Translate.vc / Spanish → Turkish / Éi
Éi translate Turkish
10,468 parallel translation
Eugenia. Martin Luther King acaba de invitar a todo eI país a marchar con éI hacia Washington en agosto.
Eugenia, Martin Luther King kısa süre önce bütün ülkeyi Ağustos'ta kendisiyle beraber başkentte yürümeye davet etti.
Si deja esto... todo Io que he escrito. todo Io que él fue morirá con éI.
Vazgeçerseniz benim yazdığım, onun yazdığı her şey onunla birlikte ölür.
Puedo con éI.
Ben iyiyim.
Soñamos todo eI fin de semana con nuestro trabajo.
Bütün hafta sonu yapmayı hayal ettiğimiz şey.
Empecemos con eI lugar donde naciste.
Nerede doğduğunla başlayalım.
en eI sofá de mi tía abuela.
Büyük teyzemin kanepesinde.
Luego. Ias chuletas y después me pongo con eI pan de maíz.
Sonra pirzolaları hallediyorum ki mısır ekmeğine başlayabileyim.
EI AIisador.
Saç yapma makinesi.
así que eI primo de william tendrá que venir a recogerte.
Yani William'ın kuzeni seni bizzat almak zorunda.
Ser experta en eI hogar parece una treta para encontrar marido.
Ev temizliğinde uzman olmak, koca için bir manevraya benziyor.
EI mayor invento desde Ia mayonesa en bote.
Mayonezi kavanoza koyduklarından beri en önemli icat.
Si tiene chicle en eI pelo.
Saçınıza sakız mı yapıştı?
EI pollo ya está muerto. señorita celia.
Tavuk öldü Bayan Celia.
Tiene que comer en eI comedor.
Sizin içeride yemeniz gerekiyor.
EI señor me pillará aquí y me pegará un tiro en este suelo que no necesita cera.
Bay Johnny beni burada yakalayacak ve bu cilasız parkenin üstünde vuracak.
No ha habido tantos negros y blancos trabajando juntos desde Lo que eI viento se llevo.
Bu kadar çok beyaz ve zenci Rüzgar Gibi Geçti'den beri birlikte çalışmamıştı.
Cayo cargando maderos en eI aserradero.
Beş santime 10 santimlik kalas taşırken düştü.
EI capataz blanco tiro su cuerpo a un camion.
Beyaz ustabaşı oğlumun cesedini kamyonun kasasına attı.
CieIo. sigue así hasta eI amargo final.
Tatlım, sakın vazgeçme. Sonuna kadar.
¿ Lo de no incluir mi iniciativa en eI boletín Io haces a proposito?
Skeeter, başlattığım girişimi bilerek mi bültene koymuyorsun?
publica mi iniciativa en eI boletín.
Girişimi bültene koy.
EI amor y eI odio son extremos que se tocan. Y tú necesitas que te toquen.
Aşk ve nefret aynı keçideki iki boynuz gibidir Eugenia ve sana bir keçi lazım.
EI caso es que no.
Aslında bilmem.
¿ EI qué?
- Ne? - Sen, Skeeter.
llo puso en eI boletín!
Bültene koymuş.
EI resto. díganme adonde van.
Geri kalanlar, nereye gittiğinizi bana söyleyin.
Vivimos en eI infierno.
Cehennemde yaşıyoruz.
EI proximo sí agarrará.
Bir sonraki olacak Bayan Celia.
eI Sr. Johnny tendrá que aceptarlo.
Bay Johnny bunu atlatmak zorunda kalacak.
Sabía que era una ladrona desde eI día que llego.
İşe başladığı gün hırsız olduğunu anladım.
EI Dr. Dixon fue y Ie pago el doble a ese granjero por dos acres de esas tierras.
Dr. Dixon o çiftçiye arazisi için iki kat fazla ödedi.
Nuestra última reunion es eI 1 7 de diciembre.
Son editörler toplantımız 17 Aralık'ta.
Porque saben que eI Sr. Johnny Ia dejo embarazada.
Çünkü Bay Johnny ile yattığınızı biliyorlar.
Sobre todo. porque Ia Srta. HiIIy y eI Sr. Johnny acababan de romper.
Özellikle de Bayan Hilly ve Bay Johnny yeni ayrıldıklarında.
EI mundo se ha vuelto loco y tengo miedo.
Dünya çıldırdı Bayan Skeeter, ben korkuyorum
EI pastel está tan bueno como siempre.
Pasta her zamanki gibi iyi Minny.
¿ EI qué?
Ne yedik?
iY sin darme cuenta. Ie dije Io que había en eI pastel!
Ne olduğunu anlamadan pastanın içindeki şeyi ona söyledim!
No podemos ponerlo en eI libro.
Bu öyküyü kitaba koyamayız.
Soy JoIene French. desde eI baile Benéfico para Ios Niños Africanos.
Ben Jolene French, Afrikalı Çocuklara Yardım Balosu'ndan bildiriyorum.
¿ La Srta. LeefoIt lleva cuatro semanas con eI vestido y ese es eI resultado?
Bayan Leefolt o elbiseyi dört haftada yaptı ve çıkardığı şey bu mu?
Un gran aplauso para eI servicio.
Hizmetçiler için bir alkış lütfen.
tal vez me cueste recordar mi nombre. o eI país en eI que vivo. pero hay dos cosas que no olvido :
Kendi adımı veya yaşadığım yeri hatırlamakta zorlanabilirim ama iki şeyi unutmamam.
¿ Oué haces con eI libro de alicia?
Tatlım, o kitapla ne yapıyorsun?
Debiste decírmeIo desde eI principio.
Bana en başından söylemeliydin.
EI libro no trata de Jackson.
Kitap Jackson'la ilgili değil.
Eso es eI capítulo 1 2.
Orası 12. bölüm.
Mi salud ha mejorado últimamente y sé que eI doctor dice esa tontería de Ias últimas fuerzas.
Sağlığım son haftalarda düzeliyor. Doktorun buna son güç saçmalığı dediğini de biliyorum.
No puedo dejaros a Ias dos aquí con eI Iío que he montado.
Sizi burada bırakamam. Yarattığım sıkıntı yüzünden işler kötüleşirken.
- Iré a por eI jarabe. - Ven.
- Öksürük şurubu getireyim.
No. ese no es eI motivo.
Hayır, sebebi bu değil.