English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Crystal

Crystal translate Turkish

1,089 parallel translation
Crystal, je veux que tout le monde te regarde fixement pendant ton troisième numéro jusqu'à 19 h 15.
Ve sen Crystal... Üçüncü şarkın çalarken saat 7 : 15'e kadar herkesin ama herkesin senden gözünü ayıramamasını istiyorum.
Crystal.
Crystal.
Un magnifique oiseau dont les plumes ressemblent à du crystal.
Cam gibi görünen, uzun beyaz tüylü görkemli bir kuş.
Ils devaient être chambre 1717, hôtel Crystal.
Crystal Oteli, 1717 numarada olacaklarını söylemişlerdi.
Nous sommes au Bristol, madame, pas au Crystal.
Burası Bristol Oteli bayan, Crystal değil.
- A toi, Leonard.
- Crystal! Leonard sıra sende.
Place-nous à la Lounge, au Morgan ou au Crystal...
Bize Double Up Salonunu ayarla ya da Morgan Park Tiyatrosunu, veya Kristal'i.
C'est jour de poisse à Crystal Lake.
Kristal Göl'de uğursuz gün.
Je vais à Crystal Lake.
Kristal Göl Kampı'na gidiyorum.
Je suis à Crystal Lake.
Kristal Göl Kampı'ndayım. Tamam.
Je veux un grand et beau verre en crystal.
Ben uzun, ince, güzel bir bardak istiyorum.
Jason s'est noyé, sa mère a été tuée et le territoire de l'ex-camp Cristal est interdit.
Voorhees ölmüş, Crystal Lake Kampı'na gitmek de yok, tamam mı?
Crystal Lake a été le théâtre d'une série de meurtres.
- Crystal Lake sakinleri... - Salak! .. bugün bir dizi cinayet haberiyle sarsıldı.
Hé, Crystal, ça te dit de venir ici avec moi?
Crystal, yanima gelmez misin?
Elle s'appelle Crystal, Crystal Ling.
Adı Crystal, Crystal Ling.
Elle s'appelle Crystal Ling.
Adı Crystal Ling.
Je vais te dire, Hammett, je n'ai jamais entendu parler d'une chinetoque de ce nom-là.
Sana birşey söyleyeyim, Hammett, Crystal Ling diye bir kız hiç duymadım.
Comment va Crystal?
Crystal nasıI?
Bon, je l'ai rencontrée là. Crystal.
Onunla orada karşılaştım.
Regardez.
Crystal.
Crystal Ling, c'est ça?
Crystal Ling, değil mi?
J'ai entendu dire que vous aviez une amie commune, une fille épatante qui s'appelle Crystal.
Siz ikinizin ortak bir arkadaşı olduğunu duydum, Crystal adında şık bir küçük kız.
Crystal, avez-vous dit?
Crystal, dedin değil mi?
Souvenez-vous vite de Crystal et épargnez-vous toutes ces humiliations.
Crystal'ı hemen hatırla ve kendini büyük bir sıkıntıdan kurtar.
Pourquoi as-tu recherché Crystal Ling dans toute la ville?
Neden bütün kentte Crystal Ling'i sorup duruyorsun?
Crystal Ling.
Crystal Ling.
Leur a-t-il dit quelque chose à propos de Crystal?
Onlara Crystal hakkında herhangi birşey söyledi mi?
Que leur aurait-il dit à propos de Crystal?
Crystal hakkında ne söyleyebilirdi ki?
Par exemple, que leur dirais-tu à propos de Crystal?
Bu konuda, sen onlara Crystal hakkında ne söyleyebilirdin?
C'est toi qui as éloigné Crystal de Mme Cameron, non?
Crystal'i Cameron'dan alan sendin, değil mi?
Crystal est morte, Salt.
Artık Crystal öldü, Salt.
Après Ryan, ça a été Gary Salt, après Salt, les flics, et après les flics, Crystal Ling.
Ryan geldikten sonra Gary Salt, Salt'tan sonra, polisler, polislerden sonra, Crystal Ling.
Ryan a filé, Crystal est sur le point d'être enterrée par les flics.
Şimdi Ryan gitti ve Crystal polisler tarafından gömülmek üzere.
Et à propos de Callaghan et Crystal Ling?
Peki Callaghan ve Crystal Ling?
Feue Crystal Ling.
Son Crystal Ling.
Crystal était comme une fille pour les Callaghan.
Crystal, Callaghan'lar için bir evlat gibiydi.
Avec Crystal Ling et l'homme loup.
Başrolde Crystal Ling ve kurtadam.
Une ou deux semaines plus tard, quelqu'un, peut-être quelqu'un comme Gary Salt, vous a murmuré dans l'oreille que vous aussi, moyennant finances, pourriez jouer avec Crystal.
Bir hafta sonra, iki hafta sonra, birileri, Gary Salt gibi birisi belki, gelip kulağınıza fısıIdar siz bile, küçük bir ücretle, samanlıkta Crystal ile bir tur atabilirdiniz.
Et vous avez fouillé San Francisco à sa recherche. Crystal, peut-être.
Crystal, belki de.
Soudain, Crystal est retrouvée morte, et un corps à la morgue le prouve.
Ve siz de San Francisco'nun altını üstüne getirisiniz, onu bulmak için. Sonra birden Crystal ölür, ve bunu kanıtlamak için morgta bir ceset vardır.
Mais voici qu'arrive le maître chanteur. Soit vous payez, soit des photos de vous et Crystal seront envoyées à tous les clubs sélects entre ici et New York, sans parler de vos épouses.
Ama bu seferde bir şantajcı musallat olur, ya ödersiniz yada sizin ve Crystal'in resimler, buradan New York'a kadar tüm barlara dağıIır, karılarınızdan bahsetmiyorum bile.
- Bonsoir, Crystal.
- Merhaba, Crystal.
Rideau, plus de Crystal.
Perde, artık Crystal yok.
Crystal Palace entame une conférence d'urgence.
Bu acil durum konferansını başlatan Kristal Saray.
CAS, ici Crystal Palace.
SAC, burası Kristal Saray.
Crystal Palace, ici Delta Foxtrot 27.
Kristal Saray, burası Delta Foxtrot 27.
Ici Crystal Palace.
Burası Kristal Saray.
À toutes les stations, ici Crystal Palace.
Bütün istasyonlar, burası Kristal Saray.
Lci Crystal Palace.
Burası Kristal Saray.
C'est un long numéro.
Uzun bir aksiyon gösterisi olacak, Crystal.
L'OISEAU AU PLUMAGE DE CRYSTAL
Xmas _ Tribute, jeekepy _ 35, UpuauT, maksimiliano PhalanX, kod56, Müjdat Deniz ve JnRMnT. Çevirmenler : etkinlik @ turkcealtyazi.org

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]