English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Cullén

Cullén translate Turkish

515 parallel translation
Noah Cullen.
Noah Cullen.
Cullen, il est peut-être pas seul.
Cullen, belki de yalnız değil.
Du calme, Cullen.
Sakin ol, Cullen.
- Je vais réveiller Cullen.
- Cullen'i uyandırayım.
Je vais chercher Cullen.
Cullen'i getireyim.
- J'appelle Cullen.
- Cullen'i çağırayım.
Et Cullen?
Cullen ne olacak?
- Comme t'as jeté Cullen dans les marais!
- Cullen'i bataklığa attığın gibi!
Cullen!
Cullen!
- J'y arriverai pas, Cullen.
- Yapamayacağım, Cullen.
Cullen...
Cullen...
Russo, Cullen, dispersez-vous!
Russo, Cullen, Bırak gitsin! Ben...
- Cullen.
- Cullen.
Puis-je voir le général Cullen?
Top benden çıktı. Beyler.
Pourquoi?
Efendim, Gen. Cullen'i görmem mümkün mü acaba?
Colonel Frederick pour le général Cullen. Vous n'avez pas rendez-vous.
Yarbay Frederick, General Cullen ile görüşmek istiyorum.
Le général Cullen est en réunion.
Generale çok acil olduğunu söyler misiniz?
Je ne l'attends pas avant 19 h au plus tôt.
General Cullen toplantıda.
Bureau du général Cullen. Général. Un colonel Frederick est ici.
Gen. Cullen'in offisi.
Le général Cullen ne repasse pas au bureau.
Size de iyi noeller, General.
Il dit être conscient de la situation, mais il ne peut rien faire.
Gen. Cullen ofisine dönmeyecek. Durumun farkında olduğunu söylüyor, ama yapabileceği bir şey yokmuş.
Salut, Cullen!
Selam Cullen.
Ça me plaît pas.
Bunu begenmiyorum Cullen.
Cullen Baker et le capitaine Bob Lee se sont battus à Fannin.
Fannin Bölgesinde Baker ve Yüzbasi Lee savasti.
Écoutez, Cullen, J'ai un rendez-vous ce soir.
Dinle, Cullen bu akşam küçük bir işim olacaktı.
Au revoir, Cullen.
- Elbette. - Hoşça kal, Cullen.
Vous ne m'écoutez pas, Cullen, Je pense que nous avons trop de cash.
Sakıncası yoksa Cullen, kişisel düşüncem bu günlerde, katta çok fazla nakit var.
Cullen, c'est trop.
Güzel, Cullen, bu çok fazla.
Bonjour, Cullen.
Merhaba, Cullen.
M. Cullen.
Mr. Cullen.
Merci, Cullen.
Teşekkür ederim, Cullen.
Quand il est parti du guichet de Cullen, il a heurté une femme.
Cullen'ın veznesinden ayrılırken bir kadına çarptı.
M. Cullen, vous croyez toujours au Père Noël?
Mr. Cullen, hala Noel Baba'ya inanıyor musunuz?
- Dieu merci, vous êtes vivant, M. Cullen.
- Tanrıya şükür buradasınız, Mr. Cullen.
Miles Cullen jouant le rôle principal.
Miles Cullen, önemli erkek yıldızların liderliğine oynuyor.
Cullen.
Cullen.
Et, bien sûr, Cullen.
Ve, elbette, Cullen.
Courrier pour Cullen.
Cullen için bir şey.
Vous avez mon argent, et je le veux maintenant
- Cullen. - Paramı aldın ve onu istiyorum. Şimdi!
M. Cullen, vous êtes très observateur.
Mr. Cullen, gözlem gücünüz çok iyi..
Passez une bonne nuit de Noël, M. Cullen.
İyi bir Noel arifesi dilerim, Mr. Cullen.
M. Cullen!
Oh, Mr. Cullen!
Cullen!
Hey, Cullen!
Avec Cullen tout ira bien.
Kıvırırlar, Cullen var.
Tu es mignon, Cullen.
Çok tatlısın, Cullen.
Vous semblez nerveux aujourd'hui, Cullen?
Bugün biraz bakımsız görünüyoruz, değil mi Cullen?
Vous savez, ces derniers temps, Votre comportement a changé : Votre attitude envers la banque...
Biliyorsun, son günlerde Cullen tutumunu merak ediyorum : bankacılığa karşı tutumun iş arkadaşlarına karşı tutumun.
Oh, Cullen... Je te reverrais un de ces jours.
Oh, ve Cullen bu günlerde, görüşeceğiz.
Il a tiré sur Cullen?
Cullen vuruldu mu?
À l'issue de cette audience, nous saurons si Jake Cullen est convaincu du meurtre présumé du petit Scott Cullen.
Bu duruşmada, Jake Matthew Cullen'ın, Scott Matthew Cullen'ın öldürülmesinden yargılanıp yargılanmamasına karar verilecektir.
Et vous, un chasseur professionnel de kangourous armé d'un fusil à gros calibre, vous n'avez pu tuer ni même blesser ce sanglier?
Yani, Bay Cullen, güçlü bir tüfekle donanımlı bir kanguru avcısı olarak bu yaban domuzunu ne öldürebildiğinizi ne de yaralayabildiğinizi ifade ediyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]