Translate.vc / French → Turkish / Bop
Bop translate Turkish
165 parallel translation
Allez.
Bop.
Be-bop.
Bap bap.
Pas de be-bop?
- Bize bop çalsana.
Je ne suis pas un fanatique de be-bop!
Şu berbat be-bop'tan hoşlananlardan değilim.
Cinq cartes, mise de départ de 25 $.
5 kart dağıt, bop 25.
O. K : "Bop".
Tamamdır. Bop
On inventera le Kangourou-Bop.
Kanguru Dansını yaratırız.
Si vous n'aimez pas le rock n'roll, vous ratez quelque chose Si vous aimez le be-bop, venez donc écouter
Rock'n'roll sevmeyen, anlamaz zaten müzikten dans etmekse istediğiniz, haydi, gelin dinleyin
La cigogne du be-bop allait arriver
Dans eden bir leylek getirmiş beni
Well, be-bop-a-lula She's my baby
Aha, bi bap la lu la, Bebeğim benim.
Be-bop-a-lula She's my baby
Bi bap la lu la, Bebeğim.
Ils sont bruyants, se couchent tard, écoutent du be-bop.
Çok gürültücü tipler. Gece yarılarına kadar caz müzik yapıyorlar.
Mais s'il faut, je passe du be-bop soft.
Ama bir Gary Lewis parçası da çalabilirim.
Le be-bop! La musique de l'avenir!
Bebop, geleceğin müziği.
Oop-bop, mon cul!
Oop-bop, kıçıma!
"Le be-bop pervertit la jeunesse."
"Bebopa yönelmek genç beyinlerin ahlakını bozuyor."
Tu es avec le roi du be-bop et tu viens d'être payé.
Şimdi Bebop'un kralıyla birliktesin ve daha yeni para aldın.
Paul m'a rencontré le premier jour où j'ai fait Be-Bop-A-Lula sur scène.
Paul ile, Be Bop a Lula'yı sahnede ilk kez okuduğum gün tanıştık.
- Bonjour, messieurs.
- Günaydın millet. - Günaydın Bop.
Hé, est-ce qu'ils ont Be-Bop-A-Lula là-dessus?
"Be-Bop-A-Lula" var mı?
Be-Bop et une petite Lithuanienne appelée Danesa.
"Be-Bop" ve Danesa adında küçük Litvanyalı bir kız.
- Be-bop.
- Be-bop.
Be-bop.
Be-bop.
- C'est du Bop.
- Domuz Latin değil o, Bop.
- Ouais, ça vient de be-bop.
- Evet, bebop'tan geliyor.
Ouais, c'est cool. Ça m'arrive d'écrire en Bop.
Evet, bu iyi, bu bop şeylerinin bir kısmını yazıyorum.
Un jeu ouvert ne peut pas voir un jeu aveugle et il faut payer deux fois la première mise pour voir son adversaire.
Eli açık biri kapalı birini göremez. Rakibini görmek iki bop eder.
Salut, Baby Bop.
Selam Baby Bop.
Hee bop dee-bop bop, je t'aime.
Hee bop dee-bop bop, seni seviyorum.
Le guitariste qui peut jouer Ça sera forcément bon. C'est be-bop.
Bu "bebop".
Ici l'infirmière Grololo du cabinet du Dr. La-bop-duh-duhp-boop-boop.
Ben Dr. La-bop-duh-duhp-boop-boop'un ofisinden hemşire Bigrack.
Dee Dee a compté : "1, 2, 3, 4" et ils ont chanté "Blitzkrieg Bop".
Dee Dee 1-2-3-4 diye sayardı ve Blitzkrieg Bop'a girerlerdi.
En faisant la danse du poulet à poil d'oncle Bart, j'ai pris conscience de mon bonheur.
Dum-dum, bah, du-dum-dum, dop-bop... Ben amcam Bart'ın öğrettiği "Çıplak Piliç" dansını yaparken, hayatın daha iyi olamayacağını fark ettim.
Où tu vas? Il est temps de sortir le Cogne-le. Cogne-le!
- Bop It'i çıkarma zamanı geldi.
Cogne-le!
- Bop It!
C'est lui qu'on sort quand on a besoin de ranimer une soirée.
Bop It, hayat öpücüğü isteyen görüşmelerde çıkardığımız bir şeydir.
Ils l'ont poussé sur le coté, ont jeté dessus un robot qui faisait, "Bip-Bop, Doit Détruire Comédie."
Son sahneyi ekranın bir köşesine öteleyip robotun tekini koydular o da "komediyi yok etmeliyim" diye dolaştı ortalıkta.
Car cette petite chatte veut une mise à jour sur le be-bop, maestro.
Çünkü bu havalı kedi biraz caz yapmak istiyor, şef
Checkez ou ouvrez.
Bop mu bahis mi?
Tout le monde a checké.
Herkesten bop.
Check.
Bop.
A condition d'essayer
Bop bop bop... Çaba gösterirsek
" Pas besoin de be-bop
Bebop yoktu
Je fais une première mise.
Bop.
Je passe.
- Bop. - Dur bi dakika.
Parole.
- Bop.
Ie roi et la reine, sont M. Nogerilli... et Mlle Zinone.
A well-a bop a bop a hula Rock-a-hula rock-a-hula
- Du Bop?
- Bop?
Oui, oui, bonne idée.
- Bop It, iyi fikir.
- Check.
- Bop.
A vous de parler.
- Beyefendi bop dedi.