Translate.vc / French → Turkish / Céréal
Céréal translate Turkish
24 parallel translation
Pourquoi y a-t-il si peu de raisins dans les céréales? Pourquoi?
Cereal şirketi neden bir pakete iki kat daha çok üzüm kurusu koymuyor?
Je ne parle pas du céréal qu'on mange avec des bananes.
Muzla birlikte yediğin şeylerden bahsetmiyorum.
Le tapioca c'est l'enfer, pour moi. Moi, c'est les yaourts, j'en mange seulement s'il y a des céréales dedans.
Tapioca da bana iğrenç geliyor yoğurt severim ama ama içinde cereal olmalı.
Maintenant, si tu veux bien m'excuser, Je vais me faire un grand bol de céréal parce que, comme tu peux le voir,
Şimdi, eğer izin verirsen kendime büyük bir kase mısır gevreği hazırlayacağım.
Je te présente Cereal Killer.
Cereal Killer ile görüşelim.
- Cereal. Tu me dois un paquet de frites.
Adamım.Sana bir paket borçluyum.
Cereal ne vous a pas attendu.
Cereal da var.
Emmanuel Goldstein, alias Cereal Killer,
Emmanuel Goldstein, diğer ismiyle Cereal Killer,
- Cereal. Occupe-toi des téléphones.
- Cereal.Telefonları ayarla.
C'est Cereal Killer qui vous parle, dans ma première apparition télévisée, diffusée à l'échelle mondiale.
Hey. baylar bayanlar. Bu benim, cereal Killer. ilk küresel televizyon Show'umu gerçekleştiriyorum.
Maman, nous avons besoin de jeter tous ces Krusty cereal and prend les Robot Clown cereal!
Anne, bütün Krusty mısır gevreklerini çöpe atıp Robot Palyaço gevreği almamız gerekiyor!
Glo-coat, Life Cereal, Sugarberry Ham, Vicks évidemment,
Glo-Coat, Life tahıl gevreği, Sugarberry jambon, Vick Chemical tabii ki,...
- Juste après "Life Cereal".
- Life tahıl gevreğinden hemen sonra.
La bonne nouvelle c'est que nos amis de la Cereal Company sont cloués au sol à Philadelphie à cause du vent.
İyi haber şu ki, tahıl gevreği firmasındaki dostlarımız şiddetli rüzgâr yüzünden Philadelphia'da mahsur kalmış.
- Eh bien, j'ai couru parce que les gens de Life Cereal ont loué une voiture et maintenant ils attendent au bureau.
- Hemen geldim, çünkü Life tahıl gevreğinden beyler araba kiralamışlar ve şu anda büroda bekliyorlar.
Life Cereal...
Life tahıl gevreği...
"La vie est juste un bol de Life Cereal"?
"Hayat dediğin bir kâse tahıl gevreği".
"Profiter du reste de la Life... Cereal"
"Hayat'ın tadını çıkarın".
Je sais que tu ne veux pas entendre cela, mais le slogan sur Life Cereal que tu as vendu, c'était à ce jeune...
Bunu duymak istemediğini biliyorum, ama sattığın o Life tahıl gevreği sloganı, o çocuğundu...
♪ Got to have my bowl, got to have cereal ♪ ♪ Cereal ♪
* Kasem ve mısır gevreği * * Mısır gevreği *
Ni Vicks, Playtex, Life Cereal, Samsonite
Vicks, Playtex, Life Mısır Gevreği ve Samsonite'ta da yoksun.
Secor, Mohawk, Life Cereal.
Secor, Mohawk, Life tahıl gevreği.
Si la situation se dégrade, j'irai vous trouver, Donny.
Life Cereal. - Zorda kalırsam seni ararım Donny.
Désolé, mais en fait il est à Life Cereal.
- Affedersin ama kendisi aslında Life Mısır Gevreği'nden.