English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Uci

Uci translate Turkish

668 parallel translation
Estoy haciendo esto mientras mi hijo está en la UCI.
Oğlum yoğun bakımda yatsın, ben yemekle uğraşayım.
Veamos si hay complicaciones. Llévenlos a la UCI. ¡ Bravo!
Kanamaya bakıp yoğun bakıma götürün.
- Llevémosle a la uci.
- Onu CICU'ya koyalım.
Estaba en una camilla en la uci, con unos dolores espantosos.
Şiddetli acılar içinde sedye üzerinde yoğun bakıma götürülüyordum.
- ¿ Está preparada la uci?
- Doktor? - Bilgi girişi yapıldı mı?
El médico está en la uci.
Doktor yoğun bakımda.
Ahora estará en coma en la UCI durante tres semanas... - hasta que cada uno de sus órganos falle.
Organlarından biri iflas edene kadar üç hafta yoğun bakımda komada kalacak.
Bueno, sabe que lo vamos a llevar a la UCI.
Hastayı benden aldılar.
Un anestesista a la UCI.
Yoğun Bakım'a bir anestezist gerek.
Si él estuviera bien, todos nosotros estaríamos en la UCI.
Size şunu söyleyeyim, eğer ayakta olsaydı, hepimizi hastanelik etmişti.
Después le recuerdo a Vd., en la uci del hospital.
Sonra hatırladığım senin hastanede başucumda duruyor olduğun.
Morgy está en la uci.
Morgy hastanede.
En la uci no tienen camas hasta 1999 y nos envían dos respiradores.
YB'de 1 999'a kadar yatak yokmuş ve bize iki vantilatör yolluyorlar.
John, llévala a la uci y asegúrate de que hagan exactamente...
John, bunları YB'a götür ve yazıldıkları gibi...
Ha salido de la operación. Está en la uci.
Ameliyattan çıkıp YB'a gitti.
Me preocupan las pseudomonas, así que la subí a la UCI y la puse en la lista de trasplantes.
Pseudomonas'tan endişeliyim, o yüzden yoğun bakıma taşıdım ve organ nakil listesinde Konum 1'e aldım.
Nos han dicho que han trasladado a TC a la UCI.
TC'nin yoğun bakıma taşındığı söylendi.
- Sí, arriba en la uci.
- Yukarıda, Yoğum Bakım'da.
Llama a la uci.
YB'ı ara.
Cuando tu hijo estaba en la uci neonatal, todos de buena gana hicimos todo lo posible por ti porque sentíamos compasión.
Oğlun çocuk yoğun bakımındayken herkes sana acıdığı için hoş görülü davrandı.
Está en la uci.
Yoğun bakıma götürüldü.
- ¿ Dónde está la enfermera de la UCI?
- ÇYB hemşiresi nerede?
Dorgan, di a la UCI que vamos para allá.
Dorgan, ÇYB'ı ara. Yolda olduğumuzu söyle.
Está en la UCI infantil.
ÇYB'da. Apgar çok zayıftı.
¿ Sería posible que me encargue de la uci de Pediatría?
Pediyatri YB'ma bakmam mümkün mü?
Estaré en la UCI de Pediatría.
- Bütün gece Pediyatri YB'dayım.
- Estás conmigo en la uci de Pediatría.
- Benimle Yoğun Bakım'dasın.
¿ No estaba Zeidenberg en la uci?
Zeidenberg sanmıştım.
¿ Qué haces aquí cuando hay un niño en la uci muriéndose de hipercalcemia?
YB'da hiperkalsemisi olan bir çocuk varken neden buradasın?
- Está en la uci en Sarasota.
- Sarasota'da Yoğun Bakım'da.
¿ Tienen una cama en la UCI?
- YB'da yatak var mıymış?
- Llévale a la uci.
- Yoğun Bakım'a yolla onu.
- En la uci no va a mejorar.
- YB'da daha iyi olmayacaktır o.
- Que le trasladamos a la uci.
- Sizi YB'a götüreceğiz demek.
¿ Has oído algo de ese bebé en la uci?
Yoğun bakımdaki bebekten haber var mı?
Disculpad, quiero ir a la uci de Pediatría.
- Rica ederim. İzin verirseniz yoğun bakıma gitmek istiyorum.
Le ingresaremos en la uci, controlaremos la presión y trataremos la inflamación.
Yoğun bakıma alıp beynindeki baskıyı gözleyeceğiz... ... ve şişliği tedavi etmeye çalışacağız.
No, quiero llevarla a la uci.
Hayır, YB'ye gitmeli.
- Sí. De acuerdo, os enviaré tres de la uci.
YB'den üç tane daha yollayabilirim.
- Tenía que haber estado en la uci.
- Bu bir şeyi değiştirmezdi.
No es una uci. Es algo que hemos improvisado.
Burası sadece son anda uydurduğumuz bir şey.
Aguja del 14. Avisen a la uci.
Cerrahi ve kritik bakım birimini çağır.
Cubriré la uci.
Yoğun bakıma ben bakarım.
- Ve a Urgencias. Yo a la uci.
- Sen acil servise bak, ben de yoğuna.
El Dr. Greene espera en la uci Quirúrgica.
Dr. Greene kızla yoğun bakımda.
Nuestro paciente acaba de fallecer en la uci.
Hastamız cerrahinin yoğun bakımında öldü.
Alguien metió un fiambre en el armario de la uci.
Biri yoğun bakımın dolabına şişko ceset koymuş.
No hay sitio en la UCI.
Yoğun bakımda yer yok.
¿ "Cuchi-cuchi-cuchi", Capitán?
"Uçi, vuçi, kuçi, ku," Kaptan?
Pero antes, en la UCI tuvimos un problema.
- Hazır mısın?
No. Tú has convertido este lugar en una uci.
Sen burayı Yoğun Bakım'a çevirdin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]