Translate.vc / French → Turkish / Cardio
Cardio translate Turkish
540 parallel translation
Oh tiens, les résultats de cardio de Mr Hicks.
Bay Hicks'in kalp taraması sonuçları.
C'est difficile à dire, mais je crois que c'est cardio-vasculaire.
Neler oluyor? Söylemesi zor ama galiba sorun, kalp-damar sisteminde.
Défaillance... cardio-vasculaire classique.
Bütün klasik kalp damar yetmezlik belirtileri ortaya çıktı.
Un anévrisme cardio-vasculaire touchant le cerveau.
Felaket durumdaydı ve beynin sol ve ön loblarında damarların zedelenmiş olduğu görüldü.
Je suis assistant technique cardio-respiratoire d'urgence.
Kardiyovasküler konusunda eğitimliyim. Solunum için acil yardım teknisyeni.
- Oui, c'est cardio-vasculaire.
- Tabii. Kardiyovasküler.
Seuil cardio-vasculaire dépassé.
Uyarı : Kardiyovasküler eşik aşıldı.
C'est Noël aussi pour votre système cardio-machin-truc.
Bugün Noel. Kan dolaşımına izin ver.
L'activité cardio-vasculaire est normale.
Kardiyovasküler fonksiyonlar normal.
Commencez la cardio-stimulation.
Kalp uyarımına başlayın.
J'exige de vous un bon système cardio-vasculaire.
Adamlarımın sağlığına dikkat etmesini isterim.
Je suis spécialisé en chirurgie cardio-thoracique et en traumatologie.
Kardiyo-Göğüs tedavisinde ve Travma cerrahisinde uzmanım.
" Arrêt cardio-pulmonaire.
Kalp atımı durmuş.
Le cardio va descendre?
Kardiyoloji geldi mi?
Jerry, appelez la Cardio pour une écho.
Jerry, tekrar test için kardiyolojiyi ara.
Il a été amené ici en ambulance, en arrêt cardio et respiratoire.
Kalp yetmezliğiyle buraya bir ambülansla getirildi.
Contrôle cardio-vasculaire.
Kas altı susturucularınızı takın.
en chirurgie pour traitement du système cardio-vasculaire.
Kardiyovasküler sistemdeki hasardan dolayı ameliyat oluyor.
Regarde l'artériogramme et laisse la Cardio décider.
- Kararı Kardiyoloji versin.
- Ceux-là en Cardio, celui-là en Ortho.
- Bu ikisi Kardiyoloji'ye, bu Ortopedi 7'ye.
- Cardio nous fauche nos chariots?
Kardiyoloji mi çaldı cihazları?
Appelle la Cardio pour une perfusion avec une pompe par pontage.
Kardiyak Cerrahi'den perfüzyonist, baypas pompası ve ısıtma birimi iste.
En Chirurgie, la Cardio va arriver dès que possible.
Ameliyatta. Kardiyoloji en çabuk şekilde gelecek.
- Il y a des lits en Cardio?
- KBB'de boş yatak var mı?
J'appelle la Cardio tous les jours. Ils prétendent que c'est complet.
Her gün Kardiyoloji'yle telefondayım.
- Je rappelle la Cardio. - Merci.
- Kardiyolojiyi yine ararım.
- Mon IM n'est toujours pas en Cardio.
- Hastam hala KBB'de değil.
À quoi sert un service de cardio s'il ne prend aucun patient?
Eğer kimseyi sokamayacaksan KBB'nin olmasının anlamı ne?
- En petite dose, il provoque une paralysie et une baisse cardio-respiratoire qui font passer pour mort.
Küçük dozlarda alındığında, kan dolaşım hızı ve kalp ritmi öylesine azalır ki kurban teknik olarak ölü hale gelir.
C'est un bon exercice cardio-vasculaire.
İşte ben de bunu diyorum. Kalp için iyidir.
- La Cardio l'a emmené.
- Kardiyoloji aldı.
La Néphro et la Cardio sont passées?
- Böbrek ve Kardiyoloji geldi mi? - Evet.
La Cardio veut un IECA.
Kardiyoloji ACE engelleyicisi.
Appelez la Cardio.
Kardiyoloji'yi ara.
- La Cardio est là.
- Kardiyoloji geldi.
Balle dans la poitrine, arrêt cardio-respiratoire.
Göğse kurşun, travmatik kalp krizi.
Attends, je voulais te voir à propos du clinicat en chirurgie cardio.
Dinle, sana Kardiyotorasik'teki bir burstan bahsetmek istiyorum.
La Cardio - thoracique, c'est vraiment bien.
Kardiyotorasik harika bir uzmanlık.
Tous les avantages de la chirurgie cardio-thoracique.
Kardiyotorasik cerrah olmanın avantajları.
Ils ont fini par monter M. Heath en Réa Cardio.
Nihayet Heath için geldiler. Onu CCU'ya götürdüler.
C'est un des meilleurs chirurgiens en cardio du pays.
Ülkenin en iyi kalp-damar cerrahlarından biri.
La Cardio n'en veut pas sans assurance.
Kardiyoloji onu almıyor, çünkü Ml onaylanmamış.
L'examen de la cage thoracique confirme la présence de ce qui semble être un système cardio-vasculaire. Le cœur et les poumons sont identifiables à l'intérieur d'une masse de tissu blanc, de consistance fibreuse qui ne semble pas correspondre à celui d'un organisme humain.
Gögüs kafesi incelendiğinde kardiyopulmoner sistemi * olduğu görülüyor kalp, akciğerler, hepsi teşhis edilebilir durumda beyaz, çizgili bir yapıya sahip olan ve insan fizyolojisine uymayan kas dokusu gibi bir yapı var.
Aucune activité cardio-pulmonaire ou respiratoire.
Ne kalbi ne de ciğerleri çalışıyor.
C'est bon pour Ies affections cardio-vasculaires et respiratoires et Ie systeme immunitaire reagit mieux.
Bu da kardiyovasküler sistemi olumlu etkiliyor. Ayrıca bağışıklık sistemini de güçlendiriyormuş efendim.
Arrêt cardio-pulmonaire.
Tam kardiyopulmoner arrest.
Prévenez la cardio.
Baypas ekibini arayın.
J'aimerais faire un clinicat cardio.
Kalp ve göğüs cerrahisini düşündüm.
Le système cardio-pulmonaire sera ralenti, l'activité neurale suspendue. Nous nous réveillerons reposés.
Biz ünitelere gireceğiz ;... kardiyopulmoner sistemimiz yavaşlayacak ; sinirsel faliyetlerimiz geçici olarak duracak ; ve iyi bir....... akşam uykusundan uyanırmış gibi olacağız.
- La Cardio est encore complète.
- KBB yine doluydu.
Attend la Cardio.
Kardiyolojiyi bekliyor.