Translate.vc / French → Turkish / Dernière
Dernière translate Turkish
58,640 parallel translation
Je te le demande gentiment, une dernière fois.
- Senden son defa, kibarca rica ediyorum.
Depuis notre dernière offre, nous avons changé d'avis.
Son teklifimizden bu yana fikrimiz değişti.
Mais depuis votre dernière offre, nous avons également changé d'avis.
Ancak son teklifinizden bu yana bizim de fikrimiz değişti.
Tu sembles du même âge que la dernière fois que je t'ai vu.
Seni en son gördüğüm yaştasın.
La dernière chose que veut entendre une obsédée du contrôle.
Bir kontrol manyağının duymak isteyeceği son şey bu.
La dernière fois que tu y es allé seul, tu t'es fait démonter.
El'i en son yalnız alt etmeye kalktığında bir araba dayak yedin.
Tuer Danny est la dernière chose qu'on veut.
Danny'yi öldürmek son istediğimiz şey.
J'ai juste besoin d'une dernière chose.
Son bir şey daha isteyeceğim.
La dernière fois que tu m'as conduit, t'as cassé le chariot du frère Kuo.
Son arabaya bindiğimizde Rahip Kuo'nun at arabasını mahvetmiştin.
La semaine dernière, si on m'avait dit que je serais là, à travailler à tes côtés, je ne l'aurais pas cru.
Geçen hafta, burada seninle çalışıyor olacağımı söyleseydin inanmazdım.
La dernière fois qu'on s'est parlé, vous sembliez très anti-Danny.
Son konuştuğumuzda Danny'yle kanlı bıçaklı gibiydin.
Voici ta dernière chance de faire partie de l'aventure.
Şu anda tekrar yanımda yer almak için son şansın.
Chaque seconde passée avec lui peut être ta dernière.
Joy, onunla geçirdiğin her saniye yaşadığın son saniye olabilir.
C'est drôle. Ma dernière fois ici, c'était avec ton père.
İlginçtir en son buraya babanla çıkmıştım.
Pas aussi chic que la dernière fois.
Geçenki kadar şatafatlı görünmüyor.
Dernière navette dans cinq minutes.
Son araba 5 dakika içinde kalkacaktır.
La semaine dernière, tu n'as pas paramétré ton compte pro, ni importé ton ancien profil.
geçen hafta şirketin sosyla medya hesabını düzenlemeyecek kadar meşguldün sanırım. eski profilini aktardığını bile sanmiyırum.
Là, tu as tous les messages de la semaine dernière.
gördün mü bunların hepsi geçen haftanın mesajları.
Pardon pour la semaine dernière. J'étais sous l'eau. J'ai pas été là pour toi.
geçen hafta için özür dilerim ben meşguldüm ve boktan bir arkadaş olmak istemedim.
Je ne me rappelle pas de la dernière fois où vous étiez à Rome.
En son ne zaman Roma'ya geldiğini hatırlayamadım.
Mais ce qui s'est passé la dernière fois n'arrivera plus.
Geçen sefer olan şey tekrardan olmayacak.
Quand as-tu fait des courses la dernière fois?
- En son ne zaman alışveriş yaptın?
La dernière fois, tu as vu un autre côté de moi.
Geçen sefer bunu yaptığımızda benim başka bir yanımı gördün.
La dernière fois, c'était différent.
Geçen sefer farklıydı.
Je suis reconnaissante pour cette occasion, Jack, mais à la dernière minute comme ça, je ne peux pas changer mes plans.
Bu fırsat için çok minnettarım Jack ama kısa süre önce haberim olduğundan değiştiremeyeceğim planlar yaptım.
Boyce Fox, par exemple, a reçu 80 000 visites la semaine dernière.
- Boyce Fox, örneğin. Geçen hafta 80,000 tıklanma almış.
La dernière fois qu'on est venus ici, j'étais sur ton épaule.
Geçen sefer buraya geldiğimde omuzlarının üstündeydim.
Karen, ma dernière, ça a été compliqué.
Karen, sonuncusu, beni zorladı.
Très bien. Dernière chance de régler ça avant que ça coûte trop cher.
Daha fazla para kaybetmemeniz için son bir şans veriyorum size.
Tu es la dernière à l'avoir regardé.
İzleyen son kişi de sendin.
M. Pollard, quand avez-vous vu Mary la dernière fois?
Bay Polland en son ne zaman Mary'i gördünüz?
Il y a quelque chose, ça m'est parvenu la nuit dernière.
Dün gece bir şey geldi ama aklıma.
Ludendorff a été vu pour la dernière fois en Belgique.
Ludendorff en son Belçika'da görülmüş.
La dernière guerre a tout pris à mon peuple.
Son savaş, halkımın elindeki her şeyi aldı.
Monsieur, c'est notre dernière chance.
Efendim bu bizim son şansımız.
Notre toute dernière chance de savoir où se trouve le gaz et d'apprendre comment Ludendorff a prévu de le répandre. Non.
Gazı bulmak ve Ludendorff onu nasıl kullanacak öğrenmek için son şansımız.
Tu crois que je suis né de la dernière pluie?
Saf sandın herhalde beni.
La dernière fois que j'ai vu mon fils... C'était derrière une verre pare-balles.
Oğlumu ilk defa görme fırsatım oldu ama kurşun geçirmez bir camın ardından.
Une fois tout ça réglé, ce sera la dernière fois que tu me verras.
Bu iş halledildiğinde beni son kez görmüş olacaksın.
C'est la dernière personne à qui il faut emprunter de l'argent.
Borçlu olmak isteyeceğiniz son insan, bunu herkes bilir.
C'est aussi la dernière personne qu'on a envie de voir en bikini.
Kumsalda mayolu bir şekilde görmek isteyeceğiniz de son kişi.
Je vais vous laisser une dernière chance de vous comporter comme un sujet loyal de Sa Majesté et de la couronne d'Angleterre.
- Bay Delaney majestelerine ve İngiltere'nin adil kraliyetine sadık bir vatandaş gibi davranmanız için size son bir şans vereceğim.
Quand le pouce de bougie sera brûlé, la dernière enchère gagne.
İnç yandığında, son teklif kazanacak.
J'ai fait un rêve la nuit dernière.
Dün gece bir rüya gördüm.
Si Monsieur reste manger les œufs que je lui ai fait bouillir... il entendra mon aventure de la nuit dernière.
Onun için haşladığım yumurtaları yemek için kalsaydı dün geceki hikâyemi de duyacaktı.
Vous voyez, Miss Bow, il y a eu un cambriolage la nuit dernière.
Anlayacağınız Bayan Bow dün gece bir soygun vuku bulmuş.
Quand ma mère a-t-elle été dans cette chambre la dernière fois?
Annem en son ne zaman bu odadaydı?
Kriscol, as-tu installé un nouveau reservoir de propane? pour Jenkins la semaine dernière?
Kriscol, Jenkinlar için geçen hafta propan tankı mı kurdun?
J'ai vu Billy en rêve la nuit dernière.
- Dün gece rüyamda Billy'yi gördüm.
Elle est la dernière personne à avoir vu Billy, et putain je ne supporte pas d'être dans la même piece qu'elle.
Billy'yi son gören kişi oymuş. Ama ben o kadınla aynı odada olmaya bile tahammül edemiyorum.
Puisque apparement elle est la dernière à avoir vu Billy, mais je pense que Chuck est fou à lier, on ne peut pas compter sûr lui.
Güya Billy'yi en son o görmüş. Ama Chuck da kaçığın teki. Onun dediğine de güven olmaz yani.