English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Alberta

Alberta translate Turkish

95 parallel translation
Lethbridge, Alberta.
Lethbridge, Alberta.
Isolde, Alberta, Brunhilde?
Isolda, Alberta, Brunhilda?
Ils vivent à Alberta.
Alberta'da yaşıyorlar.
J'ai volé une voiture à Alberta.
Alberta'da havaalanından bir araba çalmam gerekti.
Je la remettrai dans la terre. FRONTIERE CANADIENNE, ALBERTA
Arka bahçeme.
Maurice est en ligne, de Madison Head, Alberta.
Maurice şu an hatta. Medicine Hat, Alberta`da.
ALBERTA DU NORD, CANADA
KUZEY ALBERTA, KANADA
Y a une grande communauté vietnamienne à Alberta.
Alberta'da büyük bir Vietnamlılar topluluğu var.
Alberta pense qu'on aide Jack.
Alberta muhtemelen Jack'e yardım ettiğimizi düşünüyor değil mi?
Si vous voulez ma place, je vous conseille de m'écouter.
Alberta, ofisimde olabilirsin, ama işimi yapmak istiyorsan beni dinle.
- Alberta ne m'a pas ménagé.
- Alberta beni epey zorladı.
- C'est Jack.
- Alberta ben Jack.
Alberta, si je ne suis pas là à l'arrivée de l'équipe, ils verront un gamin.
Alberta bak, ekip geldiğinde ben olmazsam burada bir çocuk bulacaklar.
- Alberta.
- Alberta.
Alberta.
Alberta.
Allons, Alberta.
Haydi Alberta.
Une fois que j'étais avec elle, j'ai appelé Alberta Green.
Teri ve Kim'i bulur bulmaz Alberta Green'i aradim.
- J'en parlerai à Alberta...
- Alberta'ya seni isteyip...
Je crois qu'Alberta Green veut de l'avancement.
Sanirim Alberta Green bir kariyer hareketi yapmaya calisiyor.
Qu'attendez-vous de moi, Alberta?
Ne yapmami istiyorsun Alberta?
- C'est Nina.
- Alberta ben Nina.
Tout de suite, Alberta!
Hemen Alberta!
Je vous en prie, Alberta.
Alberta, lütfen.
- Et Alberta Green?
- Ya Alberta Green?
Chapelle pense que vous ferez un meilleur chaperon qu'Alberta.
Yani Chapelle senin bana ondan daha iyi göz kulak olacağını düşündü.
Alberta Green.
Alberta Green.
Ils ont confié ton poste à Alberta Green.
İşleri yürütmek için Alberta Green'i getiriyorlar.
- Bonjour, Alberta.
- Merhaba Alberta.
Je vous présente Alberta Green.
Sizi Alberta Green'le tanıştırayım.
Alberta Green a été nommée à sa place au poste de directeur de la CAT.
Bu arada Alberta CTU'nun kurmay başkanlığını yürütecek.
J'ignore où est Jack.
Alberta, Jack nerede bilmiyorum.
Alberta Clipper en premier, au moins huit noeuds avec une tempête Nord-Est à sa traîne.
Önce Alberta Clipper'de 20 santim kar bırakabilir peşinden kuzeydoğu'dan bir fırtına geliyor.
Les actrices le fréquentent.
Alberta'nın yeri. Gösterideki tüm hanımlar oraya gider.
Au Québec, à Alberta, dans le Manitoba. Aussi en Colombie britannique.
Quebec, Alberta, Manitoba, BC last year.
Il y a quelqu'un comme Alberta Frome dans chaque voisinage.
Her mahallede Alberta Frome gibi bir kadın vardır.
Et toutes les Mmes Frome ont un chat.
Ve Alberta From gibi kadınların hepsinin bir kedisi vardır.
Bonjour, Alberta.
Selam, Alberta.
Everybody I knew thought I was fishing up in Alberta.
Herkesin benim Alberta'da balık tuttuğumu sandığını biliyordum.
Agent de remontées mécaniques à Alberta.
Kayak vinç operatörü.
Une technique inventée par un mathématicien de l'Université d'Alberta, au Canada.
Kanada'daki Alberta Üniversitesi'nden bir matematikçinin bulduğu bir teknik bu.
Leur père vit dans l'Alberta.
Babaları Alberta'da yaşıyor sanırım.
C'est nous en Alberta, Canada, au musée des transports.
Burada da Kanada'nın Alberta şehrindeki taşımacılık müzesindeyiz.
- Salut, Alberta.
- Selam, Alberta.
- C'est l'Alberta au Canada.
- Orası Kanada'daki Alberta eyaleti.
En 1950 rats ont été transportés jusqu'à la frontière sud-est de l'Alberta, mais ils ont été chassés par l'impressionnant contrôler des rats du gouvernement.
1950 yılında fareler Güneydoğu Alberta'yı istila etti ancak hükümetin etkili fare denetimleriyle geri püskürtüldüler.
De l'Alberta jusqu'en Ontario
Alberta'dan Ontario'ya kadar. #
Pour l'Alberta ou Vancouver, ce qui part ce soir.
Alberta veya Vancouver, bu akşam hangisi mümkünse.
Mackleroy est un jeune de la police montée dont le cheval est assassiné par des méchants Américains, et LaFleur, son vieux partenaire grincheux et Afro-Canadien, vient d'acheter une jolie cabane de pêche dans le Nord de l'Alberta...
Mackleroy, atı zalim Amerikalılar tarafından öldürülmüş genç, asi atlı polisi ve LeFleur da Kuzey Alberta'da balık tutmak için çok hoş bir kulübe alan huysuz, ihtiyar, Afrikalı Kanadalı ortağı.
Boogie Down Productions, Rob Base, Dana Dane, Marley Marl, Olatunji, Chuck D, Ray Charles, EPMD, EU, Alberta Hunter, Run DMC, Stetsasonic,
Boogio Down productions, Rob Base, Dana Dane, Marley Marl, Olatunji, Chuck D., Ray Charles, EPMD, EU, Alberta Hunter, Run DMC, Stetsasonic, Sugar Bear, John Coltrane, Big Daddy Kane, Salt'n'Pepa, Luther Vandross, McCoy Tyner, Biz Markie, New Edition, Otis Redding, Anita Baker, Thelonious Monk, Marcus Miller, Branford Marsalis, James Brown, Wayne Shorter, Tracy Chapman, Miles Davis, Force MD's, Oliver Nelson, Fred Wesley, Maceo, Janet Jackson, Louis Armstrong, Duke Ellington, JimmyJam, Terry Lewis, George Clinton, Count Basie, Mtume, Stevie Wonder, Bobby McFerrin, Dexter Gordon, Sam Cooke, Parliament Funkadelic, Al Jarreau, Teddy Pendergrass, Joe Williams, Wynton Marsalis, Phyllis Hyman, Sade, Sarah Vaughn, Roland Kirk, Keith Sweat, Kool Moe D, Prince, Ella Fitzgerald, Diana Reeves, Aretha Franklin, Bob Marley, Bessie Smith, Whitney Houston, Dionne Warwick, Steel Pulse, Little Richard, Mahalia Jackson, Jackie Wilson, Cannonball ve Nat Adderly, Quincy Jones, Marvin Gaye, Charles Mingus, ve Mary Lou Williams.
Alberta, j'ai du nouveau.
Alberta?
Dans l'Alberta.
Alberta'da.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]