Translate.vc / French → Turkish / Berg
Berg translate Turkish
257 parallel translation
Pat Rafferty et Hymie Berg...
Pat Rafferty ve Hymie Berg.
Berg construit un nouvel atelier.
Berg yeni bir dükkân açıyor.
Alors que Berg met 12 zlotys dans son devis pour l'installation d'une porte.
Berg kapı montajına 12 zloti alıyor.
Berg a encaissé 48 zlotys pour ça. Et toi, il t'a donné 6 zlotys!
Berg onlar için 48 zloti alıyor ve sana altı ödüyor.
Chaque jour, Berg gagne 42 zlotys sur ton dos!
Bu durumda senden günde 42 zloti kazanıyor
Berg dit qu'on est obligés.
Berg katılmam gerektiğini söyledi. Bu zorunluymuş.
Je reviens plus chez Berg.
- Bir daha Berg'in yanına dönmüyorum. - Gerçekten mi?
- Van Der Berg!
- Van der Berg.
Mets-toi contre le mur, Van Der Berg!
Pekâlâ, duvara yaslan Van der Berg.
Il a étudié la musique en Allemagne, à Heidel... berg.
Almanya'da müzik eğitimi almış Heidel - Berg'de.
T'as pas vu Berg?
- Berg nerede biliyor musun Smalley?
J'ai ordre de vous conduire au château de Berg cette nuit-même.
Majestelerini bu gece Berg Kalesi'ne götürmem emredildi.
Cross, ça fait des mois que je n'ai pas joué du Webern ou du Berg.
Cross, Webern ya da Berg oynamayalı aylar oldu.
Mon nom est Berg.
Adım Berg.
Berg.
Berg.
Haagen Ludwig Berg, acteur et lieutenant de réserve de l'armée.
Haagen Ludwig Berg, bir aktör ve orduda yarı zamanlı bir teğmendir.
Adapté du roman Jean-de-Berg ( Catherine Robbe-Grillet )
Jean de Berg'in romanından uyarlanmıştır.
- Je suis M. Berg, du fisc.
- Ben Gelir İdaresi'nden Bay Berg.
- Non, M. Berg.
- Hayır, Bay Berg.
Détends-toi et reste hors du regard de Berg.
Rahatla ve mümkün olduğunca sırtını Berg'e dön.
Miss Berg désire un tambourin.
- Bayan Berg bir tef istiyor. - Peki.
Miss Berg, vous désirez me voir?
- Beni mi görmek istediniz Bayan Berg?
Je voudrais choisir un iceberg de bonne taille, y creuser un orifice, y installer deux moteurs diesel de 20 000 chevaux et conduire le premier Brewster Berg à la Mecque.
Now.Oraya gitmek ve iyi boyutlarda bir buzdağı seçmek isterdim. Onun kıçından, kazarak bir oda açmak.. .. içine 20,000-beygir gücünde dizel motor takmak,..... ve denizlerde açılmakl Brewster'in Bergi Bir numara Mecca'ya.
-... berg.
Greenbaum.
Berg, Kirkpatrick.
Kimmiş o? Burke ya da Patrick.
M. et Mme Berg. Ils sont dans la salle d'attente.
Bay ve Bayan Berg bekleme odasındalar.
Mme Berg est très contrariée.
Bayan Berg oldukça kötü durumda.
J'en conclus donc que vous êtes M. Kint, celui qui a éliminé Saul Berg.
Siz de Saul Berg'ün defterini düren Bay Kint olsanız gerek herhalde.
Vous êtes tous responsables du meurtre de Saul Berg et de ses gardes du corps.
Beşiniz de Saul Berg ile korumalarının cinayetinden sorumlusunuz.
Continuez comme ça! " Ce n'est pas Alec Berg?
- Şu Alec Berg değil mi?
Alec Berg. - John Houseman aimerait ce nom.
Adamın John Houseman tarzında adı var.
- Oui. Alec Berg.
- Alec Berg.
Monsieur Berg.
Bay Berg.
- Non, Alec Berg! Elaine!
- Elaine?
Tu as appelé Alec pour le remercier?
Alec Berg'ü arayıp, hokey biletleri için teşekkür ettin mi?
Tu as vu Alec?
Alec Berg'le konuştun mu?
Alec Berg!
Alec Berg.
"Vous avez rendu votre copie, monsieur Berg?"
Ödevinizi verdiniz mi Bay Berg?
J'aimerais voir le docteur Berg.
Lütfen, hemen Dr. Berg'ü görmeliyim.
Bonjour, docteur Berg.
Oh, merhaba, Dr. Berg.
Cet Andrew Berg travaillait pour vous, pas vrai?
Bu Andrew Berg senin için çalışıyordu, değil mi?
J'ai pensé à une camarade de classe...
- Eski bir arkadaş hatırladım... - Anna Berg?
Anna Berg? ... qui s'appelait Anna Berg.
... Anna Berg adında biri.
Je vais au Berg.
BERG E GiDiYORUM.
C'est Van Der Berg...
- Van der Berg.
Où est Berg?
Berg nerede?
Pas vrai, Berg?
Öyle değil mi Berg?
Nous menons le Roi au château de Berg!
Kralı Berg Kalesi'ne götürmek zorundayız.
Ça vous a plu?
Bayan Berg, bu gece çaldığım eseri beğendiniz mi?
Si.
Alec Berg.
- John Houseman?
- John Houseman mı? - Hayır, Alec Berg.