English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Volvera

Volvera translate Turkish

12,783 parallel translation
¿ Lo volverá a hacer?
Bir daha yapacak mı?
Compártelo y volverá a ti.
Paylaşırsan sana geri dönecektir.
Él volverá a trabajar hoy. - Esto es imposible.
- Bu imkansız!
Fidelma volverá a casa, y tendré que dejar mi taller... y decir adiós a todo mi talento artesanal.
Sonra buraya geri dönecekler, ben de buraya saklanıp yetenekli ellerime bakıyor olacağım.
Papi volverá pronto, así este papi podrá volver al trabajo.
Babacık birazdan dönecek, bu baba da işine dönebilecek.
Era febrero, y yo pensaba, "Dios, la primavera nunca va a llegar. Nunca volverá a haber césped."
Bir şubat ayıydı ve bahar hiç gelmeyecek otlar yine yeşermeyecek diye düşünüyordum.
Es la educación la que volverá a traer agua a esta ciudad y reconstruirá la clase media...
Bu şehre su getirecek ve orta sınıfı yeniden inşa edecek olan şey eğitimdir.
Le daré un rápido empujón con mi sónico, y la caja real se volverá a materializar aquí mismo.
Soniğimle ufak bir kıvılcım vereceğim ve gerçek zamanlı kılıf hemen burada birleşecek.
Confía en mi, volverá en una semana.
Güven bana, bir haftaya kalmaz buraya düşer ama.
Tío, se volverá loco cuando lea ese libro.
Evlat, adam o kısmı okuyunca deliye dönmüştü.
Pero si no llego a casa con una lavadora, mi esposa se volverá muy loca.
Eve çamaşır makinesiyle gitmezsem karım bana çok kızar.
Cuando lo encuentre, lo enterraré tan profundo que no volverá a ver la luz.
Onu bulduğumda o kadar derin bir çukura gömeceğim ki bir daha asla gün ışığı göremeyecek.
Tiene mi palabra. ¿ Volverá a unirse de nuevo a nosotros?
Söz veriyorum. Bize katılır mısınız tekrar?
Incluso más Desregulación afectiva, contenedor de fuego emocional. Esto claramente es un marcador sicológico de tus sentimientos por ella, y Drew volverá pronto.
Duygusal bozukluğa rağmen, seni duygusal çöplük yangını bu açıkça ona karşı hislerinin psikolojik bir kanıtı ve Drew de yakında dönüyor.
Bueno, mientras más pronto conozca a alguien, más pronto se volverá a casar, y más pronto podré parar de pagarle pensión alimenticia.
Ne kadar çabuk biriyle tanışırsa o kadar çabuk yeniden evlenir ben de o kadar çabuk nafaka ödemeyi bırakabilirim.
Lol se volverá loco si llegamos tarde.
Geç kalırsak Lol küplere biner.
Volverá.
- Biliyorum.
No me volverá a hablar nunca.
Benimle konuşmayacak bir daha.
Pero no me volverá a hacer daño.
Bana tekrar zarar vermez.
¿ Alguna vez... volverá a funcionar?
İşlevini geri kazanacak mı?
Nada volverá a ser lo mismo.
Asla eskisi gibi olmayacaksın.
La vida nunca volverá a estar completa.
Hayatın bir daha asla eskisi gibi olmaz.
Te prometo que cuando estés frente a ella se volverá evidente.
Karşısına geçtiğinizde her şey netleşecek.
No volverá.
Geri dönmeyecek.
- ¿ Cuándo volverá Sherlock?
- Diğer Sherlock Holmes hikayesini ne zaman yazarım?
Y entonces... ¿ se volverá realidad o no?
Yani gerçekleşecek mi gerçekleşmeyecek mi?
Te lo dije, tus noches de insomnio no van a parar hasta que aceptes el hecho de que tu secretaria no volverá.
Sana söyledim, artık sekreterinin olmadığı gerçeğini kabul ettiğin vakit, uykusuz gecelerin de sona ermiş olacak.
No Harvey, será mejor que tú te metas en la cabeza que Donna se ha ido y que no volverá.
Hayır Harvey, asıl sen Donna'nın gittiği ve bir daha dönmeyeceği gerçeğine alışsan iyi edersin.
parte del trabajo de modelo... es ver como estarías actuando en anuncios comerciales... películas y otras cosas que la gente no volverá a ver nunca más.
Pekala Nash, mankenlik sektörünün bir parçası da reklamlarda, filmlerde ve insanların artık izlemediği diğer şeylerde nasıl göründüğündür.
Te volverá loco. No podemos saber.
Bu seni delirtir, kimse bilemez.
Después de lo que he hecho esta noche... todo volverá a cambiar.
Bu akşam yaptığımdan sonra her şey tekrar değişecek.
Pero después de hoy nadie lo volverá a hacer.
Ama bugünden sonra kimse inanmayacak.
- ¿ Estás seguro de que volverá?
Geri geleceğinden emin misin peki?
No, pero estoy segura de que volverá.
Hayır, ama döneceğinden eminim.
Segura de que volverá.
Geleceğinden emin misin?
Definitivamente volverá.
Kesinlikle geri dönüyor.
Lola no volverá a hablarme de nuevo.
Lola benimle bir daha asla konuşmayacak.
Cuando vuelvas a verlo, no te volverá a dejar.
Ve seni gördüğünde, senden asla ayrılmayacak.
Y el paisaje de los Hamptons nunca volverá a ser el mismo.
Hamptons'un görünümü artık eskisi gibi olmayacak.
No tendrá ningún contacto con nadie de su pasado. Literalmente, partirá de cero y volverá a comenzar.
Geçmişinden kimseyle iletişim halinde olmayacaksın.
No te culpo por tener dudas, Roman, pero nada de esto volverá sobre ti.
Şüpheye kapıldığın için seni suçlamıyorum, Roman. Ama bunlardan hiçbirini bir daha yaşamayacaksın.
Así que no te preocupes. Volverá al trabajo normal pronto.
Merak etmeyin, normal servis en kısa sürede devam edecek.
Salvar gente es para lo que ellos nacieron. Ella volverá.
Onların hayata geliş amacı insanları kurtarmaktır.
Nadie volverá a tocarme.
Artık kimse tarafından, ellenmeyeceğim.
Enséñale a matar al basura de su marido y nunca volverá a hacer la cena.
Kadına kocasına öldürmeyi öğret, Bir daha yemek yapmak zorunda kalmasın.
Dos horas y la colmena volverá al estasis.
Kovanı durağan hale gelmesi için iki saat yeterli olmalı.
- Vamos, volverá pronto.
- Hadi, birazdan döner.
Volverá pronto.
Birazdan dönecek.
Pero no volverá a suceder
# Ama bunu yapmayacağım artık #
Porque mi mamá volverá a levantarse.
Annem kıt kanaat de olsa geçinir.
No volverá a hacerme daño a mí o a otra persona.
Bir daha ne benim ne de başkasının canını yakacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]