English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Dean

Dean translate Turkish

6,124 parallel translation
Le juge Dean a appelé.
Çünkü Yargıç Dean aradı.
On va être en retard pour notre dîner avec les Thompson et Dean White.
sompson'lar ve Dekan White'la yemege neredeyse geç kalacagiz.
Qu'est-ce que Dean White fait exactement?
su Dean White tam olarak ne yapiyor?
Dean Powell me dit que c'est un coup au but.
dönem ortası değerlendirme için hazırım. Dekan Powell bu işin kolay olduğuna beni ikna etti.
- Hé! Je t'ai dit de ne pas parler à Dean comme ça.
Dean'le öyle konuşma demedim mi?
Si Dean traite ta mère si mal, pourquoi elle ne part pas? Elle manque de confiance.
Madem Dean o kadar kötü davranıyor annen niye terk etmiyor herifi?
Oui, Dean.
Dean, benim.
Tu as volé sa voiture. Dean dit qu'on peut te démolir.
Arabayı hiç edince Dean istediğinizi yapın dedi.
J'ai assez de preuves contre vous pour vous faire enfermer à perpétuité, - M. Dean Anthony Baker.
Hayatınızı mapusta geçirmenize yetecek kadar delil topladım şu an Bay Dean Anthony Baker.
Hé, Dean!
Lan Dean!
Appelle ma mère. Dis-lui de se cacher de Dean. Et du bébé.
Annemi ara, kendini Dean'den ve bebekten ayrı bir yere kilitlesin.
- Tu as entendu? - Laisse-le, Dean!
Rahat bırak onu, Dean.
- Dean?
- Dean?
Dean Xavier.
Dean Xavier.
Une autre scintillante conversation avec la femme de Dean Whitman!
Uhhuh! Dekan Whitman'ın karısıyla başka bir harikulade sohbet daha.
Dean Whitman.
Hey! Um, Dekan Whitman.
Porter du tweed, faire des blagues sur Chaucer, voler le bon whisky de Dean Whitman?
Burdaki diğer herkes... tüvit giyiyor, Chaucer esprileri yapıyor, Dekan Whitman'ın iyi viskisini çalıyor?
Dean, c'est moi.
Dean, benim.
Dean Haley.
Dean Haley.
Et le doyen Haley, il a compris que j'étais en colère contre Kenny, mais... la vérité c'est que je suis juste en colère contre moi.
Ve Dean Haley, o da Aslında Kenny'e kızdığımı düşündü,... Gerçekte ise ben, kendime kızmıştım.
Un informateur anomyme a dit qu'il l'avait vu ici quitant la piscine de l'hôtel avec son patron, le Sénateur Dean Kelton
Bir muhbirin söylediğine göre otelin havuzunda patronu Senatör Dean Kelton ile parti yapıyormuş.
Dean Haley a parlé avec le recteur, et Kinney est d'accord pour vous réintégrer comme professeur.
Dekan Haley rektörle konuştu ve Kinney, hoca olarak görevine dönmeni kabul etti.
Voici Dean Stavros.
Bu Dean Stavros.
Non, Dean, tu n'as pas à venir.
- Hayır, Dean, senin gelmene gerek yok.
Dean, sérieusement, s'il te plait.
Dean, ciddiyim, lütfen.
Dean et son obsession pour ma vessie.
Dean ve onun çişime olan takıntısı.
Dean?
Dean?
Bonne nuit, Dean.
İyi geceler, Dean.
Elle débarrasse la maison des affaires de Dean.
Dean'den sonra ev dezenfekte ediliyor.
Quand j'ai donné à Dean son dernier chèque, il a dit que tu as dormi en bas. parce que tu ne te sentais pas en sécurité ici.
Dean'e son maaş çekini verdiğimde bana aşağıda uyuduğunu çünkü kendini burada güvende hissetmediğini söyledi.
Dean, voici Jason
Dean, bu Jason.
Dean, que s'est-il passé?
Dean ne oldu?
Dean, je suis désolé.
Dean üzgünüm.
Et pour Dean Winchester?
Peki ya Dean Winchester?
C'étais Dean Winchester, et... Castiel?
Oradakiler Dean Winchester ve Castiel mi?
Tu n'aurais pas du venir ici.
Buraya gelmemeliydin Dean.
Somerset, Pennsylvanie, avec Dean Winchester et l'ange Castiel.
Somerset, Pennsylvania, Dean Winchester ve melek Castiel ile birlikte.
Dean, il...
Dean o...
J'ai enduré bien pire que ça, Dean.
Bundan çok daha kötüsüne maruz kaldım Dean.
Dean.
- Dean.
Dean, si ça ne marche pas...
Dean eğer bu işe yaramazsa...
Parce que Dean m'a envoyé, Maurice l'élan, le vrai Dean.
Çünkü beni Dean gönderdi geyik, gerçek Dean.
J'étais prêt à mourir, Dean!
Ölmeye hazırdım Dean!
Holden a été condamné en 1994 pour le viol et le meurtre de sa petite amie, Hanna Dean, une condamnation qui a été remise en cause la semaine passée.
Holden, bildiğiniz gibi, 1994 yılında sevgilisi Hanna Dean'i öldürüp tecavüz ettiği gerekçesiyle tutuklanmıştı. Mahkûmiyeti daha geçen hafta lağvedilmişti.
Holden se serait rendu sur la tombe d'Hanna Dean au cimetière, quand il a été agressé.
Holden mezarlıkta Hanna Dean'i ziyaret ederken saldırıya uğradığı düşünülüyor.
C'est un ami de Bobby Dean.
O da Bobby Dean'in arkadaşı.
Et nous savons que Bobby Dean était là aussi.
Bobby Dean'in de orada olduğunu biliyoruz.
Dean me l'a confirmé.
Dean şimdi söyledi.
Comment autant de gens pourraient voir le même fantôme?
Kim bilebilir ki Dean? Dünyadaki herkes nasıl aynı hayaleti görebilir ki?
Son chien devrait partir.
Dean'in çomarı alsa ya?
Sûrement Judy Dean, cette salope.
Muhtemelen Judy Dean orospusundan.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]