English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Argus

Argus translate Turkish

243 parallel translation
Argos!
- Argus?
- C'est toi Argos?
- Sen misin Argus?
- On a cherché partout.
- Her yere baktık Argus.
Argos, descends au navire.
Argus, gemiye git.
Objet fabriqué par les habitants de la région d'Argus, sur Rigel IV.
Sanat eseri gezegen Rigel IV'deki Argus Nehri dağ insanlarınca yapılmış.
Elle vaut combien à l'Argus?
Bu arabanın piyasa değeri ne Mildred?
Des codes, des télex, des données Argus, Rhyolite, des bulletins de recherches et de résultats.
Çipler, uçuş fotoğrafları, yer harita bilgileri,.. ... şifre çözücüler, uygulama listeleri.
Elle était cotée $ 6 600 à l'Argus, mais j'étais pressée.
Piyasa değeri 6600'müş ama galerici papyon takıyordu ve acelem vardı.
A l'Argus, elle fait $ 17 000.
Yapamam. Liste fiyatı 17.000.
Tu m'avais dit $ 18 000 à l'Argus!
Ne? Bana 18.000 olduğunu söyledin!
- Couché, Argus!
- Orda kaI, Argus!
- T'es super coté à l'Argus.
- Piyasa değerin var.
Nous sommes arrivés sur la station Argus, ce gigantesque télescope subspatial à la périphérie de la Fédération ayant, il y a 2 mois, mystérieusement cessé de transmettre ses données.
Argus Dizisi'ne, Federasyon'a ait uzayın kıyısındaki uzayaltı teleskopuna vardık. İnsansız makine iki ay önce veri yollamayı kesmişti.
L'Enterprise a détruit la sonde extraterrestre, mais il reste une tâche délicate : réparer le télescope Argus.
Atılgan sondayı yok etti, ama şimdi de Argus teleskopunu onarma göreviyle karşı karşıyayız.
On a une réaction nucléaire en chaîne sur l'Argus.
Argus'ta kademeli reaktör arızasıyla karşı karşıyayız.
Le réacteur atteindra son seuil critique dans 11,43 minutes, ce qui provoquera une explosion et une réaction en chaîne sur toute la station Argus.
Reaktör 9 43 saniye sonra kritik konuma ulaşacak. Patlama, tüm Dizi boyunca... bir zincirleme reaksiyon yaratacak.
28 secondes du seuil critique.
Argus reaktör 9, kritik safhaya 28 saniye.
Capitaine,..... les réacteurs de l'Argus cessent de fonctionner.
Kaptan,... Argus'un reaktörleri kapanıyor.
Ordinateur, comment a-t-on réussi à stopper les réacteurs?
Bilgisayar, Argus'un reaktörleri nasıl kapandı?
Désolé de vous avoir effrayé, mais c'était le seul moyen de sauver l'Argus.
Telaş yarattıysam özür dilerim. Dizi'yi güvenceye alabilmek için gerekliydi.
Ce fut le cas avec l'ordinateur de l'Argus et celui de la navette, mais ils sont quand même parvenus à me reprogrammer.
Argus'un bilgisayarında da, mekiğin bilgisayarında da başarısız oldular, ama beni yeniden programlayabildiler.
Vous retardez votre mission dans le secteur Argus. Pourquoi?
Argus sektöründeki görevini ertelemek istersen sonuç olarak.?
Nous devons aller au relais Argus.
Anlaşılan Argus dizilimine girmemiz gerekiyor.
Ils tirent sur le relais.
Argus Dizilimine ateş ediyorlar.
Les dernières photos de cercles dans les cultures du projet Argus.
Argus Projesi'nden son fotoğraflar. Sen ne diyorsun?
L'Argus de ce matin, j'emballe du poisson avec!
Bu sabahın Argus'unu okudum ve şunu söyleyim : Balık sarmak için kullanırdım!
et j'en vois à l'Argus, ou je ne suis pas Amy Archer et je n'ai pas eu le Pulitzer.
Eğer haklı değilsem o zaman benim adım da Amy Archer değil ve asla Pulitzer'i kazanmadım.
Vous avez vu la une de l'Argus?
Bugünkü Manhattan Argus'un ön sayfasını gördün mü?
"Puisque la rédaction de l'Argus " publie les délires d'un esprit dérangé, " elle publiera peut-être cette lettre.
Eğer Manhattan Argus'un editörleri hastalıklı bir beynin çalışmalarını yayınlamayı uygun görüyorlarsa, belki bunu da yayınlamayı uygun göreceklerdir.
Bien sûr, on a essayé d'étouffer le coup. Mais l'Argus ne veut rien savoir.
Elbette ki hikayeyi engellemeye çalıştık, ama Argus işbirliği yapmıyor
Le prix de l'Argus. 22 000 $.
Nasıl kuracaksınız bilmiyorum.
Mon arrière grand-père était un cherokee côté à l'argus.
Kudretli dedemin ismi Jeep Grand Cherokee'dir.
A l'Argus, elle vaut entre 60 000 et 80 000.
Değeri altmış-yetmiş bin dolar. Seksen bin al 200'den düş, anlaşalım. Sen seksen de.
Le prix de l'Argus.
Araba sitesinden sattım.
Oh, uh... bien, je ne sais pas les prix à l'argus.
Oh, uh... buranın fiyatları konuşunda bilgi sahibi değilim.
- Argus!
- Argus!
Elle n'est pas morte.
Kedin ölmedi, Argus.
- Combien, à l'argus?
- Bu tekerleklerin üstünde ne kadar var?
Les pièces seules valent 4 ou 5 fois le prix de la voiture à l'Argus.
İsterim tabii dedim. Sadece parçaları bile arabanın ikinci elinin 4, 5 katına gider.
- Elle est cotée combien à l'argus?
- Piyasa fiyatı nedir?
Il n'a jamais entendu parler de l'argus?
Rayiç fiyatından haberi yok muydu?
A l'argus, cette bagnole vaut 5 100 $.
O Camaro 5.100 dolar yapıyordu.
Oh, Rory, j'aimerais que tu rencontres Min et Argus Head et leur fils Andrew
Rory, seni Mina ve Argus Head ve oğulları Andrew'la tanıştırayım.
Argus.
Argus.
je vais chercher sa cote à l'argus et je te donnerai cette somme.
Sana o fiyatı veririm.
Bien sûr, c'est sa cote à l'argus.
- Blue Book'taki değeri buydu. - Blue Book değeri bu mu?
- C'est sa cote à l'argus? - Exactement.
Evet.
Tu m'en as donné 5 000 $ de moins que sa cote à l'argus.
Blue Book fiyatından 5000 dolar daha az ödemişsin.
- Il a dit que c'était l'argus.
Arabanın asıl değeri oymuş ama.
Nous parviendrons à la guérir.
- Onu iyileştireceğiz, Argus.
- Oui. C'est vrai.
O gezide Argus Mitland'la tanıştık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]