English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Ulna

Ulna translate Turkish

26 parallel translation
Haga el favor de demostrar sobre este cadáver... cómo realizaría una amputación cortando el radio y el cúbito.
Bu kadavra üstünde, radius ve ulna kemiklerini nasıl birbirinden ayrılacağını göstermenizi rica edebilir miyim?
O radio-ulna.
Ya da önkol dirsek.
Bazo roto, pulmón colapsado, la ulna fracturada, posible hemorragia intracreaneal.
Dalağı yırtılmış, akciğeri çökmüş,.. ... dirseği kırılmış, kafatasının içinde kanama var.
Sip, la ulna.
Evet, dirsek kemiği.
- Y las heridas en las muñecas, junto con su hipertireodismo serían causa de fracturas por estrés... en el interior distal de ambos : radio y ulna.
Bilek hareketlerini engelleyici şeyler ve hiperparatiroitizm hastalığı bir araya gelince yarıçaplar ve ulnar sinirlerinin uzak dış yüzeylerinde stres kırığı meydana gelmiştir.
El radio y el cúbito, fractura de tallo verde.
Radius ve ulna kemiklerinde kırık var.
Ninguna fractura por compresión en la ulna o falanges, así que sus brazos no se extendieron para proteger su rostro.
Kol kemiklerinde ve parmaklarda basınç kırıkları yok, yani kolları önde ya da uzanmış halde değilmiş.
Fracturas de los huesos largos de dedos, el radio, cúbito, húmero.
Parmaklardaki uzun kemiklerde kırıklar, Kol kemikleri, radius, ulna, humerus...
Y en la ulna, radio y una en el esfenoide.
Kol kemiklerinde de, bir tane de sphenoid'de var.
El radio, el cúbito, uno de esos dos.
Radius ya da Ulna, bunlardan birini.
El radio y el cúbito.
Yani "Radius" ve "Ulna".
Ulna derecha.
Sağ dirsek.
Tenemos una fractura compuesta en la ulna, herida defensiva, probablemente.
Dirseğinde açık kırık var, kendini savunurken olmuş sanırım.
Escafoides, radio, cúbito, semi-cúbito...
Navikular kemik. Radius, ulna, lunat.
Ulna... mmmm
- Ulna... - Hı hımm
Tiene una astilla en su muñeca de una ulna destrozada hace un año.
Bir yıl önce kırılan dirsek kemiği yüzünden bileğinde vida var.
Si comparas su mano a su muñeca, hay heridas similares de rompimiento y corte al radio y ulna.
Adamın eliyle kadının bileğini karşılaştırırsan önkol ve dirsek kemiklerine kadar aynı çürük ve kesik yaraları var.
Fractura del cúbito, múltiples fracturas en su muñeca.
Ulna'da parçalı kırık Bilekte çok sayıda kırıklar.
- Cúbito.
- Ulna.
Cúbito.
Ulna.
Mira el radio y el cúbito...
Radius ve ulna kemiklerine bakar mısın?
Esta fractura de cúbito es típica de un golpe recibido mientras el brazo está en posición defensiva.
Buradaki ulna kırığı tipik sonucudur doğrudan bir darbe iken kendini savunma kolum.
Creo que entiendo las marcas de sierra que encontramos en el cúbito y la C7.
Sanırım ulna ve C7'de bulduğumuz testere izlerini çözdüm.
No tienen idea en donde meten el dedo en el ojo hasta el cúbito.
Parmağınızı kıpırdamak ulna göz. - Mevcut!
¡ Presente! ¡ Cállate, Cúbito!
Çiftlik, Ulna!
Exactamente. ¿ Has podido detectar cualquier contusión ósea a la occipital, cúbitos o el sacro?
Oksipital, ulna veya sakrumda kemik zedelenmeleri tespit ettiniz mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]