English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Ṡlo

Ṡlo translate Turkish

72 parallel translation
- ṡLo harás tú mismo?
- Tek başına mı yapacaksın?
ṡLo del poni?
Ne, midilli olayı mı?
Está bien. ṡLo sabe Jerry?
Pekala. Jerry'nin bundan haberi var mı?
ṡLo puse en problemas por lo que dije?
Benim söylediklerim yüzünden mi başı belaya girdi?
ṡLo has visto?
Sen işaret ettiğini gördün mü?
Sé que crees que Tony e slo mejor que me ha pasado... y que soy yo la que herí sus sentimientos, pero dejame decir lo que es mejor para mi, ¿ De acuerdo Karen?
Tony'nin başıma gelen en iyi şey olduğunu düşündüğünü biliyorum. Ve ben de onun hislerine karşı duyarsız değilim. Ama kendim için en iyi olanı benim seçmeme izin vermeni istiyorum.
Slo queriamos venir y decirles en persona que hemos terminado.
Biz sadece buraya gelip, sizin yüzünüze bu şin bittiğini söylemeye geldik.
Slo es un niño.
O daha küçük bir çocuk, Lalit.
Y esos chicos de diferentes formas lo superaron.
Bunun gibi bir sürü örnek var. Slo superaron.
Que sigan moviéndose, Slo Sácala de ahi.
Hareket etsinler Slo. Çıkart onu oradan.
¡ Slo, tráela!
Slo, getir onu.
O
Slo.
¡ Slo, Zee, prepárenlos para irse, ya!
Slo, Zee, hazırlayın onları.
¡ Slo!
Slo!
Respira.
Nefes al Slo.
- Et tu slo.
- Et tu sio.
- Sólo en Yale? - Slo en este edificio.
- Sadece bu binada.
Slo que... Que hacemos con esta?
Peki bunu ne yapacağız?
Es slo que... ya que he decidido no irme al Tibet al final, pense que lo mismo usted podria...
Sadece Tibet'e gitmekten vazgeçtiğince, düşündüm ki belki siz...
Es slo que...
Sadece...
Slo esto.
Sadece bunu.
Slo que no quiero que me lo cuentes.
Sadece içeriği duymak istemiyorum.
Bueno, no era slo yo.
Bu fark eden tek kişi ben değildim.
Nada, es slo que...
Hiçbir şeyi.
Slo es un cuento de hadas.
Bu sadece bir masal.
No es slo eso. Yo...
Sadece bu değil.
Slo tenemos que... calmarnos.
Sadece sakinleşmemiz gerek.
Me refiero a... slo tu y yo.
Demek istediğim sadece sen ve beniz.
Ya fuera la musica, o la mezcla secreta de 11 hierbas y especias de Brian, o porque era como, tal como el dijo, tal como solia ser, todo pareci desvanecerse hasta que estuvimos slo los dos ahi arriba... solos.
Müzik yüzünden mi, Brian'ın 11 bitkili ve baharatlı gizli karışımı yüzünden mi, yoksa Brian'ın dediği gibi öyle olması gerektiği için mi bilmiyorum ama her şey silinip gitmişti. Ta ki yalnızca ikimiz kalana kadar.
Slo yo, en pelotas.
Yalnızca, sadece ben.
Slo quiero decir no importa lo que pase, prometo no desaparecer sin dejar rastro.
Bir şey söylemek istiyorum. Ne olursa olsun, ortadan kaybolmayacağıma söz veriyorum.
Ya no importa, Es slo un juguete,
Ne? Bu önemli değil. Yalnızca küçük bir takı.
- Slo un juguete?
- Küçük bir takı mı?
No nos vamos a retrasar, Slo dame un minuto, Les voy a dar unos consejos romnticos,
Eğer bu çocuklara romantik bir tavsiye vermek için bana bir dakikalığına izin verirsen bu bir gecikme olmaz.
No, slo deben fingir ser valientes,
Hayır. Hayır. Sadece yürekliymişsiniz gibi yapacaksınız.
Est flotando justo frente a ti, Slo tmala,
Amulet çantamda. Tam önünde yüzüyor. Tutsana.
Slo escchame, Tienes que confiar,
Sadece beni dinle. Ne yaptığımı biliyorum.
Slo dame esa cosa,
Takıyı bana ver.
- No es cierto, Slo fue media manada,
Sadece yarım bir sürüydü.
- Fue slo suerte,
- Acemi şansı.
- Slo quiere almorzar,
- Sadece öğle yemeği arıyor.
Slo hay que seguir el sendero hasta el ro,
Bak, gördün mü? Nehre varana kadar yalnızca bu yolu takip edeceğiz.
Lo del pez era slo una broma,
Yalnızca balıkla ilgili şakalaşıyorduk.
Yo slo s que tena todo mi pelo cuando entramos, y ahora me faltan dos pedazos,
Bildiğim tek şey nehre girdiğimizde kürkümün olduğu sonra o iki yardım sever elin gittiği.
Bueno, si de verdad la amas, slo dselo,
Eğer onu seviyorsan bunu ona söylemen gerekmiyor mu?
Slo quiero que seas muy feliz con ella,
Sadece senin tekrar mutlu olabilmeni istiyorum.
Me gustan tus pinturas y slo quiero que seamos amigos.
Ben sadece senin resimlerini beğeniyorum ve arkadaş olmak istiyorum
Slo es la habitacin para guardar cosas.
Burası sadece depo.
Bueno, eso e slo que espero.
Ben de öyle umuyorum.
Eso no e slo que estoy preguntando.
- Onu sormuyorum.
No e slo que hice, pero qué estaría mal con tal bondad?
Yaptığımdan değil ama böyle bir iyiliğin nesi yanlış?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]