Translate.vc / Spanish → Turkish / Vente
Vente translate Turkish
534 parallel translation
Deja todo esto y vente a los Estados Unidos conmigo.
Her şeyi bırak ve benimle Amerika'ya dön.
Sonya, vente conmigo.
Sonya. Benimle birlikte gel.
¡ Vente, Sam!
Hayat çok kısa.
- Vente conmigo, ahora.
- Benimle şimdi gel.
Vente ya, ¿ quieres?
Geleceksin, değil mi?
Giovanna, vente a vivir conmigo.
Dinle, Giovanna... Benimle gel.
Así que coge el sombrero y un taxi y vente para acá.
Şapkanı al, bir taksi tut ve hemen buraya gel.
Si no dejas que me quede, vente a mi casa conmigo.
Burada kalmama izin vermiyorsan, bari benim eve gel.
Vente conmigo.
Benimle gel.
Presta atención,... haz tus maletas y vente conmigo a Inglaterra.
Beni dinle, benimle İngiltere'ye gel.
Si no te fías, vente conmigo.
Bana güvenmiyorsan, benimle gelebilirsin.
Vente conmigo a Dallas.
Benimle Dallas'a geleceksin.
Apu, vente conmigo mañana.
Apu, yarın benimle gel. Bir rahip olarak neler yapman gerektiğini öğrenebilirsin.
Si me quieres, vente conmigo.
Eğer seviyorsan, peşimden gel.
¡ Vente a tomar algo!
İçerideymiş meğer.
Anda, vente conmigo.
Hadi, gel benimle.
Pues vente conmigo.
Benimle gel.
Vente a donde Leo conmigo y te lo enseño.
Benimle Leo'nun yerine gel, sana göstereyim.
Vente con nosotros.
Gel de ışıkta görelim seni.
Vente con nosotros.
Bize katıl.
Helen, vente a vivir conmigo.
Helen, gel ve benimle yaşa.
Vente si quieres.
Hadi, gelmek istiyorsan gel!
Venga, Mary Ann, vente a tomar algo conmigo.
Sorun yok, Mary Ann, sen benimle bir içki içebilirsin.
"Vente, monada"
hadi tatlım
¡ Anda mujer, vente!
Haydi, gel boş ver!
Vamos, vente con nosotros.
- Öyle deme ama. Boş ver maçı şimdi.
- Vente.
- Hadi.
Vente conmigo.
Gel benimle o zaman.
Vente a mi cabaña.
Bana gel.
Está bien, vente.
Tamam, gelebilirsin.
Vente. Hay una villa en Appia Antica, con una gran piscina.
Appia Antica'da büyük havuzlu bir villa var.
- Vente tú también.
- Niye bizimle gelmiyorsun?
No iba a decirte : "Vente a mi casa, que me voy mañana". ¿ No crees?
"Bana gel, ama yarın gidiyorum" diyemezdim sana.
Vente a llevar sacos al molino de mi hermano.
Kardeşimin değirmeninde çuval taşımak ister misin?
Vente a la ciudad conmigo.
Benimle kasabaya gel.
Vente a la costa.
Niçin Riviera'ya gelmiyorsun?
Vente unos días, al menos.
Hiç olmazsa birkaç günlüğüne gel.
Vente conmigo, en Paris.
Benimle gel.
Vente conmigo, Catherine, por favor.
Benimle birlikte gel, Catherine, lütfen.
Vente conmigo. Ven conmigo, Shirley.
Benimle gel, Benimle gel, Shirley...
" Vente.
" Buraya gel.
Vente con nosotros si quieres.
Eğer istersen bize gelebilirsin.
Bueno, vente para aquí.
Anlaştık.
Vente a vivir a mi casa.
Gelip benimle kalmalısın.
Te lo repito : deja esa casa y vente conmigo.
Bırak bu evi ve benimle gel
Vente aquí, te dejo una habitación.
Taşın buraya, odan hazır.
Deja ya de ver a gente y vente para acá.
Buluşma işini bitir de gel artık.
Vente con nosotros, Sam.
Bizimle gel, Sam.
Vente a vivir conmigo.
Bana taşınabilirsin.
¡ Lo encontré! ¡ Vente!
Onu buldum!
¡ Vente otra vez!
Tekrar gel.