişeyi yakalamıştı.
En total, Dewey llama a 68 testigos... y mientras la estrategia del fiscal de impactar y escandalizar al jurado, parece que funciona. Luciano no se inmuta.
Dewey toplamda 68 tanık çağırdı ve jüriyi şok etme ve öfkelendirme taktiği işe yarıyor gibi görünse de Luciano istifini hiç bozmadı.
Traería la ira total del sistema de justicia criminal.
Ceza adalet sisteminin tüm öfkesini çekersiniz.
Un desastre total.
Tam bir facia.
Un desastre total.
Tam bir felaket.
La otra noche, cuando averigüé que mis padres habían sido asesinados... perdí la noción total de quién era.
Geçen gün, anne babamın öldürüldüğünü öğrendiğimde varlığımın kontrolünü kaybettim.
Podemos pasar por ellos y tomar Volker por sorpresa total.
Onları taklit edebilir ve toplam sürpriz Volker alır.
La basura, el tratamiento de agua y otros servicios volverán mientras nos acerquemos a la contención total.
"Sanitasyon, su arıtması ve diğer hizmetler tam anlamıyla önlem alınmaya yaklaştıkça geri gelecek."
Están asesinando a gente en suelo americano con total impunidad, incluyendo a mi padre.
Onlar dokunulmaz sandığımız ABD topraklarında insanları öldürüyorlar, buna babam da dahil.
Si puede hacerlo... estoy preparado para ofrecerle control total de mi herencia cuando me haya ido... aproximadamente 10 billones para su medicina internacional o lo que decida.
Eğer bunu yapabilirsen gittiğim an mal varlığımın tamamını kontrol etmeni teklif etmeye hazırım. Kabaca 10 milyardolarlık uluslararası sağlık yardımı için, Ya da her neyi seçersen. - Sen ciddi misin?
Un dolor de cabeza total, si saben a qué me refiero.
Ne demek istediğimi biliyorsanız, tam bir baş belası.
Puedes decirle a Ivan que yo elegiré nuestros casos a partir de ahora porque este es una completa y total pérdida de tiempo.
Bundan böyle dosyalarımızı benim seçeceğimi Ivan'a söyleyebilirsin. Çünkü bu tam bir vakit kaydı.
Ese pana Liam... Es un total fraude.
Liam, şu adam, tam bir sahtekâr.
Sé que pienso que es una total basura.
Bence toptan zırva olduğunu biliyorum.
Esto es un total desperdicio de espacio.
Alanı iyi kullanmamışlar.
Estás en total confinamiento hasta que solucionemos esto con la policía.
Polis bizi arayana kadar evden dışarı adım atmayacaksın.
El valor total de los vehículos es de más de siete cifras.
Arabaların toplam değeri yedi sıfırlı.
Finalmente hemos confirmado que ambos incidentes estan, de hecho, conectados, lo que eleva el número total de cuerpos recuperados a 11.
Aslında, her iki olayın da, birbiri ile bağlantılı olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Bu da, ölü sayısının 11 olduğu anlamına geliyor.
El total de participantes es de 11 684 en seis instalaciones.
Altı farklı mekanda yapılacak olan bu sınav için toplam aday sayısı 11.684.
Una hora más tarde Total 100 / 100 Escrito 50 / 50 - Físico 50 / 50
# Bir Saat Sonra # 100 almışım.
En total, se compraron 2.000 armas de fuego... por parte de compradores de paja en esa operación.
Operasyon sırasında paravan alcılara 2000 ateşli silah satıldı.
Es la Imita Total
Yani "Tam Temizlik" i.
Es una total imitación.
"Tamamen temizlik".
Frank probablemente le exigió total secreto.
Frank muhtemelen mutlak gizlilik istedi.
Es un total adicto al sexo.
Tam bir seks bağımlısı.