Translate.vc / French → Turkish / Controlled
Controlled translate Turkish
17 parallel translation
Mark Loizeaux, le président de la société "Controlled Demolition, Inc." déclara au journal "American Free Press" que dans les sous-sols du WTC, là où les 47 colonnes centrales de support étaient connectées à la base, des zones "d'acier littéralement fondu" furent découvertes plus d'un mois après le 11 septembre.
"Kontrollü Yıkım Şirketi" nin Başkanı Mark Loizeaux, American Free Press'e, 47 merkezi destek kolonunun temele irtibatlandırıldığı Dünya Ticaret Merkezi'nin bodrum katlarında, 11 Eylül'ün ardından geçen bir ayı aşkın zaman sonra, "tam anlamıyla erimiş çeliğin" kızgın noktalarının keşfedildiğini söyledi.
La société "Controlled Demolition", qui fut aussi celle qui s'occupa de nettoyer le site après l'attentat d'Oklahoma City en 1995.
1995 yılında, Oklahoma Şehri'ndeki bombalamanın sonrasında da, temizlemeden sorumlu olan "Kontrollü Yıkım Şirketi" ne.
"Controlled Demolition" détruisit deux citernes géantes de carburant de 122 mètres de hauteur datant de la deuxième guerre mondiale.
Dünya Savaşı'ndan kalma 120 m. yüksekliğinde iki yakıt depolama tankını yıktı.
Ici, à Controlled Genetics, nous n'essayons pas.
Burada Controlled Genetics'de Biz deneme yapmayız.
Si tu veux le garder, tu devras poursuivre Controlled Genetics en justice.
Bu sana ne kadara mal olur biliyor musun Martha? İyi düşün...
Ça ou moi?
Controlled Genetics'i dava etmek bana yeni bir sevgili bulmaktan daha ucuza mal olacaktır hayatım.
Poursuivre Controlled Genetics en justice me coûtera beaucoup moins que faire annuler notre accord prénuptial, chéri.
Bunu mahkemeye götüreceğim. O bende kalacak. Ve Sen bende kalacaksın
Dans l'affaire de Jerry... pas de nom de famille, décrit comme un résident légal permanent... contre la personne morale, Controlled Genetics, l'interdisant de lui faire toute blessure physique et, en particulier, interdisant la société de le tuer.
Jerry..... soyadı yok Controlled Genetics'in Ona her herhangi bir zarar vermesini özellikle de... şirketin onu öldürmesini davası. Davacı avukatı başlamaya hazır mısınız?
Controlled Genetics vient juste d'ouvrir ses portes et laisse tous ses ouvriers à la retraite dans la rue.
Controlled Genetics kapılarını açıp bütün işe yaramayan işçilerini sokaklara saldı.
Si on contrôle l'eau, on contrôle les négociations.
If the water is controlled, one control negotiations.
Le nombre d'éléments doit être contrôlé avec soin et précision afin de garantir un équilibre durable.
The number of elements must be controlled with precision and care to ensure a sustainable balance.
Des résultats contrôlés, une société militaire privée prés de Lagos...
Controlled Outcomes. Lagos'un dışında bir paralı asker şirketi.
J'aimerais vous prêter une équipe privée appelée Résultat Contrôlé pour vous assister
Size destek olması için Controlled Outcomes adlı özel şirketi size ödünç vermek isterim.
Tu utilises des types de Résultats Contrôlés.
Controlled Outcomes'ı kullanıyorsunuz.
Ryan Castaine and Laurence Gilliard, je vous arrête pour possession et intention de trafic de cocaïne, sous section 841 du Controlled Substance Act.
Ryan Castaine ve Laurence Gilliard, uyuşturucu bulundurma ve kokain ticaretine teşebbüsten Denetimli Madde Yasası'nın 841. bölüm uyarınca sizi tutukluyorum.
Je vous arrête pour intention de trafic de cocaine sous section 841 du Controlled Substance Act.
Denetimli Madde Yasası'nın 841. bölüm uyarınca kokain ticaretine teşebbüsten sizi tutukluyorum.
Bienvenue à Controlled Genetics.
Controlled Genetics'e hoş geldiniz