Translate.vc / French → Turkish / Belinda
Belinda translate Turkish
185 parallel translation
Belinda.
Belinda.
Belinda, sucre la compote de pommes.
Belinda, sen de elma püresine şerbet dök.
Belinda et moi allons débarrasser, maman.
Belinda'yla ben masayı toplarız anne.
Vous êtes Harriet Belinda Hubbard.
- Adınız Harriet Belinda Hubbard.
Je souhaiterais pouvoir la décrire avec l'incomparable brio, l'art achevé, le charme, les gestes délicats, le pouvoir expressif de la grande tragédienne Harriet Belinda.
Aslında bunu şöyle anlatmak isterdim ; eşsiz bir şevk, benzersiz bir coşku, şıklık, ince jestler, nüans sanatı ile tıpkı büyük tiyatro sanatçısı Harriet Belinda gibi ya da Linda Arden.
Belinda et les peaux de zèbres, la féérie du Plazza
Belinda et les peaux de zèbres, la féérie du Plazza
- Et voici Belinda.
- Ve bu da Belinda.
Pasez devant et voyez Gumbo, l'éléphant sans dents. Oh juste ici, nous avons Belinda, la merveilleuse boulimique.
Hadi buraya gelin ve Dişsiz fil Gumbo'yu görün, veya burada, en zayıf kadın Belinda yı görün.
Et toi, ma chère Belinda?
Ya sen benim canım Belinda'cığım?
- Belinda.
- Belinda?
- Moi, je suis Belinda.
Ve bağırma, Betina.
- C'est moi Betina!
- Ben Belinda'yım!
- Elle est impayable... Non vraiment.
- Oh canım şu Belinda'ya bak..
On reprend à l'entrée de Freddy et Belinda.
Evet toparlanıyoruz ; Freddy ve Belinda'nın girişi.. - Aman tanrım yine ne oldu?
Fred et Belinda, devant la porte.
Freddy ve Belinda siz de dışarıda sabırla bekliyorsunuz..
Je ne suis qu'un Dieu avec un diplôme d'anglais.
- Ben sadece tanrıyım Belinda.. İyi dereceyle mezun olmuş.. Ve hiç bir şey bilmeyen..
- Oui. - Merci, mesdames.
- Belinda, Poppy teşekkürler..
À l'heure du déjeuner, Olivia et Belinda battent des nageoires.
Gördüğünüz gibi Olivia ve Belinda'nın yemek saati.
Belinda, ce public est sympathique, non?
Belinda, izleyicilere güzel bir ziyafetin nasıl yapıldığını göster.
On applaudit Olivia, Belinda et leur dresseuse...
Olivia ve Belinda için kocaman bir alkış, lütfen ve çalıştırıcıları için.
Linda. Belinda.
Belinda.
Belinda aime bien les ordinateurs.
Belinda bilgisayarları sever.
- Qui est Belinda? C'est votre fiancée?
- Belinda kız arkadaşın mı?
Elle c'est ma soeur, celle dont j'ai parlé, Belinda.
Sana bahsetmiş olduğum kızkardeşim, Belinda.
- Belinda, Nikita.
- Belinda, Nikita.
- Bonjour Belinda, enchantée.
- Merhaba, Belinda. Memnun oldum.
Belinda l'a pris il y a une heure.
Bir saat önce Belinda kiraladı.
J'ai monté une équipe avec Belinda pour améliorer la vie à Capeside.
Belinda'yı takıma aldım ve Capeside'ı ileriye götürmek için ilk adımlarımızı attık.
Je pourrais te faire une réponse caustique, mais je dois me montrer gentille, vu le résultat déplorable de ta liposuccion.
Bilirsin Belinda, küçümseyici bir karşılık düşünebilirdim ama görüyorum ki işe yaramamış yağ aldırma operasyonundan dolayı sana biraz sağduyu göstermeliyim.
Tu ne te demandes pas si j'ai ce qu'il faut pour porter ces pompons?
Belinda, benim bu pompomları taşımak için gereken şeye sahip olup olmadığımı hiç merak etmedin mi?
Quand vous croisez Belinda et sa bande, vous aimeriez sûrement être avec elles. Vous vous dites qu'avec les bonnes chaussures, la dernière coiffure et le rouge à lèvres le plus glamour, vous obtiendriez peut-être un regard.
Belinda'yı ve grubunu koridorda gördüğünde umutsuzca onlarla birlikte yürümeyi dilersin doğru ayakkabıyı giymiş olsaydın, en son moda saç şeklini yaptırmış ve en ateşli dudak partlatıcısını kullanıyor olsaydın belki o zaman senin olduğun yöne bir bakış atar diye düşünürsün.
Belinda McGovern se réveille un matin, et se sent vide.
Belinda McGovern bir sabah bomboş hissederek uyanır.
Ou car les jumeaux, Timmy et Tommy, n'appellent "maman" que la femme de ménage, ou à cause de ses rendez-vous de 1 4 h, 1 5 h, 1 9 h et 21 h1 5
Belki de ikizler Timmy ve Tommy onu ilk ismiyle çağırıyorlardır, hizmetçiyi ise "anne" diye. Belki de Belinda'nın Prozac kutusuyla saat 2, 5, 7 ve 9 : 15'teki hesaplaşmasıdır.
Merde aux auditions, aux pom-pom girls, et à Belinda McGovern.
Seçmeleri s.... r edin, amigo kız liderliğini s.... r edin,... ve Belinda McGovern'ı s.... r edin.
Belinda a été excommuniée par ses évêques écervelés.
Belinda beyinsiz rahipleri tarafından aforoz edildi.
Belinda Brown, Tennessee.
Belinda Brown, Tennessee.
- Bélinda, ici!
Belinda, gel buraya.
all et BeIinda divorcent en 1976.
Ali ile Belinda 1976'da boşandı.
Belinda, pourquoi t'y retournes pas toute seule?
Belinda, bir fikrim var. Neden kendi başına geri dönmüyorsun?
Belinda, on y va!
Belinda, haydi gidelim!
Arrête, Belinda.
Haydi Belinda.
Belinda pense que ce petit jeu... entre toi et Jamie, ce n'était pas du chiqué.
Belinda'yı, Jamie ve senin arandaki ufak dudak hareketinin gerçek olduğuna inandırmışsın.
- C'est Belinda qui t'a dit ça aussi?
- Tahmin edeyim, bunu da mı Belinda diyor?
Belinda Mathison, entrée pour une céphalée hier soir, mais c'était une hémorragie cérébrale.
Belinda Mathison. Dün gece baş ağrısı şikayetiyle gelmiş. Beyin kanaması çıkmış.
C'était son groupe favori quand elle avait mon âge, et il est signé par Belinda
Benim yaşımdayken bu grubu çok severmiş.
Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein, Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr, Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter,
Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.
Bonjour.
Merhaba, Belinda.
Belinda Casey.
- Belinda Casey.
- Belinda!
- Belinda!
Où est Belinda?
Belinda nerede?
Belinda, tu...
Belinda.