English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Ahhh

Ahhh translate Turkish

291 parallel translation
Ahhh! Il m'a eu!
Beni yakaladı!
Dans les sentiments, dans les mots que tu dis ici, Il y a du cloportes, du cafards et de la punaises, Ahhh!
Hisler, hatta söylediğin sözler bit, hamaböcekleri ve balçıkla kaplı.
Il est parti à tout jamais ce regard si drôle, si jeune, si perdu que j'adorais.
Ahhh sonsuza dek yitip gitti. Sevdiğim o gülünç, genç, dalgın bakış bir daha asla geri dönmeyecek.
Oh, mes patates!
- Ahhh, patateslerim!
Dire que j'ai fait la connerie d'venir avec toi, non! ahhh hhhh
Niye peşinden geldim ki?
Voilà qui est bien mieux.
Ahhh bu daha iyi. Çok çok iyi.
- Vous m'offrez un verre?
- Ahhh. bana içki mi ısmarlayacaksın?
- Aïe!
- Ahhh!
C'est très simple, il y a une journée, une petite journée de clinique.ahhh
Çok basit, sadece bir gün, hastanede bir gün...
Stop!
Ahhh! .
J'ai dit "oui..." et ça a sonné comme "jouis".
"Ahhh" demiştim, "hadi" anlamışsındır.
Et avant j'ai dit "oh" "Ooooh, oui".
Sonra da "Tanrım" dedim. "Ahhh Tanrım".
Oh, oui...
Ahhh Tanrım...
je ne m'en suis pas encore aperçu... ahhh...
Cennete başağrısı ile gitmek istemiyorum!
Ahhh... nom di Diou, nom di Diou...
Aman Tanrım!
Ahhh, je suis tellement content, Mr Chérasse, de votre décision!
Bay Cherasse, bu kararınızdan çok memnun oldum!
Ahhh, Mme Jonathan Brisby.
Ahhh, Bayan Jonathan Brisby.
AAHHH!
AHHH!
Qu'est-ce que c'est que ça?
- Heh. Ne bu, "Ahhh-ha?"
"Répondre à la porte."
Kapıya bak. Ahhh...
Il était pur de corps et d'esprit
Bedensel ve ruhsal açıdan henüz saftı. Ahhh!
Vous agissez trop vite
- Erken hamle yaptın - Öyle mi? Ahhh!
Le tribunal est en session, présidé par moi, général Anthony Hogmanay Melchett.
Pekala... oohh... ahhh. Celse başlamıştır, General Sör Anthony Cecil Hogmenay Melchett başkanlık edecektir.
Cette minuscule voix de chevrette et ces petits pas de danse efféminés!
O ne ince, düdük gibi sesti o ne aptalca efemine danstı! Ahhh...
C'est moi qui avais fait le paquet. Mais, tu sais, je me disais qu'être une bonne mère, c'est plus qu'une bonne alimentation.
ahhh tanrım söylemek üzereydim diger insanlar hep bunun gibi yemek yiyorlar hayvanat bahçesindeki hayvanlar bile benden daha güzel yemek yiyor.
Ça fait du bien, hein, Bern?
Ahhh! Güzelmiş değil mi, Bern?
- Ouais, pigé.
- Evet, anladım. Ahhh!
- Ahhh, la Barbade.
- Barbados.
J'y crois pas!
ahhh, inanıImaz.
Oh, boy
Ahhh.
tu me fais mal!
- İşte! - Ahhh!
Bon sang!
- Ahhh! - Kahretsin!
Enfoiré de merde!
O.r.spu çocuğu. - Ahhh!
Il habite à North Hollywood, sur Radford, près du In-N-Out Burger.
Kuzey Hollywood'da yaşıyor, Radford'da... Ahhh... şey, In-n-Out Burger'in orada...
C'est vraiment très chaud.
Ahhh, ne kadar yakıcısın!
Tire dessus.
Ahhh.
- Ahhh!
Onu oyuncu gibi yetiştirdim.
TEGANA :
Ahhh...
Ah non, avec un bon petit beaujolais qui a du corps. alors, faites chambrés le beaujolais, vous ahhh!
Hayır.
- CHOOOO!
AHHH-KEEEEED!
Crise cardiaque!
Kalp krizi! ahhh!
Ahhh!
- Eve gitmek istiyorum!
Oui, c'est Bud.
ahhh.
Ahhh... rien sur les registres.
Kayıt kanallarında birşey yok.
Le trésor!
Ah, ah, ahhh!
Ahhh!
- Bir oğlan!
Merde!
Ahhh!
Non.
Ahhh, no.
Aahh!
Ahhh!
- Mon ballon!
Ahhh.
Depuis quand... c'est quoi, ce bordel?
Ne zamandan beridir peş... Ahhh! Ne oluyor lan?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]