English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Amazon

Amazon translate Turkish

773 parallel translation
Deux mois plus tard, je partais chasser en Amazonie
Neyse, iki ay sonra Amazon'a doğru yola koyulmuştum.
Voilà le capitaine Spaulding Qui explore l'Amazonie
İşte Amazon'u keşfediyor Yüzbaşı Spaulding
Vous voulez que je vous énumère les affluents de l'Amazone?
Aksi taktirde ben de Amazon'a dökülen tüm akarsuların isimlerini sayarak misilleme yapacağım.
J'ai été en Amazonie pendant un an, et on n'y met aucun parfum.
Ben bir yıldır Amazon'dayım da. Orada hiç parfüm kullanmazlar.
- Que faisiez-vous en Amazonie?
- Amazon'da ne yapıyordun? - Yılan arıyordum.
Où j'ai été, je veux dire, en Amazonie, on oublie combien...
Ben oradayken, yani Amazon'dayken diyorum, insan unutuyor...
On va en Amazonie pour un an, on revient et on vous rencontre...
Bir yıl Amazon'da yaşadıktan sonra, seni tanıyınca bir anda...
Vous êtes vraiment une drôle de dame à rencontrer après un an en Amazonie.
Amazon'da bir yıl kalıp gelen bir insan için..... tanışabilecek en tuhaf kızsın.
Des montagnes enneigées aux profondeurs de la forêt vierge, on trouve d'autres oiseaux étranges et paradisiaques, comme l'anambé-preto en Colombie et au Venezuela.
Bu karlı tepelerden inip, Kolombiya ile Venezuella'daki Amazon ormanlarına dalalım. Burada, "Anambe-Preto" gibi tuhaf ve egzotik kuşlar bulabilirsiniz.
Des selles d'amazones?
- Amazon eyerleri mi, Riley?
Des selles d'amazones!
Amazon eyeri!
Des oiseaux de feu des forêts de l'Amazone, d'une beauté à couper le souffle.
Amazonlar ormanlarından gelen egzotik ateş kuşları, Nefes kesici amazon güzelleri geçidi.
15 millions d'années plus tard, au fin fond de l'Amazonie, on cherche toujours à la déchiffrer.
"ta ki, 15 milyon yıl sonra, içindeki üst kısım Amazon'a ulaştı..." "insanlar hala bunu öğrenmeye çalışıyor."
Aux dernières nouvelles, vous cherchiez des squelettes en Amazonie.
Duyduğuma göre, Amazon'un üst taraflarında eski iskeletler için kazı yapıyormuşsun.
Ce n'est qu'un petit ruisseau tranquille.
Orası Amazon ile kıyaslanabilinecek bir ırmak.
Le rat d'Amazonie a la taille d'un mouton.
Amazon faresi bir koyun kadar iridir.
Sauf que le kamongo, qui a des poumons, existe toujours en Amazonie.
Sadece ciğerleri olan Kamongo balığı, hala burada Amazon'da bulunabiliyor.
Il y a des légendes étranges en Amazonie.
Amazon'da bir sürü garip efsane dolaşır.
Aucun lieu sur terre ne sera épargné par une guerre atomique.
Amazon'a bile gidebiliriz. Nereye gittiğinin bir önemi yok.
C'est un plaisir d'être prisonnier d'une si charmante amazone.
Çekici bir Amazon'un esiri olmak çok hoş.
Battra-t-il les Amazones?
Amazon Savaşçılarını mağlup edebilecek mi?
Vous aurez Kiki la Cosaque, Annie l'Amazone, Lolita, Suzette Wong, Mimi la Mau-Mau, et bien sûr, Irma la Douce.
Tercihinizi, Kazk kızı Kiki, Amazon Annie, LoIita, Suzette Wong, Maumau Mimi ve elbette Irma Ia Douce yönünde kullanabilirsiniz.
Parfois, je vais voir Annie l'Amazone, ou Mimi la Mau-Mau, ou alors les jumelles, et... elles me veulent toutes.
Bazen Amazon Annie'yle,..... bazen de Mimi Maumau'yla birlikteydim. Bazen de ikizlerle. Hepsi benim için çalışmak istiyor.
Je suis en Amazonie. Brun de peau, pas noir. On frotte mes cuisses avec une dent de poisson pour rendre mon sang blanc.
Amazon ormanında siyah değil esmer bir çocuğum, birisi kanımı beyaza çevirmek için uyluklarıma pirana dişi sürüyor.
Je suis en Amazonie. Brun de peau, pas noir.
Amazon ormanında siyah değil, esmer bir çocuğum.
On a attendu dans l'entrée du Beverly Hills Hotel où David séjournait, et le type d'A.B.C. est arrivé.
Ve Amazon Nehri'nin yukarısında, ormanın derinliklerinde yerli köyünde yaşayan bir Addams Ailesi buldum.
Ah, diable.
- Amazon ormanlarında barbarların yok ettiği medeniyet.
Cette photo a été prise il y a 3 ans, au retour de notre expédition.
Amazon yağmur ormanlarında? Sana göstereyim.
Le lama est un quadrupède qui vit dans de grandes rivières comme l'Amazone.
Lama dört ayaklı bir hayvandır Amazon gibi büyük ırmaklarda yaşar
Après que les Espagnols eurent conquis et dévasté l'Empire Inca, les Indiens durement opprimés inventèrent la légende... d'un royaume d'or, l'El Dorado. Sa situation prétendue était dans les marécages impénétrables des affluents de l'Amazone.
İnka İmparatorluğu'nun, İspanya tarafından fethi ve yağmalanmasının ardından Kızılderililer "El Dorado" efsanesini yarattılar Amazon nehrinin memba kesimlerindeki bataklıklarda bulunan, bir altın diyarını.
Et bien que je devrais, sans aucun doute, avoir donné une certaine attention à la science, Il semble très peu probable que je devais avoir jamais entrepris un voyage aux forêts presque inconnues de l'Amazonie, afin d'observer la nature et passer ma vie à collectioner. "
Böylece, kaçınılmaz bir şekilde bilime yönelerek,... Amazon'un bilinmeyen ormanlarına giderek, doğayı gözlemek ve kolleksiyonerlikle hayatını kazanmak amacıyla,... bir serüvene atılabilirdim. "
C ´ était presque identique à ces ravissements que j ´ ai ressenti aprés chaque capture de nouveaux papillons en Amazonie. "
Amazon'da yakalanan yeni kelebek türlerinin keşif zevkine eşit bir keyifti bu. "
Ils ont navigué en Amérique du sud et puis à 1.000 milles vers le haut de l'Amazone jusqu ´ à la ville de Manaos, où l'Amazone est rejoint par le Rio Negro.
Güney Amerika'ya yelken açıp, oradan Amazon'un 1600 km yukarısındaki,... Rio Negro ile birleştiği yer olan Manaos şehrine vardılar.
Peut-être aucun pays dans le monde contient une telle quantité de matière végétale sur sa surface comme la vallée de l'Amazone.
Belki de Amazon vadisi dışında, dünyanın hiçbir yerinde bu denli bitki çeşitliliği yoktur.
dans une époque dans laquelle les Victorians ont appelé les personnes de l'Amazonie "des sauvages,"
Viktoryan dönem insanlarının, Amazon yerlilerini...
Wallace a passé quatre ans dans le bassin de l'Amazone, alors il a emballé ses collections et est rentré à la maison.
Wallace, Amazon havzasında 4 yıl geçirdi,... akabinde kolleksiyonunu toplayıp bölgeye kalıcı olarak yerleşti.
Le deuxième s'appelle L'Équipe des Amazones.
İkincisinin adı "Amazon Ekibi".
Je commençai à frotter deux branches sèches pour provoquer des étincelles et du feu.
Amazon ilkel yöntemi ile başladım. İki kuru dalı birbirine sürtersin kıvılcım ve ateş meydana gelir.
Ça sera une nymphomane de 34 ans. Et nous irons à l'Amazone, faire du ski nautique.
34 yaşında seks düşkünü bir kadın olsun..... ve birlikte Amazon'a su kayağı yapmaya gidelim.
"Une enfant blanche élevée par une tribu amazonienne."
"Vahşi Amazon kabilelerinde yetişen beyaz çocuk!"
C'est un anthropologue célèbre qui a mené des expéditions Ie long de l'Amazone.
- Amazon Nehri civarında bir çok araştırma yapmış çok ünlü bir antropologdur.
On sait que vous êtes une autorité dans ce domaine et que vous avez mené... plusieurs expéditions au sein des tribus Ies plus féroces d'Amazonie.
Bu alanda bir otorite olduğunuzu biliyoruz. Yazı dizisi için vahşi Amazon kabilelerine bir yolculuk yapmak istiyoruz.
Moi qui suis spécialiste en dialectes amazoniens, quand je lui ai demandé d'où elle venait et qui elle était, elle ne m'a pas répondu.
Ben Amazon lehçelerinde uzman olduğum için ona nereden geldiğini ve kim olduğunu sordum ama ama cevap vermedi.
Le dernier point, à partir duquel ils continuèrent à pied dans les profondeurs de la jungle amazonienne jusqu'à l'aire connue comme "l'Enfer Vert"
Son araçla yolculuk, bundan sonrasını yürüyerek devam etmişler. Amazon ormanının derinliklerine doğru. Yeşil Cehennem denilen bölgeye doğru.
Il a pris part à plusieurs expéditions en explorant des cultures primitives mais ce sera son premier voyage en Amazonie
İlkel kültürleri araştırmak için birçok yolculuk yapmıştır. Fakat bu Amazon'a ilk seyahati
Un soir, il m'a appelée et m'a dit qu'il allait en Amazonie, à Paraguaya.
Bir gece beni aradı ve Amazon a gitmek üzere olduğunu söyledi. Paraguay'da.
Mais nous venons d'Iquitos! Nous avons fait 2000 km sur l'Amazone.
Iquitos'dan geliyoruz, Amazon'dan buraya tam 1200 mil katettik.
Les nantis de Manaus, si je puis me permettre, envoient leur linge sale à Lisbonne parce que, pour nous, l'eau de l'Amazone est impure.
Manaus'daki zengin vatandaşlar, tabiri caizse kirli çamaşırlarını Lisbon'a gönderiyorlar çünkü Amazon nehrinin temiz olmadığı yönünde bir düşünce hâkim.
C'était comment en Amazonie?
Amazon'da yaşamak nasıl bir şey?
Mon Amazone!
Amazon'um.
Alors, ils meurent. Je suis désolé.
Amazon'da insanlar tehlikeleri görmüyorlar ve bazen hayatları ile ödüyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]