Translate.vc / French → Turkish / Cannon
Cannon translate Turkish
352 parallel translation
Annulez mon déjeuner et... présentez mes excuses à M. Cannon.
Öğle randevumu iptal et ve Bay Cannon'dan özür dile.
- Juge Cannon.
Yargıç Cannon.
Arthur Cannon, Juge au Tribunal.
" Arthur Cannon, Kraliçenin yargıcı.
Où est la rue Cannon?
Cannon Sokağı nerede?
T'es déjà monté sur le Cannon Ball?
Wabash'de hiç Cannonball'a bindin mi?
Le ranch Cannon est à vendre.
Hmm. Cannon Çiftliği satışta.
Je vais de ce pas à la tonnellerie m'enquérir auprès de M. Cannon.
Tarif ettiğiniz yere gidip, Bay Cannon ile çiftlik konusunda görüşeceğim.
Il détient des parts dans plusieurs sociétés et se rend à Londres chaque matin il rentre par le train de 17 h 14 qu'il prend à Cannon Street, tous les soirs.
Birçok şirkete ilgisi var her sabah şehre gidip, her gece 5 : 14 treniyle Cannon Caddesinden eve dönüyor.
Un pistolet c'est "Fire Cannon"
Tabanca...
Elle pointe vers Cannon Street.
Cannon Street işaretlenmiş.
Ça fait des années que la station n'a pas été utilisée.
Cannon Street Station yıllardır kullanılmadı.
- On veut aller à Cannon Street, et vite.
- Cannon Street'e hemen gitmek istiyoruz.
- Il a fait le coup avec Dyan Cannon?
- Dyan Cannon'la böyle mi yaptı?
Puis, on a eu eu quelques temps durs dans les années 80, même en étant l'hôtel officiel des films "Cannon", mais nous revenons fort dans les années 90.
80'ler Otel Cannon Pictures için bile zor geçti. Ama geri dönüş yapıyoruz.
Les films Bouche-trou en cas de match annulé pour cause de pluie présentent Dyan Cannon, Troy McClure et les Muppets dans le film de 1977... Les Muppets au Moyen-Age.
Yağmur gibi yağan top oyunu yapımı Dyan Cannon, Troy McClure ve Muppet'lar 1977 yapımı Muppet'lar Ortaçağ'da filminde oynuyor.
- Il a le cannon sur la tempe!
- Çok riskli. Başkan orada, kafasına silah dayanmış bir durumda.
Une belle jeune femme derrière le cinéma Cannon.
Cannon Tiyatrosu'nun arkasındaki sokakta güzel, genç bir kadın.
La police a trouvé son corps derrière le cinéma Cannon.
- Polis, ceseti Cannon Tiyatrosu'nun arkasında buldu.
Dirk Cannon, un investisseur du Montana.
Dirk Cannon, Montan'dan bir yatırımcı.
Je l'ai offerte à Fred "Boum-Boum" Kanonu... au nom de mon amitié pour Dick Clark.
Dick Clark ile arkadaşlığımdan dolayı ona Freddie Boom Boom Cannon adını verdim.
Le mien est plus fouetté que Nick Cannon.
Benimki Nick Cannon'dan daha kremalı.
Oh, Leslie Kane...
Leslie Cannon. Kodadı :
On l'appelle le canon...
The Cannon.
Madame Cannon, on peut attendre le temps d'obtenir une injonction, ou bien vous nous aidez, vous rentrez à temps pour dîner avec votre famille et vous nous donnez une chance de retrouver ce petit.
Bakın Bayan Cannon, mahkeme kararı çıkarmak için bir saat daha bekleyebiliriz ya da bize yardım edip akşam yemeğinde ailenizle olursunuz ve bu çocuğu bulmak için bize gerçek bir fırsat verirsiniz.
C'était le Cannon Building.
Buradaki bina, Cannon Binası olmalı. Sen "Russell" yazmışsın.
- "Le coup de Cannon".
- Top patlaması.
- Mike Cannon?
- Mike Cannon?
M. Cannon, à cause de votre conduite imprudente... Elle aurait pu être renversée par un autobus.
Bay Cannon pervasız hareketleriniz yüzünden... müvekkilim sağ mesane kaslarında incinme var ve acı çekiyor.
M. Cannon, on peut ajouter la diffamation à nos accusations.
Bay Cannon davaya kolayca bir de iftira ekleyebiliriz.
M. Cannon, je vous en prie.
Bay Cannon, lütfen.
On m'a dit que l'affaire Mike Cannon allait être réglée à l'amiable.
Mike Cannon olayında uzlaşıyormuşuz diye duydum.
Station Cannon Street.
Cannon caddesi istasyonundayım.
dit-on.
Cannon Vulcan. Asılsız söylentiler gibi, Bir mermiden daha hızlısın.
Impressionnant.
Korkunç, Cannon!
Blood War et ses 23 soldats se rallient à Cannon Vulcan.
Brad Wong ve 23 alt kolu bundan sonra Cannon Vulcan'a katıldı.
Cannon Vulcan et à la libération après huit ans de prison de Blood War.
Şimşek'in patronunu öldüren Cannon Vulcan'un Şimşek'in liderlik rolünü alması için Ve 8 yıl sonra salık bırakılan Brad Wong.
Cannon Vulcan et Blood War.
Cannon Vulcan ve Brad Wong...
Cannon Vulcan.
Cannon Vulcan...
Blood War et Cannon Vulcan réduiront la ville en cendres.
Brad Wong ve Cannon Vulcan bu şehri savaş meydanına çevirmeyi arzuluyor...
Accident de voiture au carrefour de Commercial Road et Cannon Street.
CommerciaI Yolu ve Cannon Caddesi'nin kesiştiği yerde trafik kazası.
Mais vous ne pourrez pas échapper à l'œil de Mike Cannon.
Ama Mike Cannon'ın gözlerinden kaçamazsın.
Montre-moi ce qui se passe, Mike Cannon. Ca y est!
Göster kendini, Mike Cannon.
Je suis Mike Cannon, surveillance et sécurité du Montecito.
Ben Mike Cannon, Montecito Görüntüleme ve güvenlik.
"Malik Williams." Quoi?
Pamela Burris, Eric Cannon, Kristen Connor, Judith Dantzig Patsy Ewing, Mark Katz Malik Williams. " Ne?
Brett Cambell, M. Bartolucci.
Adım Brad Cannon.
- C'est quoi?
O neydi? Bu Carla, Human Cannon oyunundan.
Leslie Kane...
Leslie Cannon.
Il est à Cannon Street.
Cannon caddesindeymiş.
Cannon. c'est Brandon Heat. Ce petit-là...
Yanılıyorsun, Asıl cansıkıcı olan burda içmekte olan adam.
Mike Cannon.
Mike Cannon.
Mr. Cannon adore faire des cadeaux.
Çok cömertçe.