English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Codés

Codés translate Turkish

2,321 parallel translation
Grâce à elle, nous avons obtenu des e-mails codés entre un alias que nous pensons être Edgar Halbridge et un homme à Hambourg qu'il appelle M. Black.
İstihbaratı sayesinde elimize sahte isimli biriyle Edgar Halbridge olduğunu düşündüğümüz kişi arasındaki şifreli konuşmalar geçti. Hamburg'dan bir adam, Bay Black deniliyor.
Je parle de preuves de toutes les missions de la Division sous formes de fichiers codés, cachés partout dans le monde.
Bölüm'ün yaptığı bütün işlerin kanıtlarının dünyanın çeşitli yerlerinde şifreli dosyalar halinde saklanmasından bahsediyorum.
La plupart des e-mails sont normaux, mais quelques-uns sont codés.
Tanaz'ın maillerinin çoğu temiz ama bazıları da şifreli olarak geldi.
Papa envoyait des messages codés par les petites annonces.
Annemle ilgili bir şeyler? Babam gazete ilanlarında gizli mesajlar gönderirdi.
C'est plein de messages codés.
Sadece şifrelerden ibaret.
Je pourrais te forcer à me donner les codes maintenant.
Pinleri bana vermeniz için size güç kullanabileceğimi sanıyorum.
Le monde est fait de codes et cryptogrammes.
Dünya kodlar ve şifrelerle yürür, John.
Si je te donne ces codes, Percy me tuera.
Çünkü o şifreleri sana verirsem Percy beni öldürür!
Vous avez utilisé mes codes, à quoi vous attendiez-vous?
Hadi ama. Binaya girebilmek için MI5 kodlarını kullandın. Ne bekliyordun?
Fargo, les codes d'auto-destruction.
Fargo, imha kodları.
- Tu as saisi les bons codes?
Evet.
Elle s'occupe des codes par ordinateur, et des anarchistes?
Bilgisayar kuramları ve anarşistlerin ruh bilimi konusunda çok iyidir. Evinde hissetmesini sağlamaya çalışın.
Hal a cherché des codes dans la boîte mail que la CIA nous a fournie.
Hal, CIA'den aldığımız e-mail üzerinden bir şifre tanımlama yaptı.
Ce sont des codes pour les clients qu'elle voyait.
Bence bunlar buluştuğu adamların kodu.
C'est George Pimsleur. Installateur d'alarmes Hancock, il a un classeur avec tous les plans et les codes des alarmes qu'ils installent, y compris ceux de notre vraie cible.
Bu adam George Pimsleur Hancock Alarm Güvenliği'nde çalışıyor o evrak çantasının içinde de taktıkları tüm alarm sistemlerinin şematiklerinin ve kodlarının bulunduğu bir klasör var.
Ça scanne les codes et les compare à des bases de données.
Barkod etiketini okuyor ve uzaktaki veri tabanıyla karşılaştırıyor.
On a plusieurs codes 1 aux lieux suivants.
Söyleyeceğim yerlerde, birden fazla kod bir durum görünmekte...
Je leur écrivais des codes.
Onlar için birkaç kodu çeviriyordum.
Mes codes et moi.
Beni koduma sahip.
Mais elle devait avoir les codes d'accès pour cet ascenseur même pour s'arrêter à cet étage.
Öyle bile olsa, bu kata çıkabilmesi için asansörün erişim şifresini bilmesi gerekir.
Et la désactivation des codes de sécurité de l'ascenseur juste avant le meurtre on ne peut pas faire ca en claquant des doigts.
Ve cinayet esnasında asansördeki şifrelerin devre dışı kalmış olması da... o esnada yapılabilecek bir şey değil.
- Il déchiffre les codes?
- Şifre çözücü mü?
Le gérant travaillait sur les codes.
Dükkan sahibi şifreler üzerinde çalışıyormuş.
J'ai les codes des Chinois.
Çililer bana şifreleme kodlarını verdiler.
Avec les codes de Lucas.
Lucas'ın giriş kodları.
Les oeufs auront déjà attiré les crétures, et je n'ai plus le temps de changer les codes de mes sphères.
Yumurtalar yaratığı çekmeye yeter. Ayrıca, kürelerdeki kodları değiştirebileceğimi sanmıyorum.
Ça serait comme te révéler des codes de lancement.
Nükleer fırlatma kodlarını vermek gibi bir şey.
Mais notre logiciel a craqué ses codes sources et binaires.
Ancak bizim yazılımlarımız da değişkenleri ve kaynak kodlarını kırabilir.
Ils ont programmé une formule complexe pour décrypter les codes.
Şifreleri çözmek için karmaşık bir matematiksel formül programlamışlar.
Mais aussi au trafic aérien et aux codes de lancement.
Hava trafik denetimlerine. Fırlatma kodlarına.
Tu n'auras pas les codes d'Enigma.
Enigma makinesinden şifreleri alamayacaksın.
Ses transferts, codes postaux, numéros de comptes.
Yönlendirme numaraları, ülke kodları, hesap numaraları.
On a déjà les codes.
Şifrelerini zaten ele geçirdik.
Mais un tas de ripoux étaient là, prêts à le tuer, donc vous avez échafaudé un plan. Qu'on obtienne les codes de Vector, et puis envoyer les flics nous tuer tous.
Ama bir avuç polis, onu öldürmek için bekliyordu sen de bu planı buldunuz Vector'den şifreleri biz alacaktık ardından da bizi öldürtmek için polisleri gönderecektin.
Et les codes sont justement des motifs.
Bütün kodlar temelinde şablondur.
Quand le terminal Cybershell sera en place, notre cryptographe apportera les codes d'accès.
Adamlarım Cyber Shell terminalini kurduklarında,... kriptoloğumuz giriş kodlarını buraya getirecek.
EN ATTENTE CODES D'INITIALISATION
Başlatma kodları bekleniyor
Ils savent que les codes arrivent.
Her şeyi duymuşlarsa, kullandığımız bütün giriş kodlarını biliyorlardır.
Elle ne doit pas entrer au QG avec les codes.
O kadının ya da kodların Birime gelmesine izin veremeyiz.
C'est tiré par les cheveux, mais si les pirates sont à Londres, on pourrait les attirer à un endroit en prétendant que quelqu'un cherche à voler les codes.
Bakın, bu uzak bir ihtimal. Diyelim ki hackerlar burada, Londra'da. Kodları çalmak isteyen başka bir saldırgan olduğunu belirten sahte bir istihbaratla onları bir yere çekemez miyiz?
Peut-être quelqu'un qui veut les codes.
Giriş kodlarının peşinde olan biri olabilir.
Ils vont tuer Ortiz. Leur cryptographe introduira les codes.
Ortiz'i öldürecekler ve biz burada tecrit edilmiş ve güçsüz bir haldeyken kendi şifre çözücülerini kullanacaklar.
On envoie une équipe récupérer les codes.
Kodları kurtarmaları için bir ekip gönderiyoruz.
Si elle résiste, neutralise-la et amène les codes toi-même.
Karşı koyarsa, onu etkisiz hale getir ve kodları buluşma yerine kendin getir.
Les codes doivent absolument être au rendez-vous.
Neye mal olursa olsun, kodlar buluşma yerine getirilmeli.
Désolé, je veux l'habilitation et les codes.
Hayır, üzgünüm. Tam açıklığa ve yetki kodlarına ihtiyacım var.
Ils ont mes codes d'autorisation.
Bütün yetki kodlarımı biliyorlar.
Moi vivante, vous n'aurez pas ces codes, sale con.
Bu kodları almanın tek yolu beni öldürmek, seni pislik!
Après, tue-le et rapporte les codes.
Sonra adamı öldürün ve kodları buraya getirin.
Donnez-moi les codes.
Sadece kodlara ihtiyacım var!
Les codes?
Kodları mı istiyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]