Translate.vc / French → Turkish / Celia
Celia translate Turkish
881 parallel translation
Et toi, où est le tien?
Celia, rozetin nerede?
Il n'y a pas de pièces de rechange pour ça, et il est usé.
Ama senin kadar çok yaşamayacağım Celia. Bunun için yedek parçaları yok ve benimki oldukça yol katetti.
Un célibataire, et un excellent avocat. Bob Dwight, ma sœur Celia.
Şeytanın lafını açmışken Celia, işte sana son derece seçkin ve işinin zirvesinde bir avukat.
Je vous aime beaucoup, Celia.
Senden çok hoşlanıyorum Celia.
Rick est mort il y a seulement deux mois.
Senden şu an bir cevap beklemiyorum Celia. Rick'in ölümü seni çok yıprattı.
Les Potter vous ont invitée au Mexique, allez-y.
Celia emin olmanı istiyorum. - Ama ben... - Potter kendisiyle birlikte Meksika'ya gitmeni istedi.
Qu'est-ce que tu as?
Celia, hadi, hadisene.
Je crois que je vais te préférer une chambre familière et sûre.
- Celia... Korkarım kendimi güvende hissedebileceğim sessiz, bildik bir odaya kendimi kapatabilirim.
J'ai besoin de toi.
Celia... Sana ihtiyacım var.
Je fus embrassée par une inconnue. Vous devez être Celia.
Bunun yerine kendimi yabancı biri tarafından öpülürken buldum.
Mark a dit que vous étiez belle.
Sen Celia olmalısın. Mark güzel olduğunu söyledi.
Puis-je vous aider? Je suis Celia Barrett.
Yardımcı olabilir miyim?
Je veux dire, Mme Lamphere.
Ben Celia Barrett. Yani Bayan Lamphere.
C'était un être bon.
Celia, kibar biriydi. Soğuk değil ama...
Je suis ta femme!
- Hayır Celia, lütfen. Mark, ben senin eşinim.
La nouvelle ne m'a pas rempli de joie.
Açıkçası Celia'nın Meksika'dan gönderdiği mektup beni sevinçten havalara uçurmadı.
- Je t'en ai parlé. - J'adorerais les voir.
- Celia, sana Meksika'da söz etmiştim.
Rick m'a confié certaines responsabilités.
Celia, Rick vefat ettiğinde bana belirli sorumluluklar bıraktı ve...
- Pas de scène. - C'est ignoble!
- Olay çıkarmak istemezsin Celia.
Je l'ai forcé à prendre mon argent.
Dedikodu Celia, aldırma buna. Mark'a paramı kullanması için yalvardım. Onu zorladım ki...
Je ne sais pas de quoi tu parles.
Neyden bahsediyorsun bilmiyorum Celia.
Je voulais vous le dire. Je suis contente que vous soyez ici.
Celia, günlerdir sana anlatmaya çalıştığım şey burada olduğun için memnunum.
Si tu crois mieux réussir que moi, bonne chance.
Bunu yapmalıyım Celia. Onu adam edebileceğini düşünüyorsan duacın olurum.
Tu comptes tant pour moi...
Celia, benim için çok şey ifade ediyorsun.
" accusé du meurtre de sa femme Celia.
Eşi Celia'yı öldürmekten suçlanıyor.
Mais, je le jure, si Celia était ici, je devrais encore la tuer.
Celia burada olsaydı yine de onu öldürmek zorunda kalırdım.
Celia n'est pas dans sa chambre.
Celia odasında bile değil
Celia semble être ailleurs.
Davranışına bakılacak olursa Celia bir yerlere gitmiş.
Celia est revenue.
- Celia döndü.
Vous réglerez vos problèmes sans moi.
Sen ve Celia çok farklı kişiliklersiniz. Burada benimle yürümeyecek bu iş.
Cela fait un lit de libre, mais une autre viendra.
- Hasta taburcu oluyor. Gidiyor Celia. - Demek ki başka birine yer açılacak.
Alberto Morgan Celia Rodríguez
Alberto Morgan Celia Rodriguez
Cela a donné l'opportunité à des personnes de réussir non seulement dans Star Trek, mais ailleurs aussi.
Son derece saygın, harika bir hanımdı. Celia Lovsky çok güzel canlandırdı.
Ce-Ce-CeIia, veux-tu m'ép... m'ép-m'épouser?
"Celia, benimle evlenir misin?"
"J'espère que Celia va gagner la coupe du Poney Club... " et que Freddy fait des étincelles au cricket. "
Umarım, Celia'nın at talimleri başarılı gidiyordur, ve umarım, "küçük Freddy, ilk on bire girmeyi başarır."
- Vous... pensez-pensez!
Celia, tabii ki!
La coupe du Poney Club! Bien sûr! Elle sauterait par-dessus le mur pour le sauver!
Celia, hapishane duvarları üzerinden atlayıp onu kurtarabilir!
Ma belle-sœur et mon beau-frère, Celia et Bobby.
Bunlar üvey kiz kardesim ve üvey erkek kardesim. Celia ve Bobby.
Passez-les-moi, ou vous êtes virée.
Beni hemen bağla Celia, ya da özgeçmişini yazmaya başla.
- Bonjour, Celia.
- Günaydın, Joel.
Salut, Sandy, Celia. Vous ne pouvez pas.
Merhaba, Sandy.
C'est bon, Celia. - Vous la connaissez? Griffin, je te présente Reg Goldman.
Sorun değil, Celia.
Celia, partons!
Celia, buradan gidelim.
Quand retournes-tu à New York?
Celia, New York'a ne zaman geri dönüyorsun?
Celia chérie, j'ai juste eu l'avion.
Sevgili Celia, Uçağa yetişebildim.
J'aurais honte.
Hayır Celia, lütfen.
Pardon.
- Eğer bu şekilde hissediyorsan Celia...
Je crois que tu as raison.
Celia, sanırım sen haklısın.
Vous avez tué votre femme, Celia.
- Ama eşinizi siz öldürdünüz, Celia.
- Je t'aime beaucoup.
- Celia, seni çok seviyorum.
Euh... Celia!
At talimleri... evet!