Translate.vc / French → Turkish / Department
Department translate Turkish
63 parallel translation
Je veux signaler un hold-up à Wrigley Field.
Police Department? Wrigley sahasındaki bir soygunu ihbar etmek istiyorum.
Et le State Department.
Bizim dışişlerine teleks gönderdim.
- Police de San Francisco.
S.F.P.D. ( San Francisco Police Department ) Tamamdır, devam edin.
Département de police, c'est réel.
Cop Department gerçektir.
Département de police revient après la pub.
Cop Department birazdan devam edecek.
Nous sommes invités alors comportez vous bien.
Biz Columbia University Science Department'in misafirleriyiz. Yani, ona göre davranın.
livré la à CSI Division, Las Vegas Police Department celle qui se trouve au nord du boulevard Trop
Las Vegas Polis Departmanı, CSI Bölümü'ne yollayın... kuzey Trop Bulvarı'nda.
Avec le porte-parole de l'armée américaine et de la défense... "
- Hı-hı. U.S. Army and State Department sözcüsü ile birlikteyiz... "
je crains de ne pas avoir tout dit à nos amis de la "Criminal Investigations Department".
Korkarım cinayet masasındaki dostlarımızdan sakladığım bir şey daha var.
Seoul Police Department
Seul Polis Departmanı...
Miami-Dade Police Department!
Miami-Dade Polisi!
Apparemment, le capitaine Tanner travaillait sur un projet classé confidentiel de D.O.D *. [Department Of Defense]
Binbaşı Tanner çok gizli bir ulusal savunma projesinde çalışıyormuş.
Le Department of Homeland Security.
Yurt Güvenlik Bakanlığı.
Je dirige la danse moderne à Juilliard.
Juiliard'da Modern Department sorumlusuyum.
Philadelphia Police Department Central Division
Philadelphia polis teşkilatı merkez bölge.
Ils nettoient les moquettes au département physique.
Fizik Bölümü'ndeki halıları They're steaming the carpets in the Physics Department.
En tant que chef de son service Création, tu vas gérer 5 milliards de dollars.
And you, as the head of his Creative Department are gonna be running a $ 5 billion account.
Los Angeles Police Department.
Los Angeles Polisi.
Mate-moi ce petit cul.
- "The Boys Department". - Hayır. Kıçıma bak.
Jack Mancini, Grand Rapids Police Department.
Jack Mancini, Grand Rapids polis bürosundan.
C'est le détective Jack Mancini, Grand Rapids Police Department.
Ben Jack Mancini, Grand Rapids Polis Bürosundan.
Et bien... The Lincoln Parish Fire Department l'ont retrouvé à quelques kilomètres au sud de Simsboro.
Eh, Lincoln Parish İtfaiyesi cesedini Simsboro'nun birkaç kilometre güneyinde bulmuş.
[Loel Department Store GM Bong Ho -]
Gün Dönümü. ]
Nous sommes de la police de Lafayette.
Were'ile Lafayette Police Department.
Ni au D.O.D. ( Department of Defense ), Ni a qui que ce soit
Ne Savunma Bakanlığı'na ne de bir başkasına.
Nous traitons avec quelqu'un qui a une entrée au DMV ( Department of Motor Vehicule ), ou qui y travaille.
Karşımızdakinin ya motorlu araçlar bürosunda bağlantıları var ya da orada çalışıyor.
Très bien, Beverly Hills Police Department.
Pekâlâ, Beverly Hills Polis Departmanı.
The mark department est ici.
Mark servisi, buyrun.
( Fire Department of New York )... mon bébé!
İtfaiyeyi bekle dostum. Bebeğim...
Dave, toi et Blake allez à San Diego chez le légiste, et Reid et moi allons au LAPD ( Los Angeles Police Department ).
Dave, Blake'le San Diego Adli Tabip'ine gidin. Biz de Reid'le birlikte Los Angeles Polisi'ne gideceğiz.
Peut-être qu'il peut nous éclairer sur le fait qu'une fille morte réussisse à tuer Fryer, tirer sur Max, et faire sauter le Honolulu Police Department.
Belki o, Fryer'ı öldüren, Max'i vuran ve HPD'yi patlatan ölü kadın hakkında bize yardım eder.
Le premier à grimper jusqu'en haut gagne une veste du CFD. ( Chicago Fire Department )
Tepeye ilk tırmanan Chicago İtfaiyesi montu kazanacak.
Detroit Police Department.
Detroit Polisi.
D'après son dossier, il était à Miami ces 7 dernières années.
Motorlu taşıtlardaki kayıtlara göre ( Department of Motor Vehicles ) Son 7 senedir Miami'de imiş.
C'est la Honolulu Fire Department.
İtfaiye geldi.
Si tu ne crois pas en mes compétences de piratage informatique, vas à la DMV ( Department of Motor Vehicles ) toi-même demain.
Bak, eğer benim hackleme yeteneklerime inanmıyorsan yarın motorlu taşıtlar dairesine kendin git.
Hé bien, ils savent organiser des fêtes chez Copy Department.
Fotokopi bölümü nasıl parti verileceğini biliyor.
Kensi, pourquoi toi et, l'"autre gars" n'iriez pas au Department of Energy, et voir ce que vous pourriez y trouver.
Sam'le ben Stallworth'un yerini kontrol edeceğiz. Kensi, sen de "diğer adamla" Enerji Bakanlığını kontrol edin.
Je vais le montrer à un de mes vieux contact du DOD ( Department Of Defense ), voir s'il peut le craquer.
Bunu eski bir D.O.D. kontağıma götüreceğim, bakalım o kırabilecek mi.
Ce génie est allée au DMV ( Department of Motor Vehicles ) déposer pour le chômage.
Bu süper zekâ, işsizlik belgesi doldurmak için DMV'ye gitti.
" "IN THE WINDOW OF A DEPARTMENT STORE" "
Getir! Haydi!
Village Police Department.
Kasaba Polis Departmanı.
DÉPARTMENT DE JUSTICE BUREAU FÉDÉRAL D'INVESTIGATION
FEDERAL ARAŞTIRMA BÜROSU
Le Départment de la justice à décidé... de décréter l'état d'alerte.
Justiz'lerin sözcüleri bugün bir.. açıklama ile uyarıda bulundular.
Inspecteur Jackson, Départment de la Sécurité Intérieure.
İç Güvenlik. Kamyondan iner misin?
DEPARTMENT DE LA securite nationale
BİRLEŞİK DEVLETLER YURT İÇİ GÜVENLİK DAİRESİ
C'est pour cela que je suis prêt... à te promouvoir au poste de manager assistant du départment plomberie.
İşte bu yüzdendir ki seni, su tesisat reyonuna yardımcı yönetici olarak atamayı düşünüyorum.
Obama a choisi William Lynn, le lobbyiste principal de Raytheon, comme numéro 2 du Départment de la Defense.
Obama Raytheon'un ( en büyük silah üreticilerinden ) baş lobicisi William Lynn'i Savunma Bakanlığının iki numaralı koltuğuna oturttu.
Paradise Police Department, Officier Gammon.
Paradise Polis Memur Gammon.
Départment de Police de Las Vegas!
Las Vegas polisi!
Et je m'en rends compte après avoir parlé avec ma meilleure amie et conseillère en relation Ann Perkins du départment de la santé.
Ve bu durumu fark ettim çünkü en iyi arkadaşım ve ilişki danışmanım Ann Perkins ile konuştum hani şu sağlık departmanında çalışan.