English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Vigilance

Vigilance translate Turkish

51 parallel translation
El segundo,'Northern Vigilance', planeó meses antes trasladar aviones de combate a Canadá y Alaska, donde'lucharían'contra una flota rusa imaginaria.
İkincisi, "Kuzeyli İhtiyatı" ifadesi, avcı uçağı jetleri, hayali bir Rus filosunu püskürtmek üzere, Kanada ve Alaska'ya doğru harekete geçirir. Pentagon'a yaklaşık 25 km.
Soy yo el que le advirtió a Vigilance sobre él en primer lugar.
- Vigilance'a ondan bahseden bendim.
- ¿ Vigilance?
- Vigilance?
Nosotros los miembros de Vigilance valoramos la privacidad, incluso si el gobierno no lo hace.
Biz Vigilance üyeleri mahremiyete değer veririz. Hükümet vermese bile.
Bueno, antes de que lo haga, tal vez quiera decirme cómo es que se las arregla para seguir apareciendo en las operaciones de Vigilance.
Yapmadan önce belki de, nasıl sürekli Vigilance operasyonlarında ortaya çıkmayı başardığını söylemek istersin.
Si Vigilance quiere una revolución, esto tal vez solo sea el pistoletazo de salida.
Eğer Vigilance devrim istiyorsa, bu tek şansları olabilir.
Vigilancia.
Vigilance.
Vigilance.
- Vigilance.
Arthur le dio a Vigilance la ubicación de los discos duros durante el interrogatorio, y Control nos encontrará pronto, de alguna manera.
Sorgu sırasında Arthur Vigilance'a sürücülerin yerini söylemiş olabilir. Ve Kontrol kısa bir süre sonra bizi bulur, bir şekilde.
Alias "Rudy", del que Claypool habló a Vigilance cuando estaba alterado por el pentotal sódico.
Yani Rudy Vigilance ona sodyum pentotal verdiğinde Claypool'un söylediği isim.
Si le habló a Vigilance sobre la ubicación, pronto tendremos a unos agresivos activistas de la privacidad entre manos.
Vigilance'a yerini söylediyse, kısa bir süre sonra aktivistler burada olabilir.
Son Vigilance.
Vigilance.
Me cargaría a los de Vigilance, pero ellos son los que evitan que Hersh entre.
Vigilance'i hallederdim ama Hersh'i onlar dışarıda tutuyor.
Vigilance afirma tener explosivos.
Vigilance, elinde patlayıcılar olduğunu söylüyor.
Cuando Vigilance haga estallar la cámara acorazada, esto perforará el suelo del armario de suministros.
Vigilance kasayı patlattığında elimdeki şey malzemelerin olduğu yeri patlatacak.
Vigilance.
Vigilance.
Me temo que Vigilance podría no ser nuestra única amenaza, Señor Reese.
Korkarım tek tehdit Vigilance olmayabilir Bay Reese.
He desencriptado la imagen de spam. y parece que Vigilance solo está tras el señor Wells porque su nombre apareció en un comunicado secreto que ellos interceptaron de Decima.
Mesajın şifresini kırdım, görünüşe göre Vigilance Bay Wells'i sadece Decima'dan ele geçirdikleri bir bildiride ismi olduğu için hedef almışlar.
¿ Tenemos alguna idea de qué hizo Cyrus para hacer enojar a ellos y a Vigilance?
Cyrus'un neden hem onları hem de Vigilance'ı sinirlendirdiğine dair bir fikrimiz var mı?
Vigilance vino aquí para interrogar a Cyrus Wells, pero ahora estamos aquí por ti.
Vigilance buraya Cyrus Wells'i sorgulamaya geldi. Ama şimdi, senin için buradayız.
Encontré la comunicación original que Vigilance le interceptó a Decima.
Vigilance'ın Decima'dan ele geçirdiği orijinal bildiriyi buldum.
Así que Vigilance mató a Leona.
Yani Leona'yı Vigilance öldürdü.
¿ Qué información podía tener Leona que Vigilance quisiera?
Leona'da Vigilance'ın isteyeceği ne tür bir bilgi olabilir ki?
La Srta. Wainwright trabajaba para el gobierno, y Vigilance ha jurado terminar con la violación a la privacidad del gobierno.
Bayan Wainwright hükümet adına çalışıyordu. Vigilance da hükümetin mahremiyet hakkı ihlalini bitirmeye yemin etmiş durumda.
Se llaman a sí mismo Vigilance.
Kendilerine Vigilance diyorlar.
¿ Cómo es que un abogado criminalista está conectado con Vigilance?
Bir ceza savcısının Vigilance'la nasıl bir bağlantısı olabilir?
¿ No deberíamos estar buscando qué clase de información le dio Leona a Vigilance?
Leona'nın Vigilance'a hangi bilgileri verdiğini araştırmamız gerekmiyor mu?
No puedo creer que Finch y Fusco estén rastreando a Vigilance mientras que nosotros estamos atrapados en un instituto infernal de las afueras.
- Finch ve Fusco Vigilance'ı takip ederken bizim burada lise cehenneminde kaldığımıza inanamıyorum.
Es de Vigilance.
O Vigilance'tan.
¿ Qué quiere Vigilance de Matthew?
Vigilance Matthew'dan ne istiyor ki?
Vigilance no está aquí por Matthew.
Vigilance Matthew için burada değil.
Para empezar, ¿ cómo demonios nos encontró Vigilance?
Vigilance bizi nasıl buldu ki?
Vigilance no para de cambiar la forma en que se comunican.
Vigilance sürekli iletişim yollarını değiştiriyor.
¿ Filtraste a Vigilance nuestra posición?
Vigilance'a yerimizi sen mi sızdırdın?
Me temo que si Vigilance está operando en Washington, entonces yo también.
Eğer Vigilance Washington'da çalışıyorsa, ben de burada olmalıyım.
Mi investigación de las actividades de Vigilance tendrá que esperar.
Vigilance ile ilgili araştırmalarım biraz bekleyecek.
Dadas sus últimas actividades llevadas a cabo en Washington, deberíamos sospechar de Vigilance.
Washington'daki aktivitelerini göz önüne alırsak, Vigilance şüphelilerden biri.
El grupo responsable de filtrar los presupuestos secretos a la prensa se hace llamar Vigilance.
Bütçe raporunu basına sızdıran grup kendilerine Vigilance diyor.
Necesitamos una pista y rápido. Con Vigilancia jugando a juez y jurado, el verdugo no debe estar muy atrás.
Acele etmeliyiz, eğer Vigilance hakimcilik oynuyorsa infazlar da yakındır.
Vigilancia causó el apagón.
Karartmanın sorumlusu Vigilance.
¿ Por qué no te das una vuelta por la manzana, Lionel?
Vigilance. - Blok etrafında bir tur at Lionel.
Somos Vigilancia.
" Biz Vigilance'ız.
Vigilancia, los seis muertos.
- Vigilance, 6'sı da ölü. - Bu herifler bir tek bizi kızdırmamış demek ki.
Parece que alguien ya mató a estos tipos de Vigilancia.
Birileri bu Vigilance elemanlarının icabına bakmış.
Vigilancia.
- Vigilance mı?
Ya era hora de que usted y yo tuviéramos una charla sobre la verdadera naturaleza de Vigilancia.
Vigilance'ın gerçek amacıyla ilgili sizinle konuşmamızın zamanı gelmişti.
¿ Decima creó a Vigilancia?
Vigilance'ı Decima mı yarattı?
Lamento que no hayamos podido evitar que Vigilancia realizara este terrible acto.
Vigilance'ın bu korkunç olayı gerçekleştirmesini engelleyemediğimiz için çok üzgünüm.
Después del ataque de Vigilance, entregamos las conexiones a Greer para Samaritan.
Vigilance saldırısından sonra Samaritan için verileri Greer'a biz verdik.
Somos Vigilancia.
Biz Vigilance'ız.
¿ Vigilancia?
- Vigilance mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]