Translate.vc / French → Turkish / Constitution
Constitution translate Turkish
1,083 parallel translation
Ils menacent la Constitution!
Yaptıkları şey anayasa için bir tehdit.
" pour préserver, protéger et défendre la Constitution
"... Birleşik Devletler Anayasasını koruyacak, gözetecek ve savunacağım...
Tu es de bonne constitution, et tu es seduisant.
Endamın yerinde. Yakışıklısın.
Bouffi, corpulent, nuque épaisse. Constitution apoplectique.
Davul gibi şiş göbek tam felce müsait bir bünye.
S'il est vrai... que la constitution de la société américaine... est particulièrement hostile... à toute habitude de pensée et de méditation... il nous incombe doublement - Il nous incombe doublement... de bien voir l'influence que nous pouvons exercer.
Amerikan toplumunun kendine özgü... bir biçimde kendi anayasasına... düşman olduğunu düşününce düşünce... alışkanlıklar ve meditasyonumuza... iki kat dikkat etmemiz... gerektiği çıkıyor.
Il paraît avoir une constitution extrêmement robuste.
Çok sağlam bir bünyesi var...
La constitution prévoit la liberté.
Özgürlük anayasaya bağlanmıştır, "
Laissez ces crapules de rénégats calomnier la constitution des Soviets, avec la bourgeoisie et le chauvinisme socialiste.
" Aşağılık, dönek alçakların burjuvaların ve sosyal şovenistlerin desteklediği Sovyetlerin anayasası rezil bir şeydir.
Elle est inscrite dans notre constitution et nos lois.
Bu, anayasa ve diğer yasalarda yazılı.
On lisait la constitution. On ne faisait rien d'illégal.
Anayasayı okuduk ve faaliyetlerimizin tamamen yasal olduğunu biliyorduk.
Jurez-vous sur la Constitution de dire la vérité, toute la vérité, rien que la vérité?
Anayasa üzerine, gerçeği ama sadece gerçeği, söyleyeceğine yemin eder misin?
Cet amendement à notre constitution... a un impact très important sur tout notre...
Anayasamızdaki bu kanunun tüm
Je suis toujours libre. C'est dans la Constitution.
Yaprak dökümü zamanı, göreceksin
C'est inscrit dans la Constitution.
Yeni anayasa da öyle diyor.
Une nouvelle constitution?
Yeni bir kanun mu?
Lockwood a juré de protéger et de défendre les Etats-Unis et sa Constitution.
Lockwood, ABD'yi ve Anayasasını korumak ve savunmak için ant içti.
- Il a enfreint la procédure. Il s'est moqué de la Constitution.
Yasal prosedürlere uymadığı gibi İnsan Hakları Beyannamesini de çiğnedi.
La Constitution soviétique est pleine de noblesse.
Dinle, Sovyet birliğimiz muhteşem bir mozaiğe benzer.
Mon seul critère est et sera toujours la Constitution et les lois de l'Etat.
Benim kriterim, Anayasa ve Kaliforniya yasalarıdır.
Sa constitution génétique pourrait être à la base de nos recherches sur un antidote.
Onun genetik yapısı etkili bir panzehir geliştirmemizi sağlayabilir.
Ce sont... les dix premiers amendements a la Constitution.
İnsan Hakları Beyannamesi... anayasanın ilk on maddesidir.
" que j'appuierai et défendrai la Constitution et les lois...
" ve Amerika Birleşik Devletleri'nin anayasasını ve kanunlarını...
Et quelle est la réponse? C'est écrit... avec une belle plume sur un papier de couleur crème, par un homme d'un certain âge avec une constitution chétive.
en iyi kalite kağıdın üzerine dolma kalemle fazla yaratıcı olmayan orta yaşlarda bir adam tarafından yazılmış.
Notre pays se glorifie d'avoir la meilleure constitution du monde.
Bu ülke, dünyanın en değerli anayasasına sahip olmakla övünebilir.
Qui corrompent et ébranlent les principes que notre constitution essaie de maintenir.
Anayasal sistemin gezmelerine izin verdiği yıkıcı ve ahlaksız kimselerden sözediyorum.
C'était la constitution du Maryland.
- Maryland'ın anayasasıymış.
"D'après la Constitution espagnole, " tout citoyen doit être défendu ", a déclaré Mlle Cardenal, faisant preuve de cynisme.
Bayan Cardenal soğukkanlılığını koruyarak ve hafif alaycı bir ifadeyle her İspanyol vatandaşının avukat edinme hakkı olduğunu belirtti.
Une constitution...
Hukukun üstünlüğünü...
Conscient des droits et des devoirs qu'impose la constitution d'une famille,
Aile kurumunun sorumluluklarını yerine getireceğime yemin ederim.
Même si Mme Arizona avait trop de bébés sur les bras, j'étais un agent de police chargé de faire respecter la constitution américaine.
Bayan Arizona gereğinden fazlasına sahip olsa bile ben Birleşik Devletler Anayasasına yemin etmiş bir polis memuruydum.
Et toi, Laughlin, arrête d'apprendre la Constitution à ces abrutis.
Ve sen, Laughlin ; sokak serserilerine anayasayı öğretmeye çalışmaktan vazgeç.
Avez-vous été arrêté en 1978, pour l'agression d'un assistant du Congrès, avenue de la Constitution?
1978'de, bir kongre görevlisine saldırdığınız için tutuklandınız mı?
J'ai une constitution surnaturelle.
Doğaüstü bir yapım var.
Messieurs, d'après la nouvelle constitution, j'ai toute autorité de faire tout ce que je veux, pas vrai?
... yeni anayasamızın verdiği yetkilere göre, istediğim şeyi yapma konusunda yetki ve özerkliğe sahibim. Öyle değil mi?
Et en le reniant, je détruirais la base même de la Constitution du Royaume!
Britanya Anayasasının bütün ilkelerini altüst etmeden, sözümden cayamam.
Je jure solennellement... de respecter et de défendre la Constitution et les lois... des Etats-Unis d'Amérique... contre tous...
Resmen ant içerim ki Amerika Birleşik Devletleri Anayasası'nı destekleyecek ve koruyacak... - Acele et!
Le médecin admire ma constitution.
Doktor harika kemiklerim olduğunu söylüyor.
C'est les dix premiers amendements de la constitution.
Anayasanın ilk on maddesidir.
Robuste constitution.
Sağlam görünen biri.
La moitié de mes génisses se battent pour l'approcher... et l'autre moitié admire sa constitution.
Doğru değil, Orly. Buzağılarımın yarısı onun yanına yanaşmaktan korkuyor diğer yarısı da yan gelip yatarak ona gıpta ediyor.
A l'appel... l'accusation de viol a été révisée, et il a été acquitté.. Car ses aveux ont été déboutés au nom de la constitution.
Temyizde ifadesinin anayasal zeminde alınmadığı gerekçesiyle tecavüz cezası geri alındı ve beraat etti.
Il y avait un concert à Constitution Hall!
Constitution HaII'da bir konser vardı!
Ceci est une violation caractérisée de la constitution.
Anayasanın açık bir ihlali.
À moins que la constitution ait changé, j'ai encore des droits!
Benden habersiz anayasayı yeniden yazmadılarsa hâlâ bazı haklarım var!
Qui veut cracher sur la Constitution des USA?
Kim Amerika Birleşik Devletleri Anayasasına karşı çıkmak istiyor? Kimse istemiyor mu?
Pat a une faible constitution.
Pat'in bünyesi zayıftır.
Ne sommes-nous pas en train de dire que la cocaïne est plus puissante... que la Constitution des Etats-Unis d'Amérique?
Kokainin Amerika Birleşik Devletleri Anayasasından... daha güçlü olduğunu söylemiş olmuyor muyuz?
Eh bien, n'amenons pas la Constitution là-dedans.
İstersen Anayasayı bu işe bulaştırmayalım.
Nous sous-estimons la flexibilité de notre Constitution. Nous pouvons faire ce que nous voulons.
Neredeyse her şeyi yapabiliriz.
"la Constitution des États-Unis " contre tous ennemis, étrangers ou américains, " avec fidélité et obéissance,
... içeride ve dışarıda, bütün düşmanlarımıza karşı destekleyip, savunacağıma inanç ve sadakat ile bağlı olacağıma bu yükümlülüğü herhangi bir baskı olmaksızın, hür iradem ile aldığıma katılmak üzere olduğum bu kuruma karşı, bütün vazifelerimi sadakat ile yerine getireceğime, and içerim! "
Angel One a évolué dans une constitution oligarchique.
Ve ben bunu doğru beceremiyor gibiyim.