Translate.vc / French → Turkish / Breath
Breath translate Turkish
58 parallel translation
Voulez-vous demander aux musiciens de jouer scandale à Ia cour?
En sevdiğim şarkıyı, A Breath of Scandal'ı çalmalarını söyler misin?
Voulez-vous bien jouer scandale à Ia cour?
Benim için A Breath of Scandal'ı çalar mısınız?
En prenant ce dernier souffle
# While I draw this fleeting breath
- Et c'est loin d'être fini!
- Hold your breath--it gets better!
# # When you re sporting fresh breath. # # # # Before you strike # #
.. ve kadına saldırmadan ferah bir nefesin olsun.
I carry St. Peter in my breath and the saliva I spit
St. Peter'i nefesimde taşıyorum ve tükürdüğüm tükürük
Je laisse s'exprimer le bébé en moi. Mais, je suis sur "Breathe", pas question de dormir : - )
Kendimi, içimdeki bebeğe bırakıyorum ama "Breath" ile o kadar meşgulüm ki uyuyamıyorum. : - )
On en reste sans voix.
Breath-konuşuyor. Bu nedir?
Il faut que tout le monde t'admire, alors allez, Gracie Adler, on va sortir d'ici, affronter cette nouvelle journée et mettre le feu.
Ve dünyanın da bu güzelliği görmesi gerek. Kalk Gracie Adler. O yataktan kalkıp bu kapıdan çıkacağız ve yeni günü Breath of Fire'la selamlayacağız.
* Just like your breath *
* Tıpkı nefesin gibi *
If you don t mind me saying if that don t work, your breath will get the job done because you definitely need some tic tacs, because your breath stinks!
Söylediklerimden gocunmazsan bu işe yaramazsa nefesin kesinlikle işi bitirir çünkü ağzın berbat koktuğundan kesinlikle naneli şekere ihtiyacın var.
J'ai grandi dans une ferme laitière près de Cuffle's Breath Wash sur Aerelon.
Cuffle's Breath Wash kentinin dışındaki bir çiftlikte doğdum ve büyüdüm Aerelon da.
I wouldn t hold your breath ( n'esperez rien ).
Yerinizde olsam fazla heyecanlanmazdım.
Well, l'am not the one that ll need to hold my breath.
Burada heyecanlanması gereken kişi ben değilim.
Le Devil Breath.
"Şeytan'ın Nefesi."
Intéressant, car celui-là a ingéré du Devil Breath.
İlginç, çünkü bunun vücudunda "Şeytanın nefesi" vardı.
- Et? J'en ai versé. Mais je sais rien du "Devil's Breath".
Yine de "Şeytanın Nefesi" hakkında bir bilgim yok.
If I should die before I wake, it s'cause you took my breath away, losing you is like living in a world with no air
* Eğer uyanmadan ölürsem * * Sebebi nefesimi kesmen * * Seni kaybetmek, havasız bir dünyada yaşamak gibi *
If I should die before I wake, it s'cause you took my breath away, losing you is like living in a world with no air
* Hayal et, hayal et, hayal et * Teşekkür ederim.
- Cold breath.
Dondurucu nefesim.
On a ouvert pour Alice in Chains à Vancouver. Voix de Kevin Le vendeur de t-shirts Breath Vancouver - 11 janvier 1991
Alice in Chains grubunun ön grubu olarak çalmak için Vancouver'a gittik.
Pendant Breath, les agents de sécurité ont viré un mec bourré.
Breath şarkısını çalıyorken güvenlik görevlisi sarhoş bir çocuğu dışarıya çıkartmıştı.
Your smile is like a breath of spring Your voice is soft like summer rain
* İlkbahar esintisi gibi gülümseyişin, yaz yağmuru gibi yumuşak sesin *
J'ai beaucoup joué au scrabble en ligne, avec une fille qui s'appelle Cheeto Breath.
Cheeto Nefes adında bir kızla defalarca online scrabble oynadım.
Vous êtes dans ma juridiction, Shérif Haleinedecul.
Artık benim yetki alanımdasınız, Şerif Butt Breath.
♪ But now you take my breath away ♪
* Ama nefesimi kesiyorsun şimdi *
♪ You take my breath away ♪
* Kesiyorsun nefesimi *
♪ Take my breath away, oh... ♪
* Kesiyorsun nefesimi *
♪ Take my breath away... ♪
* Kesiyorsun nefesimi *
♪ Take my breath away ♪
* Kesiyorsun nefesimi *
♪ Take my breath away... ♪ applaudissement du public
* Kesiyorsun nefesimi * Çeviri :
♪ stop me and steal my breath ♪
* Büyülüyor beni, kesiyor nefesimi *
Take a deep breath and sigh
* Derin bir nefes al ve ver *
Take her breath away. ( référence à la BO de Top Gun )
Nefes al.
"over Washington Square, our breath comes out white clouds, " mingles and hangs in the air... "
"Nefesimiz bulut olarak gökyüzüne karışıp savruluyor."
Et pourquoi pas Room to breathe?
- Room To Breath'e ne dersiniz?
Frozen I held my breath
* Biliyordum yeni bir yuva bulduğumu *
Beauty in all she is Every breath
* Her saat hazırladı bu noktaya *
Here comes the breath
♪ Önce nefes geliyor
♪ When I stand here taking every breath ♪ ♪ With you?
* Burada her nefesimi seninle alırken *
Un explosif utilisé dans certaines balles appelées Dragon's Breath ( souffle du dragon ).
Patlamada belli ki ejderin nefesi kullanılmış. *
♪ Blue Bloods 3x21 ♪ Devil's Breath Première diffusion le 26 avril 2013
♪ Blue Bloods 3x21 "Şeytanın Nefesi" ♪ Çeviri ; MCHTRGN
[And what I know is there will never be a day ] [ Et ce que je sais, c'est qu'il n'y aura jamais un jour ] [ You aren't just a breath away ] [ Tu n'est pas seulement un souffle ] [ And through it all l've gotta hold to what I know ] [ Et à travers tout cela, je tiendrai fermement à ce que je sais]
# bir nefes kadar bana yakın olmadığın # # bir gün bile yoktur hayatımda # # ve bunlardan geçerken Ben bildiğime tutunacağım #
♪ so take a deep breath, take in all that you could want ♪
♪ so take a deep breath, take in all that you could want ♪
à un patient de 70 ans dont la dernière expérience était Maui Wowie ( = cannabis hawaïen )? "
Green Dragon's Breath esrarı temin eder? "
"The Fader", "Iron Throng", "Bad Breath"
"Brooklyn Vegan", "Pitchfork" "The Fader", "Iron Throng", "Bad Breath."
Je sens à peine mon souffle
"My breath catches ever so slightly."
Tetine "And I hold my breath till"
Çeviri : freecare "Faruk Kaygısız"
J'ai pensé que J'ai senti caca souffle.
I thought I smelled poo-poo breath.
I used to bite my tongue and hold my breath
# Dilimi ısırıp nefesimi tutardım eskiden #
S'il te plaît?
- Teşekkürler! "Just let me catch my breath." Lütfen?