Translate.vc / French → Turkish / Alyssa
Alyssa translate Turkish
237 parallel translation
Alyssa, pourriez-vous...?
Alyssa, acaba bana...?
- Alyssa?
- Alyssa?
- Alyssa...
- Alyssa...
Tu te rappelles d'Alyssa Jones?
Evet. Alyssa Jones'u hatırlıyor musunuz?
Heather, la sœur d'Alyssa?
Siz Alyssa'nın kızkardeşi Heather mısınız?
Je viens de croiser la sœur d'Alyssa.
Alyssa'nın küçük kızkardeşini gördüm dışarıda.
Je suis désolée, Alyssa.
Üzgünüm, Alyssa.
Je reviens tout de suite, Alyssa.
Hemen dönerim, Alyssa.
Alyssa a perdu son bébé.
Alyssa bebeği kaybetti.
Alyssa, prenez soin de Spot.
Alyssa, Spot ile ilgilen.
Alyssa?
Alyssa?
C'est merveilleux.
Alyssa, harika bir haber.
Que dites-vous du Lt Alyssa Ogawa?
Yüzbaşı Alyssa Ogawa kulağa nasıl geliyor?
Alyssa. Comment ça se passe avec le Lt Powell?
Alyssa, yüzbaşı Powell ile aranız nasıl gidiyor?
Alyssa, vous vous faites des idées.
Alyssa, bence fazla tepki veriyorsun.
- Alyssa, vous devez sortir.
- Alyssa, çıkman gerekiyor.
S'il voit quelqu'un, il devrait le dire à Alyssa.
Başka biriyle görüşüyorsa, Alyssa'ya söylemesi gerekir.
- Oui, Alyssa.
- Evet, Alyssa.
Alyssa... - l'HMU fonctionne? - Il devrait.
Alyssa, EMH programı hala çalışıyor mu?
Holden, Banky, cette pile électrique c'est Alyssa Jones.
Bu adet sendromlu kadının adı Alyssa Jones.
J'ai promis un verre à Alyssa.
Alyssa'ya bir içki ısmarlayacağıma söz verdim.
Tu nies, tu nies, tu nies.
İnkar, inkar, inkar. - Alyssa nerede?
- Qui? - Miss Alyssa Jones.
- Bayan Alyssa Jones.
Alyssa.
Alyssa'ya.
Il essaie de me brancher avec Alyssa.
Sen gelemezsin. Alyssa ile aramızı yapıyor.
L'autre soir, tous les deux, Alyssa et moi on a partagé un bon moment.
Geçen gece Alyssa ve ben bir anı paylaştık.
Je dois appeler Alyssa. - La voix de son maître.
Ben Alyssa'yı arayacağım.
- Alyssa vient ce week-end.
- Ne? Neden?
On doit se voir. T'as pas besoin de moi.
- Alyssa hafta sonu için buraya geliyor.
Holden finira-t-il par sauter Alyssa?
İşte bir öngörü ; Holden, Alyssa'yla yatacak mı?
- Je lui ai dit que tu sortais avec Alyssa.
Harika bir sohbet ettik. Ona Alyssa'yla çıktığını söyledim.
Merde, je la connais Alyssa Jones, tu parles si je la connais.
Alyssa Jones mu? Alyssa Jones'u tanıyorum. Alyssa Jones'u iyi tanıyorum.
Et je te jure que si je t'entends dire une seule fois qu'Alyssa a l'air malade je te fais bouffer tes dents!
"Alyssa biraz solgun görünüyor." demek için bile olsa ondan bahsettiğini duyarsam sana dişlerini yuttururum.
Il boude. Il a du mal à accepter Alyssa.
Alyssa'yla ilişkim konusunda sorunlar yaşıyor.
- Il a découvert des trucs sur Alyssa et qu'est-ce que Sherlock Holmes a découvert sur ta dulcinée?
Alyssa'ya atacak çamur arıyor. Tatlım... Bay Angela Lansbury sevgilin hakkında ne buldu?
- Ecoute, vu le genre d'Alyssa, tu crois qu'elle ne s'est jamais retrouvée au milieu d'une partouze entre nanas?
Alyssa gibi bir yavrunun hep kızlardan oluşan bir grupla oynaştığını düşünmüyorsun değil mi?
Ils ont tous l'image des la jolies lesbiennes en tête, comme si elles étaient toutes comme Alyssa, alors que la plupart ressemblent plus à toi.
Kafalarında aptal bir rujlu lezbiyen resmi var. Sanki hepsi Alyssa'ya benziyormuş gibi. Aslında hepsi sana benziyor.
Pour en revenir au passé d'Alyssa, peut-être que ce qui te dérange c'est que ton fantasme puisse ne pas être la réalité.
Alyssa'nın geçmişiyle ilgili olarak seni rahatsız eden şey belki de fantezinin gerçek olmama ihtimalidir.
Alyssa Jones.
Alyssa Jones.
Ça te fait chier que je sorte avec Alyssa et tu voudrais que je signe pour le dessin animé.
Alyssa ile çıkmamı istemiyorsun. Çizgi film anlaşmasından vazgeçmemi istiyorsun.
Alyssa, toi et moi on va dans le mur parce que j'ai du mal à accepter, disons, ton passé.
Alyssa, sen ve ben duvara tosladık. Çünkü geçmişinle nasıl baş edeceğimi bilemedim.
Banky, je sais pourquoi tu as du mal à supporter ma relation avec Alyssa.
Banky. Alyssa'yla ilişkimiz konusunda neden bu kadar zorlandığını biliyorum.
Ça explique ta jalousie envers Alyssa, ton homophobie, ton sens de l'humour...
Bu senin kıskançlığını, homofobini, espri anlayışını açıklar.
Après ça, toi Banky, toi Alyssa, et moi, tous les trois... on sera finalement... soulagés.
Sen Banky, Alyssa ve ben, hepimiz sonunda iyi olacağız.
Alyssa, avec toi je ne me sentirai plus jamais coincé ou inexpérimenté.
Alyssa, seninleyken kendimi yetersiz hissetmeyeceğim artık.
Quand on l'aura fait, ta rancœur envers Alyssa aura disparu parce qu'on aura partagé un moment merveilleux avec la femme que j'aime.
Bittiğinde Alyssa'ya karşı duyduğun düşmanlık ortadan kalkacak. Sevdiğim kadınla güzel bir şey paylaşmış olacaksın.
Alyssa, et Francisca.
Bu kız kardeşim.
- Où est Alyssa? - Partie.
- Gitti.
Alyssa de l'autre soir, Alyssa?
- Alyssa dün geceki Alyssa mı?
Qu'est-ce que t'en dis Alyssa?
Ne dersin Alyssa?
Avec toi Alyssa parce que...
Alyssa, seni kırdım çünkü kendimi yetersiz hissettim.