Translate.vc / French → Turkish / Broken
Broken translate Turkish
146 parallel translation
Broken Hill a aimé nos robes.
KıyafetIerimiz Broken HiII'de sansasyon yarattı, hatırlasana.
Casser... je casse...
Broke... Broken.
J'imagine que Forrest en a une derrière la tête, là où Broken Nose Jack McCall a tiré sur Wild Bill Hickok.
Sanırım Forrest'in kafasının arkasında da bunlardan biri var tam Broken Nose Jack McCall'ın Wild Bill Hickok'vurduğu yerde.
En deuxième année, j'ai marqué 14 points en solo... avec une entorse à la cheville. une phalange cassée, une hernie duo-vénale et un hématome subdermal.
My sophomore year, I ran 14 in on my own with a sprained ankle a broken phalange, a ruptured duodenum and a subdermal hematoma.
Je suis revenu au Nebraska pour m'arrêter... Au musée du comté de Custer à "Broken Bow" Pour voir leur impressionante collection de pointe de flèches.
Tekrar Nebraska'ya döndüm ve Broken Bow'daki tarih müzesine giderek mızrak başı koleksiyonunu gördüm.
Deux soldats Sulibans se seraient crashés près de Broken Bow, dans l'Oklahoma.
Onlar, bazı ilginç gerçekleri ortaya çıkardı. Görünüşe göre iki Suliban askeri "Broken Bow, Oklahoma" denen bir yerin yakınına düşmüş.
J'étais au bar Broken Spoke avec le mec le plus chiant du monde.
Kasabanın en belalı adamıyla bir barda oturuyordum.
Abandonné à la naissance, j'étais seul à l'âge le plus tendre... luttant pour ma survie dans les rues de Beverly Hills... essayant de survivre sur le Boulevard des Rêves Perdus, me prostituant sur Hollywood et Vine.
Doğar doğmaz terkedilmiş, Küçücükten beri yalnız. Beverly Hills sokaklarında hayatta kalma mücadelesi vermiş. Broken Dreams Caddesinde kendi yolunu bulmaya çalıştı.
Broken Barrier.
- Kırık Bariyer. - Öyle mi?
On va regarder Sword of the Broken Fist.
Sword of Broken Fist'i izleyeceğiz.
Mec, on est â Broken Ridge, dans le Colorado, et c'est l'été.
Adamım, balıkçı yazları Colorado Broken Ridge de.
Dernier été ennuyeux â Broken Ridge et â moi la liberté.
Broken Ridge de sıkıcı bir yaz daha ve sonra özgürüm.
Abrams, toi et Crossfield prenez la route nord jusqu'à la station de police d'état à Broken Bow dans le Nebraska.
Abrams, sen ve Crossfield kuzey rotasını alıyorsunuz Nebraska yolu üzerindeki Broken Bow eyalet polisi kışlası'na kadar.
- Genre Brokeback Mountain.
- Merhaba, ben Broken Mountain *.
Des sources nous confirment qu'il y a un lien entre ce qui s'est passé ici au centre ville... Et le massacre de Broken Spawn dans le désert
Araştırmaya yakın kaynaklar, şehir merkezindeki bu olayla çöldeki Broken Spoke katliamı arasında bir bağlantı olabileceğini belirtiyorlar.
And in the town of broken dreams
# Kırık hayaller # # Şehrinde #
Au Broken Spoke, ce vendredi, après le match.
Broken Spoke, Bu cuma maçtan sonra.
Tu as déjà vu "Club Dread"?
Hey hiç "Broken Lizard's Club Dread" i izledin mi?
* a broken heart has mending... *
.
# Broken bottles under children s feet
# Broken bottles under children's feet
Saison 5 Épisode 03 Broken Ties ( v. 1.00 )
Sezon 5 Bölüm 3 Kopuk Bağlar
On arrive sur Broken Bow.
Broken Bow'a yaklaşıyoruz.
Je veux savoir ce que tu fais ici à Broken Bow quand on veut pas de toi à Broken Bow.
Broken Bow'da istenmiyorken burada ne arıyorsun bilmek istiyorum.
C'est pour ça qu'il m'a amené à Broken Bow.
Demek bu yüzden beni Broken Bow'a götürdü.
J'ai entendu que tu avais fait une apparition à Broken Bow.
Broken Bow'a gittiğini duydum.
Bon, écoute, moi et Bolger, on va déplacée toute l'installation que tu as payée et l'installer ici à Broken Bow.
Tamam, bak. Ben ve Bolger parasını ödediğin sistemi alıp Broken Bow'a götüreceğiz.
Maintenant vas dire à Buddy que la prochaine fois que je vais à Broken Bow si Bolger veut se vider le tuyau ou une simple boisson j'attends de vous un peu plus de gentillesse.
Buddy'ye söyle, Broken Bow'a bir dahaki gelişimde Bolger, çavuşu tokatlamak isterse veya ben soğuk bir şey içmek istersem biraz daha nazik olunmasını bekleyeceğim.
Ils allaient me jeter moi et Jimmy hors de Broken Bow.
Ben ve Jimmy'yi Broken Bow'un dışına iteceklerdi.
NCIS Saison 6 Épisode 13 Broken Bird Version 1.0 LOL
Navy NCIS 06x13 Broken Bird
Tu sais ce qu'est un Broken cowboy?
Çiğnenmiş kovboyun ne olduğunu biliyor musun?
Tu crois qu'elle peut faire le Broken cowboy?
Sence bu kız çiğnenmiş kovboyu yapabilir mi?
And old broken moonbeams
Affedersiniz.
Nine out of ten broken.
On tırnağın dokuzu kırık.
La Chuck France Team présente... Chuck Versus The Broken Heart Traducteurs :
Rommel, tyler78, RooKie, Quezacotl
I bust the windows out your car and, no, it didn t mend my broken heart
* Kırdım arabanın camlarını * * ve hayır, kırık kalbimi iyileştirmedi *
Down by Law, Broken Flowers...
- "Down by Low, Broken Flowers?"
Jimmy travaille au Broken K Ranch.
Jimmy, "Kırık K. Çiftliği" nde çalışıyor.
The target has broken through Limbo area.
Hedef, Limbo bölgesini geçmek üzere.
It s got to be love not a broken heart
# Kırık bir kalp değil, aşk olmalı
- Argent, Broken Hill.
- Benim için farketmez
And one of us has a broken heart
* Ve birimizin kalbi kırıksa *
Le Lys brisé?
"Broken Blossoms"?
Broken Hill.
Broken Hill'de.
Ouais, Eh bien, c'est mon ticket pour Broken Hill.
Evet, bu benim Broken Hill'e biletim.
Il est à Broken Hill.
Broken Hill'de yaşıyor.
Une broken arrow.
- Kırık ok.
C'est la première broken arrow qui revient nous hanter.
Canlanıp da bize musallat olan ilk kayıp nükleer silah bu.
Je sais même pas si je dois faire "Boulevard of Broken Dreams"
- Maçı aç. Ben söylediğim şarkıların sözlerini bile hatırlamıyorum. "Boulevard of Broken Dreams" i ya da "Three Coins in the Fountain" ı.
Dans Le Lys Brisé, il montre comment la réalité la plus sordide peut détruire les rêves les plus purs.
"Broken Blossoms" filminde menfur hakikatin en masum hayalleri bile mahvedebileceğini göstermiştir.
AB + Team . : La Fabrique :.
True Blood Sezon 3 Bölüm 2 : "Beautifully Broken"
Don't sit there broken-hearted
* Orada öyle oturma kalbi kırık * * Kalbi kırık *