Translate.vc / French → Turkish / 2200
2200 translate Turkish
121 parallel translation
Avec ce groupe du continent, il y aura 2 200 passagers à bord.
Bu kafileyle ana karadan ayrılıyoruz. Gemide 2200 kişi olacak.
Il a plus de 3 mètres de haut et 2 200 ans!
3 metre boyunda ve 2200 yaşında.
En l'an 2200, les autres planetes du systeme solaire avaient ete explorees.
M.S. 2200'e kadar güneş sistemimizin diğer gezegenlerine ulaşmışlardı.
2 200 ou plus.
2200'den fazla.
" Avec 2200 hommes et officiers, j'ai atteint An-ping.
2200 kişi demiryolu ile Anpig'e geldik.
2200, c'est sa dernière offre.
Son teklifi 2200.
Comment je peux me faire 108 $ sur un total de 2200, quand il n'y a pas eu de profit? Je n'en veux pas.
Ortada bir kazanç yoksa, 2200 dolardan nasıl 108 dolar kazanabilirim?
J'en ai demandé 2600 à Torusumi qui l'a payée 2200 car il sait qu'il peut la revendre pour 3500.
Ben de Torusumi'ye 2600 ve 2200'e anlaştık çünkü 3500'e elinden çıkarabileceğini biliyor.
2200 moins 1120, ça fait pile 1080 $.
2200'den 1120 çıkar, 1080 dolar eder.
La veille, nous avions une réunion qui a duré jusqu'à 22 : 00.
Olanaksız. Sanırım, bir önceki gece saat 2200'e kadar süren bir personel toplantısı yaptık, sonra da odama çekilip, deliksiz bir uyku çektim.
Réunion de personnel jusqu'à 22 : 00.
Personel toplantısını saat 2200'de terk ettiniz.
Le premier à porter la couronne d'Alexandre depuis 2200 et...
İskender'den sonra ilk kral, bu tacı takan ilk kişi. Tam iki bin iki yüz...
21 h30, jour 547. Une correction de trajectoire sera effectuée à 22h00.
Burak AYYILDIZ 2130, 547. gün 2200 de olması beklenen tasarlanmamış yol doğrulaması
2 200 ans après Aristarque... le langage induit toujours que la Terre ne tourne pas... et que le Soleil n'est pas au centre du système solaire.
Aristarchus'tan 2200 yıl sonra bile bunun tersine cümleler kurabiliyoruz.
Pas mal, pour un scientifique d'il y a 2 200 ans.
2200 yıl öncesi için oldukça iyi bir sonuç bu.
J'ai vu un George III par là, estimé à 22, 23.
Buralarda III. George'un bir kutusunu gördüm, 2200-2300'e gidiyordu.
- Distance : 2200 mètres. - Paré.
Menzil : 2,200 metre.
Ça, c'est le XR-2200.
Bu XR-2200.
22 unités.
Tam 2200 motel.
- Deux mille deux, capitaine.
- 2200 kaptan.
N'oublie pas. Rendez-vous position A, à 22h.
Tamam, unutmayın, buluşma konumu "A" saat 2200.
Le poste 2200, s'il vous plaît.
Dahili 2200, lütfen.
- 2200 sur le bleu.
- 2200, mavi.
- 2200 sur le bleu.
- Maviye 2200 var.
2 200.
2200.
J'aurais pu l'enterrer dans de l'inox pour 2200 $.
Onu 2 bin 200 dolara paslanmaz çeliğin içine yatırabilirdim.
- A 22h chez Quark.
2200 Quark'ta.
2200 volts d'électricité ont mis fin aux jours de Bartlett, le tueur sans remords.
Katil Johnny Bartlett'in hayati 2200 volt elektrikle sona erdi.
2200 âmes à bord, commandant.
2200 kişi var efendim.
Des Sprengmines 44, des mines enterrées, des A-2200, ces saloperies en bois non détectables.
Mayın 44, çanak mayın, A-200s... ahşap teşekküllü olduklarından mayın tarama cihazları yerlerini bulamıyor.
2,2 l éliminés.
- 2200 cc. oldu.
Je regrette, mais l'espèce s'est éteinte vers l'an 2200.
Üzgünüm Fry, ama ançuezlerin soyu 2200'lerde tükendi. - Ne?
Mike, je te vois à 22H00
Mike, 2200 saatte burada ol.
2 200 pieds.
2200 fit.
Les rituels vestimentaires ont disparus avec l'avènement ds vêtements jetables au 23ème siècle.
Giyinme ritüelleri çıkar-at elbiselerin gelişimiyle 2200'lerin başında sona erdi.
Une aile un peu abîmée, mais ça n'a fait que nous ralentir à 2200 km / h.
Bir şarapnel kanadımıza hasar verdi. Ama bu sadece hızımızın 2200'e düşmesine sebep oldu.
Rappelle-toi les crevettes à 2 200 $.
Karidesler için 2200 doların pahalı olduğuna karar vermiştik.
- L'eau sortante dépasse 2200 degrés.
- Su 4000 derecenin üstünde.
Grant s'assurera que la 2ème Section relève le poste de contrôle... ce soir à 22 h.
Çavuş Grant, bu akşam saat 2200'dan itibaren 2. Müfrezeyi kontrol noktasına götürecek.
Nous serons de retour ici vers 2200 heures.
Yani buraya dönüşümüz 22 : 00. O saatten sonra gelin.
D'accord, il est presque 2200 heures.
Saat 22 : 00'ye geliyor.
2203... 2200...
Hayır!
On a fait quelques spéciales musicales dans les 2200's, mais le type qui jouait Scotty n'arrivais pas à jodler.
Welshie! - Welshie mi? 2200'lerde bir kaç tane özel anma müzikali yaptik.
On avait un groupe dans les années 2200.
2200'lerde bir kaç tane özel anma müzikali yaptık.
Ce chalumeau est à 2200 degrés.
Bu kaynak 2200 derecede yanar.
2 200 dollars pour être exact!
Evet, mesela 2200 dolar gibi.
Tu crois que je ne sais pas que tu les vends 2 200 dinars chacune aux U.N.?
BM'e tanesini 2200 Dinar'dan verdiğini bilmiyor muyum sanıyorsun?
Chaque fois que ces types misaient cent dollars, ils en retiraient 2200 en une heure.
Bu adamlar oynadıkları her 100 dolarla saatte 2200 dolar kazanıyordu.
2200 mètres de profondeur.
Derinlik 2200 metre.
Ca brûle à 2 200 C °.
O yavruların alevi 2200 dereceyi bulur.
Vous me prenez pour qui?
2200 $ mı?