Translate.vc / French → Turkish / Avo
Avo translate Turkish
25 parallel translation
Je vais à New York, pour la Convention. Vous écouterez, Jiggs.
Neyse, AVO Toplantısı'na katılmak için New York'a gitmeliyim.
Après l'avo ¡ r massacrée, forcément...
Akıl etmeliydim. Kim öldürdüyse, üstü başı kan içinde kalmış olmalı.
Après l'avo ¡ r massacrée, forcément.
Kim öldürdüyse, üstü başı kan içinde kalmış olmalı.
Ici DS1AVO.
Burası DS1 AVO
QRA est DS1AVO.
QRA, DS1 AVO'dur
DS1AVO.
DS1 AVO
Non, hoh Oy, Sho : r S ovo h aller OS hhah AVO pap
Hayır, tatlım, asla bebekleri olmayacak.
Quelqu'un a noyé une famille au Pavo Real, et kidnappé un garçon de trois ans.
P ; avo Real'de birisi bir aileyi boğup küçük bir çocuğu kaçırdı.
Certa / ns se souv / ennent peut-être de sa démonstrat / on au restaurant... quand / I fut arrêté pour avo / r soul / gné I'/ njust / ce de la ségrégat / on.
Bazılarınız onun ünlü büfe protestosunu hatırlayabilir. Irk ayrımcılığının adaletsiz olduğunu söylediği için tutuklanmıştı.
Il s'appelle Avo.
Adı Avo.
Est ce que le nom est Avo?
İsim "Avo" mu?
C'est Avos le proprio du Camping Car Les filles y "travaillaient" dûr.
Avo's RV'de görüldü bu kızlar işsiz kaldı.
Premièrement, pendant que je ne trouvais pas Avo moi même, On s'est parlé par l'intermédiaire d'un cousin
Birincisi Avo'yu tek başıma bulamazdım ve kuzenle konuştum.
Avo te rencontrera demain matin à 11h.
Avo seninle yarın sabah 11'de tanışacak.
Vu que tu vas sans aucun doute ignorer mon avertissement et aller voir Avo, je voudrai proposer un V.T.I.
Sanırım beni yoksayıp Avo'yla tanışmana gitmene hiçbirşey engel olamaz... Bir O.I.T önermeyi isterim..
Bonjour, Avo.
Günaydın, Avo.
Avo, qui que ce soit "il" essaie de te faire porter le chapeau.
Avo, o her kimse sana çamur atmak istiyordu.
Trouve-toi un avocat. Un avo...
Git bir avukat bul.
- Alors je dois parler à un avo...
- O zaman avukatımla- -
Avo... cat.
Avu kat.
Prénom Avo, nom de famille Cate.
Adı Avu, soyadı Kat.
- Et avec le conseil d'un avo...
- Avukatınızın tavsiyesiyle...