Translate.vc / French → Turkish / Béatrice
Béatrice translate Turkish
843 parallel translation
Et, Gwendolen, n'oublie pas d'envoyer une carte à Tante Béatrice.
Gwendolen, bir tane de Beatrice Hala'ya göndermeyi unutma.
Tu as bien regardé Béatrice? Non.
Bea'ye dikkatlice baktın mı?
Béatrice, dépêche-toi, nous allons être en retard!
Béatrice, acele et biraz. Geç kalacağız.
J'emmène Béatrice à l'exposition Goya!
- Béatrice'i Goya sergisine götürüyorum.
Mes amitiés à Lord Burnstead et à la petite Beatrice.
Lord Burnstead ve küçük Beatrice'ye selamlarımı iletiniz.
Et le "Courrier du cœur"?
Beatrice, "Gönül Postası" nasıl?
Ma sœur Beatrice et son mari se sont invités à déjeuner.
Kız kardeşim Beatrice ile kocası Giles Lacy kendilerini öğle yemeğine davet ettirdiler.
Merci, Beatrice.
Ah, teşekkür ederim, Beatrice.
Au revoir...
- Güle güle, Beatrice, sevgilim.
- Votre avis sur Beatrice?
- Beatrice'i nasıl buldun?
- Vous avez vu Beatrice?
Yoksa Beatrice'le mi görüştün?
C'est Beatrice, je suis venue vous aider.
Benim, canım. Bee. Sana yardıma geldim.
Je ne veux pas que vous voyiez mon costume.
Ah, lütfen içeri girme, Beatrice. Kimsenin kostümümü görmesini istemiyorum.
Le bijou est parfait pour Beatrice.
Beatrice takı takmasını sever.
Beatrice est à côté d'elle.
Yanındaki Beatrice.
Allez chercher Beatrice.
Güzel. Beatrice'i çağır.
Le code a changé. Il y a un câble très important à décoder.
Beatrice, deşifre edilecek önemli bir telgraf var.
Beatrice Reiner.
- Ben Beatrice Rheiner.
- Vous avez été merveilleuse.
- Beatrice, muhteşemdin.
- J'ai une idée.
- Beatrice, bir fikrim var.
Je lui défonce le buffet dans votre chambre, Beatrice!
Evet, Kornblow'u senin odanda temizlerim, Beatrice.
Beatrice!
Beatrice! Beatrice!
C'est Beatrice Reiner.
Ben Beatrice Rheiner.
- Beatrice est prévenue?
- Beatrice'e söyledin mi?
Beatrice Reiner.
Ben Beatrice Rheiner.
Il fait aussi chaud qu'en été et l'air est aussi pur... qu'en automne, Beatrice.
Sanki mevsim yazmış gibi sıcak. Hava son derece berrak. - Sonbaharlar böyle oluyor.
Beatrice pense que le suicide est un meurtre.
Beatrice'e göre intihar etmek cinayet işlemekle aynı şey.
Si, Tante Beatrice.
Tabii ki anlıyor.
Oui, Beatrice.
Tabii, Beatrice.
Avec beaucoup de chaleureuses salutations... ta vieille amie, Beatrice Schröder.
"Kucak dolusu selamlar yolluyorum herkesten. Eski arkadaşın, Beatrice Schröder."
- Ma fille rentre demain... du collège et désirera sûrement voir Beatrice.
- Kızım yarın okuldan eve dönüyor, Beatrice'i görmek için can attığını biliyorum.
- Beatrice est toujours ravie.
- Beatrice ondan hep hoşlanmıştır.
Mais la belle Bea ne veut pas venir.
Fakat güzel Beatrice gitmek istemiyor.
C'est Beatrice Favrini.
Bu Beatrice Favrini.
Tu t'es battu avec Beatrice?
Beatrice'le kavga mı ettin?
Beatrice et moi, fini.
Beatrice'le ayrıldık.
Tu as encore quitte Beatrice?
Beatrice'ten ayrıldın mı?
- Beatrice. - Oui?
- Beatrice.
Vous devriez aller respirer dehors. Beatrice!
Dışarı çıkıp biraz temiz hava alsan iyi olacak.
Si Paris n'avait pas existe, pas de Beatrice.
Paris'e gelmeseydim, Beatrice olmazdı.
Tu es jolie, Beatrice.
Beatrice sen çok güzelsin.
Beatrice!
- Beatrice!
Et Beatrice?
Peki ya Beatrice?
Beatrice, tu dis des betises.
- Saçmalıyorsun!
- Comment vas-tu?
- Nasılsın Beatrice?
- Beatrice?
- Beatrice mi?
Vas-y sur Beatrice pour leur dire ce qui se passe.
Beatrice'i alıp oraya atla git ve onlara neler olduğunu anlat.
Salut, Beatrice.
Selam, Beatrice.
Viens, Beatrice.
Şimdi, gel bakalım, Beatrice. Gel bana, Beattie.
Allez.
Vo, vo. Buraya, Beatrice.
Viens, Beatrice.
Gel buraya, Beatrice.