Translate.vc / French → Turkish / 182
182 translate Turkish
98 parallel translation
Nous avons un avant-poste à 182 mètres.
180 metre ötede ileri karakolumuz var.
Cent brasses.
182 metre.
Descendez à 100 pieds, Ed.
182 metreye kadar inelim, Ed.
183. 182.
183. 182.
182,00 : 17 : 02,320 - - 00 : 17 : 03,799 - Galya! ..
Yapacak bir sürü işim var.
Délit relevant du chapitre 182... paragraphe 1 du Code Pénal.
california ceza yasasının 7-182-1 bendine göre bu bir fesattır.
Capitaine, ils obliquent à 042 degrés, leur distance est de 292 km, cap, 180, vitesse 12.
Kaptan, 042 dereceye dönüyorlar mesafe 182 mil, yönleri 180, hızları 12.
- 183 cm environ. - Attendez!
- Yaklaşık 182 santim.
Je me demande parfois comment une fille comme toi avec un QI de 182... peut être aussi sotte.
[Gülümsemeler] Bazen merak ediyorum senin gibi bir kız, İ.Q'su 182 olan biri Nasıl bu kadar aptal olabilir?
C'est un Cessna 182 à une référence visuelle de 5000.
Bu bir Cessna 5000 VFR'ye 18 2.
Sexe masculin. Race blanche. Taille 2 m. Poids 98 kilos.
Erkek, beyaz, 182 cm, 95 Kilo, kahverengi göz, sarı saç.
Degré, 182.
Uzaklık, 8200.
Durant les quatre premiers jours, la RAF a abattu 182 avions allemands.
İlk dört günde, Kraliyet Hava Kuvvetleri uçakları 182 Alman uçağı düşürdüler.
182 dollars.
182 dolar.
182 camps le même jour, en Afrique du Nord.
- 182. - Bir günde Afrika'daki182 kampın.
Célibataire, 1,85 m, 80 kg, il porte des lunettes pour conduire, casier judiciaire vierge.
Bekar, 182 boyunda, 75 kilo. Araba kullanırken gözlük takıyor.
- C'est peut-être parce que ce matin, je pesais 1 80 kg!
- Belki dee bu sabah, 182 kilo olduğum içindir!
1 82 jours, 1 1 heures, 53 minutes, 37 secondes.
182 gün, 11 saat,.. ... 53 dakika, 37 saniye.
Merde, je rêve? [Skipped item nr. 182]
Ben burada kahrolası bir rüya mı görüyorum?
MARS-1 JOUR 182 5 FEVRIER 2057
MARS - 1182. GÜN 5 ŞUBAT 2057
Félicitations pour ces 182 jours de navigation paisible... et bienvenue sur Mars.
182 günlük sorunsuz gezintiye tebrikler. Ve Marsa hoşgeldiniz.
- Ca fait 26 semaines. Et 182 coups d'un soir.
Bu da 26 hafta yapar ve 182 tek gecelik ilişki demektir.
L'équipe anglaise a marqué 182 points... et perdu deux guichets.
İngiliz takımı 182 sayı yaptı iki kale kaybetti.
La deuxième journée de jeu... commence avec un score de 182.
Maçta ikinci gün başlıyor. Skor 182.
[Skipped item nr. 182]
Oh, bekle. Buraya gel.
La deuxieme journée de jeu... commence avec un score de 182.
Maçta ikinci gün başlıyor. Skor 182.
Votre sauna conserve l'atmosphère dans des conditions parfaite pour un coup de chaud : 83 ° C
Saunanız sıcak çarpmasına karşı optimal koşullarda tutuluyordu. 182 derece.
- Stuart, moi, je voudrais Blink-182.
- Stuart, bana da yap. Blink 182.
Il a fallu 3 hommes pour le déplacer. Il pèse 182 kg.
Onu buraya tekerlekli sedyeyle itmek için üç adam gerekti. 190 kilo çekti.
Il s'est fait aspirer, disons... je ne sais pas, comme 180 kilos.
Kendini, bilmem kaç kiloya kadar "aldırdı". Bakalım, 182 kilo kadar.
En résumé... ton équipier s'est fait tuer... t'as perdu ton boulot, on t'a foutu au trou... ta copine s'est barrée... et là, t'es agent de sécurité à 182 $ la semaine.
Doğru mu anladım? Ortağın öldürüldü işini kaybettin, hapse atıldın, kız arkadaşın seni terk etti ve şimdi haftada 182 dolara güvenlik memuru olarak çalışıyorsun.
Matthias Pavayne, l'âme ténébreuse n ° 182
Matthias Pavayne, 182 numaralı Karanlık Ruh.
Si la balle était tirée horizontalement... Elle parcourrait 182 mètres avant que la gravité ne la fasse tomber.
Eğer kurşun doğrusal atılmış olsa yerçekimine yenik düşene kadar 600 feet giderdi.
Alanisse Morisette, Blink 182, Britney Spears et des dizaines d'autres se joignent à la grève lancée par Moop.
Görünüşe göre, Alanis Morissette, Blink 182, Britney Spears, and düzinelerce müzisyen MOOP'la beraber müzik yapmayı red ediyorlar.
1,82 m?
182 santimetre mi?
1 182.
1182.
On est sur la départementale 182 en direction de Blois.
Sanırım Blois'e giden 182. yoldayız.
Amador s'est arrêté 180 m en amont d'un chemin qui croise la route 14, 3 km à l'ouest de Rancho Guadalupe.
Amador yaklaşık 182 metre yukarıda 14. anayolla kesişen toprak bir yolda durdu. Rancho Guadalupe'nin yaklaşık 2 mil batısı.
Ils ont un avion?
Cessna 182.
J'ai 182 autres marines qui pensent la même chose, agent Gibbs.
- Bunu sonra konuşuruz. - Emredersiniz komutanım. Aynı şeyi merak eden 182 denizci var Ajan Gibbs.
Mi-femme mi-bête à qui l'organisation a donné naissance, Thérèse, la 182e combattante du 77e cycle.
Örgütün hayat verdiği bir yarı-insan, yarı-Yoma... 77. sınıf Claymorelardan 182. savaşçı, Teresa...
- Tension systolique à 182.
Teşekkürler. - Sistolik kan basıncı 182.
Jason mesure 1 m 83 et pèse 59 kg.
Jason 182 santim boyunda ve 58 kilo ağırlığında.
Donne moi la 182-B.
182-B'yi bağla.
Voici notre point d'insertion, 180 mètres en mer.
Burası bizim kıyıdan 182 metre açıktaki giriş noktamız.
Il y a 182 dollars.
Hadi ama, orada 182 dolar var.
Au travail
dışarıda onun fikirlerini bulmalıyız gelin 182 00 : 10 : 05,137 - - 00 : 10 : 06,434 biliyormusun hikayenin sonunda o nerde?
- disparaître à jamais!
182 kiloluk, tombul adam ebediyen yok olmak üzere! Hayııııır!
{ \ pos ( 192,182 ) } Beaucoup de jeunes femmes apprécient ces qualités.
Bence pornoya dönsen iyi olacak.
CESSNA 182.
Haritalarım lütfen, Ruthie.
- À APPELER LE MOMENT VENU 248-182-9710
- Doğru zamanda arayın.