Translate.vc / Spanish → Turkish / Venga
Venga translate Turkish
52,568 parallel translation
A ver, ¡ venga!
Yok böyle bir şey!
- Quiero enseñártelo, papá. ¡ Venga!
- Göstermek istiyorum baba. Hadi!
Venga, admítelo.
Hadi ama, kabul et.
Venga.
Hadi ama.
Venga.
Hadi.
¡ No puedes hacerlo cuando te venga en gana!
Böyle vakitsiz olmaz.
Venga, no puedes ir a una cita de juegos con ropa sucia.
Oyun oynamaya kirli kıyafetlerle gidemezsin.
- Cariño, venga.
- Tatlım hadi.
Venga, comed.
Hadi yemeğinizi yiyin.
Perry, venga.
Perry yapma şöyle.
- Venga, no habéis comido nada. - devorar!
- Hadi ama hiçbir şey yemediniz.
Venga, Está bien.
Hadi ama sorun değil.
Venga, por favor.
Hadi yapma lütfen.
venga, siéntate arriba eres mi perra ahora.
Hadi, oturun. Artık benim kaltağımsın.
Mejor que venga hoy al show de porristas.
Bugünkü maç öncesi etkinliğe katılsa iyi eder.
Dile que venga a verme.
Bana gelmesini söyle.
Que ella venga a mi oficina.
Ofisime gelsin.
- ¡ Dile que venga!
- Söyle, buraya gelsin!
Venga.
Doğrul.
Queremos hacer esto rápido, así podemos enviar gente a desviar lo que sea que venga en este camino.
Bu meseleyi hemen halledelim de bu tarafa gelecek şeylerin yönünü değiştirmek için adam gönderin.
Venga, diviértete con lo que queda de mi cerebro.
Beynimden artakalanlarda iyi eğlenceler.
Venga, quítalo, cariño.
Tamam artık kapat onu bebeğim.
Puede que mi autoestima venga de cómo me ve el resto.
Muhtemelen kendime olan saygım başkalarının beni nasıl gördüğüne endeksli.
- Venga.
- Hadi ama ya.
- Venga.
- Hadi.
En el sofá, venga.
Kanepede yapalım. Hadi.
Venga, ¿ te sorprende que fuera él?
Hadi ama. Zorbalık yapanın o olması tesadüf mü?
Seguía repitiéndome, "Venga, Celeste, puedes hacerlo".
Kendime sürekli "Hadi Celeste, yapabilirsin." dedim.
- Venga, vamos.
- Hadi gel, çözelim.
Venga, te toca, cariño.
Hadi sıra sende bebeğim.
Venga, ¿ de verdad?
Yapma ya, gerçekten mi?
¡ Venga ya, John!
Haydi, John.
Maestro, venga aquí.
Efendim, buraya.
- Oye, oye. - Irv, venga, no tenemos que...
Irv yapma ama, buna hiç gerek...
- No, venga ya.
- Hayır, yapma ama...
Venga, no pasa nada.
Hadi ama. Bir şey olmaz.
Venga ya.
Hadi ama.
Venga ya, es un fallo técnico.
Hadi ama, bu bir arıza.
Venga, que es Nochebuena.
Hadi ama, noel arifesi.
Oh, será mejor que venga con nosotras a la comisaría.
Bizimle karakola gelseniz daha iyi olur. Daha temiz.
No confío en nadie que venga, si lo hacen, que podría ser que no.
Gelen kimseye güvenmeyin. Gelirlerse, gelmeyebilirler de.
No. Bueno, venga.
Hadi ama.
Y es hora de que venga conmigo.
Ve artık benimle gelme zamanınız geldi.
Venga.
Gelin.
- Venga, Reda.
- Yapma, Reda.
Venga.
Gel.
Venga, chicos.
Hadi çocuklar.
Venga, Roger.
Yapma Roger!
¡ Venga, a por ella!
- Hadi onun işini bitirin!
Le he dicho a Tommy que venga a las seis en punto.
Tommy'e 6 gibi demiştim.
¡ Oye, venga, Quinn!
Quinn!