Translate.vc / French → Turkish / Boca
Boca translate Turkish
353 parallel translation
M. Harrison, il y a du mou à la barre!
Bay Harrison, dümen boca!
Je sais que je ferais gicler ma sauce
Sosu üstüme boca ederdim
Non, deux hommes m'ont fait avaler une bouteille de whisky.
Hayır, o iki adam koca bir şişe burbonu boğazımdan aşağı boca ettiler.
Ou du vif-argent dans la bouche.
Ya da ağzını açıp cıva boca etmeyi.
Notre ami s'appelle Boca.
Dostumuzun adı Boca.
Salvatore Boca.
Salvatore Boca. B
- Tu connais Sal Boca à Brooklyn?
- Sana bir ad vereceğim. Sal Boca. Brooklyn.
- Boca?
- Boca?
- Il ne faut pas lâcher Boca!
- Bence Boca'nın peşini bırakmayalım.
Angie Boca, accusée de délit mineur.
Angie Boca, hafif suçtan ceza yedi.
Lou Boca, accusé de complicité et de détention de stupéfiants.
Lou Boca, çeteden ve uyuşturucudan suçlu bulundu.
Je vais te la verser sur la tête.
Yaparım. Bunu başından aşağı boca ederim.
- Boca Raton. Je n'ai pas voulu avoir sur moi tout ce liquide, c'est bien compréhensible.
Boca Raton ve o kadar miktarda nakit parayı yanımda taşımak istemedim.
Elle le vide sur la table.
Masaya boca ediyor.
On était réveillés à l'aube par des seaux de poissons crevés.
Her sabah başımızdan aşağı boca edilen bayat balıklarla uyanırdık. Ev mi?
On te croyait mort à Boca del Toro.
Senin Boca del Toro'da öldürüldüğünü sanıyorduk.
Je n'oublierai jamais Boca del Toro.
Boca del Toro'yu uzun süre unutamadık.
si tu te redresses pas, tu vas tout faire tomber sur Al.
Uçağı düzeltmezsen bombaları Al'in üstüne boca edeceksin.
Il remplit l'avion d'eau, et la balance sur le feu.
Uçağı suyla doldurup alevlerin üstüne boca etmiş.
62 000 places, 45 loges VIP, et pour moi, une propriété à Boca Raton, et une adhésion au club de polo de Palm Beach.
62000 kisi kapasiteli. 45 V.I.P. odasi. Ve benim için Boca Raton plus, Palm plaji ve polo och country klüb'e bedava üyelik.
Passent au four et blondines sortant en gais troupelets.
Köpüğü de edin sonunda boca. Kalıp dolunca fırına verin eseri.
Je suis Joey Boca.
Adım Joey Boca.
Joey Boca est arrivé.
- Joey Boca geldi. " Hey, ben Joey.
- Au revoir, madame Boca.
- Tanıştığımıza sevindim Bn. Boca.
Madame Boca?
Bn. Boca?
Paraît qu'ils ont palpé le gros paquet pour descendre Joey Boca.
Harlan ve kuzeni Marlon. Joey Boca'yı öldürmek için çok para almışlar.
Madame Boca, c'est un crime ou un accident?
Boca, tutku suçu muydu?
S'il vous plaît!
Lütfen. - Bn. Boca!
Leur petit-fils fait du cabaret à Boca.
Torunları Boca'da hava durumu sunan bir komedyenmiş.
Ma soeur habite à Boca.
Kız kardeşim Boca'da yaşıyor.
Moi, je couvre le goût avec du lait.
Ben sütü boca etmeden o tadın önüne geçemiyorum.
La mère habite Boca Raton, en Floride.
Annesi Boca Raton, Florida'da yaşıyormuş.
Elle allait peut-être en Floride l'hiver.
Belki de Boca Raton'daki, kışlık evdir.
On devra déménager. On s'installera à Boca.
Burada yaşayamam, Boca'ya gitmeliyim.
"Del Boca Vista." Mais pour l'instant, ils se planquent chez Oncle Leo.
"Del Boca Vista." Fakat geri dönmeye pek hazır değiller..,... bu yüzden Leo amcamda kalıyorlar.
Il n'y a plus rien à vendre à Del Boca Vista?
Bana Del Boca Vista'da bir tane bile daire olmadığını mı söylüyorsun?
Vous voulez pas de nous à Del Boca Vista?
Bizi Del Boca Vista'dan uzak tutmaya mı çalışıyorsunuz?
On s'installe à Del Boca Vista même!
Tam Del Boca Vista'ya taşınıyoruz!
À Del Boca Vista!
- Del Boca Vista.
Les Costanza vont habiter à Del Boca Vista.
Çünkü Costanza'lar Del Boca Vista'ya taşınıyorlar.
Comme tu le sais, nous n'irons pas à Del Boca Vista, en Floride. Je le sais.
George, senin de bildiğin gibi..,... ben ve annen Florida Del Bolca Vista'ya taşınmıyoruz.
- J'ai besoin de votre permission pour réserver deux billets pour Boca Raton.
- Efendim, Boca Raton, Florida'ya iki bilet ayırtmak için izin istiyorum.
Devine de quoi est morte une de ses patientes à Boca Raton?
Bil bakalım Boca Raton'da ölen hastalarından biri kim?
Il m'a versé du café sur le pénis... m'a volé mes vêtements, et s'est enfui.
Penisime kaynar kahve boca etti... giysilerimi aldı ve kaçtı.
La première fois que j'ai aimé, c'était en juin 1975, à Boca Raton.
İlk kez 1975 Haziranı'nda aşık oldum, Boca Raton'da.
Pas de pluie demain à Andrews mais il pleut à Boca Raton.
Yarın Andrews'da yağmur yok. Ama Boca Raton yağışlı.
Que l'avion aille donc à Boca.
O zaman uçak Boca'ya insin.
Connie dit de le faire aller à Boca.
Connie uçağın Boca'ya inmesini istiyor.
On a dû détourner l'avion sur Boca Raton.
Uçağı Boca Raton'a indirmek zorunda kaldık.
García Gómez l'a éliminé à Boca del Toro.
- Garcia Gomez, Boca del Toro'da onu öldürmüstü.
- Boca Raton?
- Boca Raton?