English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Blackwell

Blackwell translate Turkish

236 parallel translation
L'Amiral Blackwell vous appelle à Corregidor.
Amiral Blackwell derhal sizinle görüşmek istiyor.
Mais je lui ai dit : "M'man, tu devrais obtenir un papier de ce M. Blackwell, parce que je suis l'aîné et tu sais que papa voulait que j'aie le ranch."
Ama ona dedim ki "Anne, bak. Eğer Bay Blackwell'den bir sözleşme istersen iyi olur çünkü ben ağabeyim, ve biliyorsun Babam bu çiftliği benim almamı isterdi."
Et 12 bocaux de cornichons.
Ve bir düzine Crosse Blackwell et konservesi.
A l'inverse de mes prédécesseurs, les directeurs Johnson et Blackwell, je n'ai pas de système de bonne conduite, ni de conseils de détenus.
Benden önceki, müdür Johnson ve Blackwell gibi, davranış programlarım yok benim. Mahkumlar Konseyi yok.
Ma plus grande fierté, M. Holmes, depuis que Blackwells a publié mes "Réflexions en marge d'Horace",
En gururlu anım, Bay Holmes. Blackwell yayınlandığından beri,
- Apache 5 h-terre! - Blackwell, 3h-ciel!
Temas, saat 5 yönünde, aşağıda.
Ken Blackwell, un ex-pilote de la CIA qui a mal tourné. 300 passages de frontière avec de la drogue.
Adamlardan biri Ken Blackwell, CIA pilotluğundan dönme 300 kadar sınıraşırı uyuşturucu seferi var.
Lady Eva Blackwell.
Leydi Eva Blackwell.
Lady Eva Blackwell.
Leydi Eva Blackwell'in
J'étais dans la librairie quand vous avez emprunté le livre Volé. Je l'ai volé.
Geçen gün Blackwell'deydim ve seni bir kitap kiralarken gördüm.
Tiens, voilà M. Blackwell!
- Şu gelen Bay Blackwell, değil mi?
Transmission de l'amiral Blackwell.
Amiral Blackwell'den mesaj geliyor.
- Hé, mettez-la en veilleuse.
- Bay Blackwell, gazla artık.
On n'a pas besoin d'un autre proces Blackwell.
Larry, Blackwell davasında olduğu gibi bir başka davayı daha kaldıramayız.
Alors pour rectifier, j'ai de la semence de Blackswell.
Bu büyük bir sorun ve bunu düzeltmek için Blackwell spermlerinden bir fincan getirdim.
C'est l'agent Blackwell qui parle, Edgar.
Ben Ajan Blackwell, Edgar.
Merci, M. BCBG.
Sağ ol Bay Blackwell.
Y avait juste moi, Paloma. Marlo et Mr Blackwell.
Ben, Paloma, Marlo ve Bay Blackwell.
T'as une classe terrible.
Bay Blackwell'den daha havalısın.
Et la promo du mois, un débat entre M. Blackwell et Mr T.
Bu ay özel bir programımız var, Bay Blackwell ve Bay T. münazarası.
89, procès Blackwell Arms.
- 1989 Blackwell Silah davası.
Blackwell Arms.
- Blackwell Silah.
Tu connais Otis Blackwell?
Hiç Otis Blackwell'i duydun mu?
- Sloane a gardé la liste Blackwell?
- Sloane'un Blackwell İndeksi'ni Langley'ye verdiğini sanıyordum.
Un ministre russe de la liste Blackwell nous donnera accès au Milsat.
Jack, Blackwell İndeksi'nden Rus bir bakanı bulduk. Askerî Uydu'ya girmemizi sağlayabilir. Haber vereceğiz.
Regardez la liste Blackwell.
Blackwell İndeksi'ne bak.
Parmi les objets retrouvés, il y avait l'index Blackwell.
Bunlar arasında Blackwell İndeksi de vardı.
Blackwell?
Blackwell mi?
Damien Blackwell, dirigeant du Gouse Crime Syndicate.
Damian Blackwell : Gauss suç örgütünün başı.
Il y a deux semaines, le QG secret de Damien Blackwell a été identifié et investi par les autorités françaises.
İki hafta önce Damian Blackwell'in gizli operasyon merkezi tespit edildi ve Fransız yetkililer baskın yaptı.
Sloane l'a contacté. 40 minutes après que l'index Blackwell ait été volé.
Sloane onunla temas kurmuş. Blackwell indeksi çalındıktan 40 dakika sonra.
Depuis le SD-6, Sloane veut l'index Blackwell.
Sloane SD-6'dan beri Blackwell İndeksi'ni istiyor.
Gentlemen, comme promis... L'index Blackwell.
Beyler, söz verdiğim gibi, Blackwell İndeksi.
Comme vous, Jack ne m'aurait jamais fait confiance avec l'index Blackwell.
Senin gibi, Jack de Blackwell İndeksi konusunda bana güvenmiyordu.
M. Blackwell a construit l'hôtel pour divertir ses amis et il y aurait des passages secrets et des glaces sans tain partout.
Bay Blackwell burayı arkadaşlarıyla iyi vakit geçirebilmek için yaptırmış. Her tarafta gizli geçitler ve çift taraflı aynalar var. Ama ben onları asla bulamadım!
- Un incendie, en 1971, l'a dévasté et a tué M. Blackwell, son épouse et quelques autres.
Ne olmuş ki? 1971'de büyük bir yangn çıkmış. Bay Blackwell'in, karısının ve birkaç kişinin daha ölümüne neden olmuş.
La planque de Blackwell.
Blackwell'in özel kasası!
Dr Blackwell, j'ai ressenti quelque chose, là-bas.
Doktor Blackwell, orada bir şeyler hissettim.
- Professeur Blackwell?
Profesör Blackwell? - Evet?
Dr Blackwell. Pourquoi?
Doktor Blackwell, neden?
Primo, on en parle à Blackwell.
Birincisi, Blackwell'e anlatırız.
Je veux en discuter avec le Dr Blackwell.
Bunu Doktor Blackwell'le konuşmak istiyorum.
Blackwell s'est débarrassé du corps.
Blackwell bedenden kurtuldu.
- Je m'en suis occupé. - Dr Blackwell...
- Sana hallettiğimi söyledim.
Arrêtez pas vos idioties, ou je devrai vous suspendre.
- Dr. Blackwell... Bu saçmalığı sürdüreceksen seni uzaklaştırmak zorunda kalacağım.
Katherine, Doug Blackwell.
Katherine, bu Doug Blackwell. - Profesör. - Merhaba.
OK, la pizzeria Blackwell.
Tamam, Blackwell'in Pizza Dükkanı.
Le directeur de la mine, Dan Blackwell, il a touché des indemnités après l'explosion.
Madenin İcra Kurulu Başkanı, Dan Blackwell denen adam patlamanın ardından devletten para almış.
La liste Blackwell?
Blackwell İndeksi mi?
Dans le classeur de Blackwell.
Blackwell'in dosya dolabında.
- Allons voir Blackwell.
- Tamam, Blackwell'e gidiyoruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]